Bu yasayla tütün üreticileri ve ticaretini yapanlar 3-6 yıl arası hapis cezasına çarptırılabiliyor. 

Meclis genel kurulunda milletvekillerine seslenip, verdiği kanun teklifi için tüm gruplardan destek istediğini belirten Tutdere, “Bu ağır cezaları öngören bu yasanın hiç olmazsa gerekli yasal çalışmaları yapılıncaya kadar en az iki yıl süreyle ertelenmesi üreticilerimizin, çiftçilerimizin yararına olacaktır, bu konuda herkesten duyarlılık bekliyoruz.” dedi. 

Tutdere’nin konuşmasından satırbaşları ise şöyle; 

“Dün 14 Mayıs Çiftçiler Günü'ydü. Ben de bir çiftçi çocuğu olarak buradan Türkiye'deki bütün çiftçilerin gününü kutluyorum. Ülkemiz ekonomik anlamda çok zor bir süreçten geçiyor. Bu zor süreçten en çok etkilenen, en çok mağdur olanlar  tarımla uğraşanlar, çiftçiler ve köylüler. Özellikle pahalı mazot fiyatları, ilaç fiyatları, tarımdaki girdi fiyatları çiftçilerimizin mağduriyetini artırıyor. Çiftçilerimizin mevcut durumlarını düzeltecek çözümleri umarız ki parlamentoda hep birlikte buluruz.”

-“ADIYAMAN’IN ÜÇ TARAFI SULARLA ÇEVRİLİ, AMA SUYU YOK”

Tutdere, Adıyaman’ın tarım kenti olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:

“Adıyaman, özellikle sarmalık tütünün başkenti. Benim seçim çevremdeki çiftçilerimizin de gerçekten yığınla sorunu var. Adıyaman'ımız üç tarafı sularla çevrili bir il (Atatürk Barajı) ancak bugüne kadar özellikle sulama projeleri, barajlar bitirilemediği için, pompaj sistemleri bitirilemediği için suyun kenarında çiftçilik yapamayan vatandaşlarımız, yurttaşlarımız var. Hükûmetten artık acilen sulama projelerini hayata geçirmelerini ve bir an evvel Adıyaman topraklarının suyla buluşmasını çiftçilerimiz beklemektedir.”

-“TÜTÜNCÜLER UYUYAMIYOR, ÇÜNKÜ HASATTAN SONRA TÜTÜNÜNÜ SATIP SATAMAYACAĞINI BİLMİYOR

Adıyaman'da özellikle mayıs ve haziran aylarının  tütün dikim ayları olduğuna işaret eden Tutdere, “Şu an tarlada, güneşte çalışan tütün üreticilerimizin çok ciddi bir kaygısı var. Nedir bu kaygı? Şu an diktiği tütünü önümüzdeki dönem hasattan sonra satıp satamayacağının garantisinin olmaması, bütün tütün üreticilerinin uykusunu kaçırıyor.Özellikle geçen dönem, bu parlamentodan kaçakçılık kanununa eklenen bir fırkayla yetkili kurumlardan yetki belgesi almadan tütün, satan, satışa arz eden, nakleden, bulunduranlara üç yıldan altı yıla kadar hapis cezasını öngören bir yasa çıkmıştı. Bu yasanın yürürlük tarihi 2 Temmuz 2019. Dolayısıyla kırk beş gün sonra bu yasanın yürürlüğe girmesi söz konusu olacak. Tabii ki bu tablo karşısında başta Adıyaman tütüncüleri, Türkiye genelindeki tütün üreticileri ve çiftçilerimiz şu anda ciddi anlamda kaygı duyuyorlar.”ifadelerini kullandı.

-“KABAHAT KURUMLARIN, CEZAYI ÇİFTÇİYE YÜKLEMEMEK GEREKİR”

Tutdere, daha önce parlamentoda çıkan yasayla, tütün üreticilerinin kurdukları kooperatifler aracılığıyla tütünün alınması, satılması, ticaretinin önü açıldığını belirterek, “Ancak bu yasaya paralel olarak ilgili kurumlar, ilgili bakanlıklar bugüne kadar bu kooperatiflerin üretim tesislerinin kurulması, bunun iç piyasada pazarlanması konusundaki yönetmelikleri ve mevzuat çalışmalarını maalesef yapamadılar. Bunu yapamadıkları için de kurulan kooperatifler kâğıt üzerinde kaldı, tesisleşemediler, üreticiler bir araya gelip mevzuata uygun tesisleşme yapamadılar, gerçekleştiremediler. Burada kabahat kurumların, idarenin. Kurumların kabahatinin, kurumların görevlerini zamanında yapmamış olmasının doğurduğu sonuçları, cezaları çiftçilerimiz çekecektir.”

-“YANLIŞ TÜTÜN POLİTİKASIYLA TÜTÜNÜMÜZ VARKEN TÜTÜN İTHAL EDİYORUZ

Bütün parti gruplarından bir talepte bulunan Tutdere, şunları kaydetti:

“Türkiye'deki tüm tütüncüler adına: 2 Temmuzda yürürlüğe girecek olan bu yasanın, bu ağır cezaları öngören bu yasanın hiç olmazsa gerekli yasal çalışmaları yapılıncaya kadar en az iki yıl süreyle ertelenmesi üreticilerimizin, çiftçilerimizin yararına olacaktır, bu konuda herkesten duyarlılık bekliyoruz. Tabii, aslında, bu tütünle ilgili cezanın kendisi de oldukça gereksiz bir düzenlemedir. Ülkemiz, tütün politikasına baktığımızda, dışarıdan ciddi anlamda tütün ithalatı yapıyor. Dışarıdaki çiftçinin ürettiğini ithal ediyorsunuz, karşılığında dolarlar ödüyorsunuz, kendi çiftçinizin ürettiği tütüne üç yıldan altı yıla hapis getiriyorsunuz. Kendi üreticimizi, çiftçimizi koruyacak düzenlemeleri ve çalışmaları mutlaka hayata geçirmemiz gerekiyor. Tütün Türkiye ekonomisinde geçmiş yıllarda gerçekten çok önemli bir yer alıyordu ancak günümüzde, özellikle yanlış politikalar nedeniyle tütün ve tütün üreticisi can çekişiyor. Böyle kıymetli bir ürünü gerçekten Türkiye'nin iç piyasasında hak ettiği yere getirmeniz gerekiyor.  Bunu sigaraya özendirmek adına söylemiyoruz. Bu memlekette sigara içiliyorsa neden yerli tütün içilmesin? Madem sigara içiliyor, kendi ürettiğimizi sigara fabrikaları sigara üretiminde kullansın ve sigara tüketenler de bu ürünleri kullansın."

-“ARADAN İKİ YIL GEÇTİ AMA SÖZÜ VERİLEN VERGİ İNDİRİMİ YAPILMADI”

Zamanın Maliye Bakanı Sayın Ağbal’ın sözlerine değine Tutdere, "Biz bu yasal değişikliği yaptıktan sonra vergi oranında da gerekli indirimleri yapıp yerli tütünün, sarma tütünün önünü açacağız." demişlerdi ancak aradan geçen iki yıla rağmen, ne vergi yasasında gerekli düzenlemeler yapıldı ne de mevzuatta yapıldı. Bu konuda üreticiler, Adıyaman çiftçisi iktidardan sarmalık tütün önündeki yasakların kaldırılması ve gerekli yasal çalışmaların yapılmasını beklemektedir.”dedi.

Kaynak : PHA
Haberin Videosu :
Kaynak: pha