Adıyaman Belediye Başkanı Dr. Süleyman Kılınç, yaptığı açıklamasında,"Koronavirüs diye ciddi bir hastalıkla karşı karşıyayız."dedi.

-"KISA VE UZUN VADEDE ŞUAN ÖNGÖRÜLEN BİR ŞEY YOK"

Kılınç, yaklaşık 8 milyar insanın koronavirüs nedeniyle tedirginlik yaşadığını belirterek, "Sadece bizler değil tüm dünya yaklaşık 190 ülke ve yaklaşık 8 milyar insan şuan tedirgin bir vaziyette. Yarın, öbür gün ne olacağına ilişkin ciddi bir stres içerisinde. Ve haklı olarak. Kısa ve uzun vadede şuan öngörülen bir şey yok. Tabi bunları söylememin nedeni milleti paniğe sevk etmek değil ama lütfen bu işi ciddiye alalım. Bu işin şakası yok. Bu işi ciddiye almak zorundayız."diye ifade etti.

-"TÜM YAŞ GRUPLARI RİSK ALTINDADIR"

Şu ana kadar bilimsel anlamda, bu hastalığı tedavi edecek herhangi bir ilacın olmadığını vurgulayan Kılınç, şunları kaydetti:

"Sadece destek amaçlı bir takım ilaçlar var. O yüzden lütfen tekrar tekrar söylüyoruz. Bu hastalığın bu virüsün bu belanın en büyük önleyicisi bireysel önleme dediğimiz, bireysel hijyen dediğimiz, bireysel dezenfeksiyon, öncelikle kendimizi koruyacağız.

Zaten sürekli televizyonlarda sosyal medyada gerek görsel gerek yazılı basında hep dile getiriliyor. Neler söylendiği noktasında zaten hepiniz hemfikirsiniz, bilginiz var. Ama tekrar tekrar söylemekte yarar var. Lütfen bireysel izolasyon. Lütfen sosyal izolasyon. Yaklaşık 1,5, 2 metreden aşağı kimseyi yaklaştırmayalım kendimize. Bunun en güzel tedavisi budur. En maliyetsiz en kolay tedavi edebileceğimiz şey hastalığa yakalanmamaktır. Çünkü bu hastalık Allah korusun tedavisi çok ağır olan bir hastalık.

Her ne kadar sürekli yaşlılar dillendiriliyor olsa bile tüm yaş gurupları risk altındadır. Tabi ki 60,70 yaş üstü risk faktörleri varsa da daha da önemli bir risk faktörü yaş olarak. Ama beraberinde başka hastalıkları varsa tansiyon, şeker, KOAH dediğimiz veya başka böbrek yetmezliğidir, kanser hastalıkları çok daha risk altındadır. Bunlar zaten sürekli dillendiriliyor. 

-"GENÇLER, BANA BİR ŞEY OLMAZ DEMEYİN"

Gençleri şiddetle uyaran Kılınç, "Dediğim gibi lütfen özellikle gençleri çok uyarmak istiyorum. Bana bir şey olmaz demeyin. Ama siz taşıyıcı olabilirsiniz. Herhangi bir hastalık belirtisi olmayabilir. Taşıyıcı olabilirsiniz. Taşıyıcı olduğunuz taktirde hiç tanımadığınız veya çok sevdiğiniz birinin ölümüne neden olabilirsiniz. O yüzden lütfen gençlerin özellikle çok dikkat etmeleri lazım. Tabi ki yaşlılarımızı iyi izole edeceğiz. Ev içinde izolasyon çok çok önemli. Evde de mümkün mertebe herkesin bir odada olmasına yarar var. Varsa imkanımız tabi. 
Bununla birlikte tabi ki diyoruz ki sosyal izolasyon, fiziksel izolasyon şart, mesafe koyacağız. Ama duygusal izolasyon olmayacak. Yani eşimizi dostumuzu akrabamızı gerek mesajlarla gerekse cep telefonlarıyla bunlara ulaşmamız lazım. Özellikle de bu dönemde bir takım sıkıntılar olabilecek, işini kaybedecek insanlarımız olacak. Ekonomik olarak ciddi sıkıntıya girecek insanlarımız olacak. O yüzden birlik ve beraberlik içerisinde birbirimize sahip çıkmamız gerekiyor."şeklinde ifade etti.

-"EVDE KAL, SAĞLIKLA KAL DİYORUZ"

 Kılınç, bu hastalığın en büyük önleyicisinin bireysel korunma, sosyal izolasyon olduğunu tekrar dile getirerek, açıklamasını şöyle sürdürdü:

"Uykunuza dikkat edeceksiniz, beslenmenize dikkat edeceksiniz diyoruz. Stres olacak tabi ki. Bu kadar riskli bir ortamda stressiz olmaz. Ama bu stersimizi de yönetmek için duygusal bağlarımızı güçlü tutalım. Evde yapabileceğimiz bir takım şeyler vardır. Bir takım hobilerimiz olabilir. Kitap okumaktır, bir takım sanatsal faaliyetlerdir. Aile içi bağlarımızı güçlendirebiliriz. Lütfen buna dikkat edelim. Tekrar tekrar söylüyoruz bu hastalığını yenmek elimizdedir. Bu hastalık bu virüs sizin alacağınız tedbirlerden daha güçlü değildir. O yüzden panik yapmayın. Hem bilimsel anlamda hem de dini anlamda bireysel izolasyon ve sosyal izolasyon. 

Dini anlamda şu anlamda söylüyorum. Peygamberimizin hayatında da örneklerini görüyoruz. Sahabenin hayatında da bu tür örnekler görünüyor. İnsanlar neler yapmasın noktasında ve bilimsel verilerle de birebir uyuşuyor. Dolayısıyla tekrar tekrar söylüyoruz. Lütfen kendinizi koruyabilirseniz eşinizi dostunuzu sevdiğiniz koruyabilirseniz. Sizi sevenleri koruyabilirseniz. Bu hastalığı inşallah çok az bir hasarla atlatırız diye düşünüyorum. O yüzden evde kal sağlıkla kal diyoruz."

-"BELEDİYE OLARAK TÜRKİYE'NİN ÖNÜNDEYİZ"

Belediye olarak her yönden tedbirlerini iyi bir şekilde aldıklarının altını çizen Kılınç, "Biz şuan açık açık söylemek gerekirse Türkiye’nin önündeyiz. Gerek hijyen noktasında, gerekse dezenfeksiyon, bireysel korunma noktasında yaptığımız sosyal medya, görsel medya basınla ilgili sürekli paylaşımlarda bulunuyoruz. Bununla birlikte sürekli zabıtalarımız temizlik elemanlarımıza hizmet içi eğitim veriyoruz. Neler yapmaları gerektiği noktasında onlar sürekli eğitimden geçiyor."dedi.

Kılınç kente giriş, çıkışları kontrol altında tuttuklarını vurgulayarak, şunları dile getirdi:

"Bununla birlikte şehire giren çıkanların sağlık müdürlüğümüz valimizle birlikte halk sağlığı müdürümüz  bir karar aldık. Şehre girenlerin ateşlerini ölçüp ona göre şehre alıp veya hastalıkları varsa hastaneye yönlendiriyoruz. Sosyal açıdan yaptığımız bir takım yardımlar var. Yakın zamanda bir iki gün içinde de fakir insanlara yemek dağıtımına başlayacağız. İş adamlarımızla birlikte bizim bir takım paylaşımlarımız olacak onlarla birlikte bu yardıma muhtaç ihtiyacı olan mağdur olan insanlara yemek dağıtımı noktasında belki kısa zamanda başlayacağız. Öyle bir düşüncemiz var. Bir taraftan sağlıkla ilgili, ulaşımla ilgili bir takım adımlarımız var. Ulaşımda gittikçe otobüs sayılarını arttırdık. Vatandaşlarımız sıkı bir şekilde gitmesinler diye. Ama şuan çok şükür çok daha iyi bir durumdayız.

-"SAĞLIK PERSONELİNE ÖZEL ARAÇ TAHSİS ETTİK"

Sağlık personeline özel araç tahsis ettik. Hakeza semt pazarlarına yönelik bir takım çalışmalarımız var. Çalışmalar yaptık yeni adımlar atıyoruz. Orda da ciddi bir risk var onun önlemini almaya çalışıyoruz. Sürekli anonslarla vatandaşlarımızı bilgilendiriyoruz. 
Bizim söylememiz yada bizim yaptıklarımız tek başına yetmiyor. Vatandaşlarımızın hemşehrilerimizin insanlarımızın duyarlı olması lazım. En büyük önleyici tedbir sizin kendinizin alacağı tedbirdir. Ve tekrar söylüyorum şöyle düşüneceksiniz. Ben bu virüsü taşıyorum. Herkes böyle düşünecek. Bu virüs bende var. O yüzden kendimi diğer insanlardan izole edeceğim.  Evdekiler de dahil. Hele çarşıda yürüyorsanız ve bazen hakikaten çarşıda yürürken canımı sıkıyor çok yoğun. Bu saatte geldim bayağı yoğunluk var. Bu kadar uyarılara rağmen yarım saatte bir anons ediyoruz. Sosyal medyadan sürekli duyuruyoruz. Öncelikle kendinize değer vereceksiniz. Kendinize değer veriyorsanız eğer anneniz var babanız var yaşlılarımız var sevdiklerimiz var onları bari koruyun yani.  Maalesef böyle bir duyarsızlık var. Yani bu işi sadece devletten beklemek doğru değildir. Lütfen herkes bireysel korumasına özen göstersin. Bunu hassaten rica ediyoruz. "

-"PANİK VE STRES BAĞIŞIKLIK SİSTEMİNİ ZAYIFLATIR"

İnsanları paniğe ve strese sevk etmeni bağışıklık sistemini zayıflatacağına değinen Kılınç, "Bu panik ortamını iyi ayarlamak lazım. O yüzden diyoruz insanları paniğe sevk etmeyelim. Ama bu tedbirler noktasında da sert olmamız gerekiyor. Yani burada sadece bireysel düşünmeyeceğiz. Şunu da söyleyeyim; eğer yanımızdaki akrabamız eşimiz dostumuz tanımadığımız bir insan da duyarsızlık gösteriyorsa bir vatandaşlık görevi olarak biz onları uyarmak zorundayız. Herkes herkesi uyarsın. Herkes olağan üstü hal ilan etsin. Kendi olağan üstü halini ilan etmesi lazım. Bu tek çaresi ve bu bizim elimizde. Bu hastalığı çok kolay bir şekilde yenmek de elimizde, ama patavatsız hareketlerle veya duyarsızlıklarla gidersek sıkıntı yaşarız."dedi.

-"İHTİYAÇ SAHİBİ İNSANLARA YARDIM ELİ UZATMAK, MUTLU EDER"

Kılınç, maddi yönden güçlü vatandaşların duyarlı olması için çağrıda bulunarak, "Sosyal yardımlaşma noktasında eşimize dostumuza fakir insanlara bu dönemde fakir insanlara yardım etmek yardım eli uzatmak insanları mutlu eder. Siz fakir bir insana yardım ettiğiniz zaman beyninde mutluluk hormonu salgılanır. Endorfin dediğimiz mutluluk hormonu salgılanır. Bunu da buradan özellikle belirtmek istiyorum. Bunu da tüm hali vakti yerinde insanlarımızın duymasında yarar var."ifadelerini kullandı.

Kılınç, açıklamasının sonunda, özellikle yöneticileri de uyardıklarına işaret ederek, "Onlar dediler ki;biz her gelenin ateşlerini ölçüyoruz. Ama orada ciddi bir risk var, işletmecilerin bu konuda çok duyarlı olmaları gerekiyor." 

Kaynak : PHA
Haberin Videosu :
Kaynak: pha