Akel: "Ulusal Birlik Söz Konusu Olduğunda, Biz İsterdik ki Herkes Bahçeli Gibi Dik Dursun" - Videolu Haber

Akel, yaptığı açıklamada, Ulusal güçlerin,Emperyalist ülkelerin bu coğrafyayı yeniden dizayn etmeye çalıştıklarını, değiştirmeye çalıştıklarını, yönetimleri al aşağı etmeye çalıştıklarını ifade etti.

Özellikle Ortadoğu ve Türkiye üzerinde bu güçlerin çok büyük hesaplar yaptığına dikkat çeken Akel, "Türkiye’den sonra Ortadoğu'da söz sahibi olabilecek ikinci büyüklükteki ülke İran’dır. Geçtiğimiz hafta bir sabah uyandığımızda İran’da iki eyalet hariç her bir eyalette on binlerce, bazı eyaletlerde yüz binlerce İranlı sokaklara döküldü. Bunların arkasında Amerika’nin olduğunu gordük zaten Trump da bunu inkar etmedi. Birileri bundan yüz yıl önce bu coğrafyaları cetvellerle çizerek dizayn etmişti. Buradaki tarihi, sosyo-kültürel alt yapıyı göz önünde bulundurmadan kendi çıkarları doğrultusunda ve özellikle enerji koridorlarına hakim olacak şekilde petrolün bulunduğu ülkeleri dizayn ederek coğrafyayı şekillendirmişlerdi. Aradan geçen yüz yıldan sonra görüyoruz ki bunu yapan güçler artık bu durumdan memnun değiller.Şu anda mevcut durum Onların çıkarlarına hizmet etmiyor. Coğrafyamızı yeniden dizayn etmeye çalışıyorlar"dedi.

- CUMHURBAŞKANIMIZ EN BÜYÜK BAŞKALDIRIYI GÖSTERİYOR

Cumhurbaşkanımiz Sn.Recep Tayyip Erdoğan'ın en büyük baş kaldırıyı gösterdiğini belirten Akel, şöyle konuştu:

"Bu anlamda Cumhurbaşkanımız Sn.Recep Tayyip Erdoğan, bu coğrafyadaki en güçlü başkaldırıyı kendisi gösteriyor.Dış güçlerin oyunlarını bir bir açığa çıkararak, ifşa ederek, adeta bu planları yerle bir ediyor. Bundan dolayı hedefe konulmuş durumda. Batılı ülkeler,şayet demokrasinin beşiğiyiz diyorlarsa, en basit demokrasi ilkesine saygı duymalıdırlar.O da halkın özgür iradesi ile seçilen hükümetlerin yönetimine saygı duyulmalıdır.İran’da bir takım işler yanlış gidiyor olabilir, bir takım özgürlüklerin önü alınmış olabilir, insanlar bundan memnun olmayabilirler ama bunu değiştirmek Amerika'ya düşmez,İngiltere’ye,Fransa'ya düşmez. Bunu yapacak olanlar yine İranlıların kendileridir. Bu iradeye saygı duymak gerekir. Batılıların anlamadığı husus bu. Bir değişim gerekiyorsa, oradaki insanlar bunu dizayn ederler. Hiç kimse kalkıp da ben 10 bin kilometreden geliyorum, seni terbiye edeceğim, dizayn edeceğim diyememelidir. Bu doğru değildir. Biz buna karşı çıkıyoruz"

- CUMHURBAŞKANIMIZLA BU OYUNLARI YERLE BİR EDECEĞİZ

Oynanan oyunlara dikkat çeken Akel, "Cumhurbaşkanımızın İran yönetimini arayıp destekte bulunmaları önemlidir. 15 Temmuz darbesi üzerinden henüz 1,5 yil süre geçti.Bizde de bu hafıza halen çok taze. Ondan önce gezi olayları vardı. İran’da yapılmaya çalışılan da tamamen aynı. Bir haftadır bir kitap okuyorum. Stephen Kinzer'in Amerikalı bir yazarın,araştırmacının kitabı.Amerikanın dünya’da yaptığı ilk askeri darbeyi anlatıyor. 1940’lı yıllarda Muhammed Musadık, İran başbakanı o dönemde. Seçilmiş Başbakanın bir CIA darbesi ile nasıl alaşağı edildiğini anlatıyor. Bunu okurken tüylerim diken diken oldu.Uluslararası ilişkiler çalışanlarının,dış politika uzmanlarının çok yakın tanıdığı bir isimdir Stephen. Bu kitabı okurken 15 Temmuz'u yaşadım. Bundan 70 yıl önce İran’da yapılan şeylerle 70 yıl sonra Türkiye'de yapılanlar aynı. Bugün yine İran’da ortaya koyulmaya çalışılan şey; yine aynı coğrafya, aynı aktörler, aynı senaryo. Artık bu bölge halkları bir araya geliyorlar. Güç birliği yapıyorlar. Özellikle Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lider, Ortadoğu'yu aydınlatan bir lider sayesinde biz bu oyunları bir bir yerle bir edeceğiz inşaallah "ifadelerini kullandı  

- TRUMP, İÇ POLİTİKASINDAKİ TIKANMIŞLIĞINDAN DOLAYI BUNLARI GÜNDEME GETİRDİ

Trump'ın Amerika'da tartışılan biri olduğunu belirten Akel, şunları söyledi:

"Trump'a bakıyorsunuz, Kudüs kararı tamamıyle iç politikasına yönelik. İç politikada tıkanmışlığını açmak için gündeme getirdiği bir olaydı. Orada bir hata etti. İran olayları ile ikinci büyük hatasını yaptı. Bu anlamda Amerika'nın nereye doğru evrildiğini anlamakta güçlük çekiyoruz. Bir taraftan Trump, kendi kabinesi ile problemli,Establishment dedigimiz Amerika’nın yerleşik düzeniyle problemler yaşıyor. Pentagon ile problemler yaşıyor. Bir türlü kendisini kabul ettiremedi bir lider olarak. Ama bunun faturasını mazlum coğrafyaya yüklemeye çalışıyor, bu çok yanlış. Amerika’nın içişlerine baksın. Kendi liderliğini oturtabilmeye çalışsın. Amerika'nın sorunları ile uğraşsın. Bizim coğrafyamızdan da kirli ellerini çeksin. Çekmez ise ne olur, kaybeden onlar olur. Açık söylüyorum; bugün artık çok farklı bir Türkiye var. Bugün gelişmiş teknolojisi ile insan haklarından,özgürlüklerden,hukukun üstünlüğünden yana olması hasebiyle batının bir parçası ancak klasik 100 yıllık dış politika ezberlerini bozan bir Türkiye var. Çok yönlü bir dış politika yürütülüyor şu an"

- ARTIK TÜRKİYE'NİN GÖRÜŞÜ ALINMAK ZORUNDA

Batılı ülkelerin bundan sonra Türkiye'nin görüşünü almak zorunda olduğunun altını çizen Akel, "Eskiden sadece batı ile görüşen bir Türkiye vardı. Bugün hem batı ile hem doğu,hem Ortadoğu ile bütün herkes ile görüşen bir Türkiye var. Sözüne itibar edilen bir ülke söz konusu. Bu coğrafyada bir şey yapmak istiyorsanız, Türkiye'nin görüşünü almak zorundasınız. Türkiye’den icazet almayan hiçbir politika bölgemizde hayata geçirilemez. Eğer bizim batı ile bir stratejik müttefikliğimiz var ise, bir ortaklığımız var ise,buradan çağrıda bulunuyoruz; gelin dostlarınızın sesine kulak verin. Bu coğrafyayı dizayn etmekten vazgeçin, bu coğrafya insanını anlamaya çalışın, demokratik, seçilmiş hükümetlerin yanında durun. Bugün Amerika kalkıp İran’la uğraşacağına, Türkiye ile uğraşacağına, gitsin Mısır’da darbeci bir hükümet var ona karşı dursun. Biz o zaman Amerika’nın demokrasisini takdir ederiz. Gerçek anlamda bir demokrat olduğunu konuşabiliriz. Coğrafyamız, bu alamda çok şeylere gebe, bunun tek çıkış yolu da bu bölge halklarının yeniden kardeşlik hukukunu tesis etmek. Aradaki görüş ayrılıklarını bir kenara bırakmaktir"dedi.

- MEZHEP ÇATIŞMASI ÇIKARILMAYA ÇALIŞILIYOR

Mezhep çatışmalarına dikkat çeken Akel, "Şu anda yapılmaya çalışılan şey; mezhepler üzerinden coğrafyayı birbirine düşürmek.Amerika’nın derdi İran’da bir rejim değişikliğinden ziyade orada bir kaos yaratmak,Irak’ta yaptıkları gibi.1990’lı yıllarda Çöl Fırtınası Harekatı ile Bush döneminde Irak’a girilmişti. Neredeyse 27 yıl geçti,ancak bu coğrafyada gözyaşı, kan durmadı.Bugün yapılmaya çalışılan şey bunu daha da artırmak. Bu şekilde İsrail'in güvenliğini garanti altını almak, bu karışık ortamda her tarafa silah satarak, silah endüstrilerine hizmet etmek. Bu anlamda onların bir hesabı var ise Allah’ın da bir hesabı var.Birleşmiş Milletlerdeki oylamayı herkes takip etti. Cumhurbaşkanımız Sn.Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde bir muhalefet oluştu Amerika'ya karşı, 128 ülke bir araya geldi. Amerika sadece 9 ülkeyi yanına alabildi.Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyoner anlamda gösterdiği liderliğe de bütün dünya arka çıkıyor, saygı duyuyor"diye konuştu.

- BİZ VURDUK MU, OTURTURUZ

ABD'nin YPG'ye desteğini sert bir şekilde eleştiren Akel, şöyle devam etti:

"Biz hakikaten NATO’da,Amerika ve batı dünyası ile birlikteyiz. Bedel ödemişiz biz,yeri gelmiş dünya’daki barışı tesis etmek için Kore'ye asker göndermişiz. Yeri gelmiş bize ihtiyaç duyulmuş  Afganistan'a asker göndermiş, Bosna'ya asker göndermişiz. NATO'nun almış olduğu kararlara uymuşuz. Amerika ile aramızda bir müttefiklik ilişkisi var ise biz bu olup bitenleri anlamakta güçlük çekiyoruz. 4  bin tır silah yollacaksınız ve  hemen yanı başımızda bir terör koridoru oluşturacaksınız. Orada PYD,YPG üzerinden yeniden Türkiye’ye karşı bir oluşum içinde olacaksınız, biz bunu anlamakta güçlük çekiyoruz,bu nasil bir müttefiklik.Kimse Türkiye'yi küçümsemesin. Biz vurduk mu oturturuz. Ne YPG, PYD, ne de Amerika'ya bakarız. Biz orada kendi vatandaşımızın güvenliğini düşünürüz. Şu ne der,bu ne der diye bakmayız, bu adımı attığımızda herkes bunun sonucunu görür. O yüzden herkesi akli selim hareket etmeye davet ediyoruz. Oradaki kardeşlerimize de sesleniyoruz;  Amerika’nın Sizi düşündüğü yok. Sizi sadece kullanıp atacak. Bu coğrafyaya baktığımızda Barzani bunun en basit örneğidir. Ondan önce Saddam'ın nasıl kullanıldığını ve nasıl alaşağı edildiğini biliyoruz. Bugün Amerika Sizin kaşınıza, gözünüze hayran değil, akıllı olmak gerekiyor. Bu coğrafyada barışı tesis etmek gerekiyor. Bunun da yolu sınırları değiştirmek değil. Bir olmaktan geçiyor. Biz bu anlamda Suriye’nin üniter yapısına saygı duyuyoruz. Suriye'nin parçalanmaması gerekiyor. Toprak bütünlüğünden yanayız. Esad gitmelidir. Esad gittikten sonra Suriye’deki bütün tarafların biraraya gelmesi ile kurulacak tek devlet,Suriye Cumhuriyeti ile yola devam edilmelidir.900 kilometre sınırı olan bir ülke olarak Türkiye orada kendisine yönelik gerçekleştirilecek en ufak bir şeyi affetmeyecektir. Oradaki insanların da akıllarını başlarına almalarını tavsiye ediyoruz"

- MHP LİDERİNİ YÜREKTEN ALKIŞLIYORUM

MHP Genel Başkanı Sn.Devlet Bahçeli'nin kararını da değerlendiren Akel, "MHP liderinin bu çıkışını alkışlıyorum. Yürekten teşekkür ediyorum.Devlet Bahçeli çok önemli bir siyasetçidir. En önemli boyutu da Devlet Bahçeli; Yerlidir ve Millidir. Yerli olan ve Milli olanlarla yol yürüyor. Bu anlamda çıkışı takdire şayandır. Keşke CHP de, diğer partiler de,bu coğrafya ve ülkemizin tehdit altında olduğu bir süreçte aynı kararlılığı gösterse. Bu ülkenin bir beka sorunu yaşadığını,ulusal güvenliğimizin tehdit altında olduğunu ifade etmeye çalıştık. Keşke Devlet Bahçeli’nin gördüğünü onlar da görebilseydi. Bu anlamda uzak görüşlü, geleceği çok iyi okuyabilen, yapılmaya çalışılanı, bu ülke üzerine oynanmaya çalışılan oyunları da Devlet Bahçeli'nin çok iyi okuduğunu görüyoruz. Bunun Recep Tayyip Erdoğan’ın şahsına yönelik olduğunu, O’nun şahsi üzerinden bu ülkede ciddi bir kaos yaratılmak istendiğini gördü. Aklın yolu bir, biz bu anlamda Sn.Bahçeli ile 15 Temmuz sonrası oluşan Yenikapı Ruhuna sadık bir şekilde yolumuza devam ediyoruz.Üzerinde durmamız gereken esas nokta şu; ülke bekası söz konusu olduğunda, ulusal birlik,ulusal güvenlik söz konusu olduğunda, biz isterdik ki herkes Sn.Devlet Bahçeli gibi dik dursun. Bu ülke menfaatleri yanında dursun ama maalesef diğerleri burunlarının önünü göremiyorlar. Yapılmaya çalışanları iyi okuyamıyorlar. Bu anlamda Bahçeli'ye teşekkür ediyorum.Bizim bundan sonraki tek önceliğimiz 2019'da gerçekleşecek olan Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi Seçimleri olmalıdır. Bu ülkenin önümüzdeki 100 yılını belirleyecek olan bir seçim olması nedeniyle çok önemlidir.Burada Sn.Devlet Bahçeli'nin çıkışı çok anlamlıdır. "şeklinde konuştu.