Bahçelerde lüküs yakıp düğün yapardık
Beylik bahçesinde mamık toplardık
Besni’ye götürüp yüklerle erik satardık
Şimdi ise yiyecek bir kaysı kalmadı

Peygamber üzümü karşı bağda sergen olurdu
Kuru üzüm çuvallarla evde dolu dururdu
Göksu’da karpuzlar harman olurdu
Şimdi ise kesecek bir karpuz kalmadı

Düğünlerde sini günü sini başta giderdi
Soku bostanda damat elbise giyerdi
Telli duvaklı gelin at üstünde giderdi
Şimdi ise düğünlerin tadı kalmadı

Üzümler sıkılır pekmezler kaynardı
Kadınlar damlarda bastık soyardı
Her sokakta kazanlarla bulgur kaynardı
Şimdi ise yiyecek pekmez kalmadı

Yabancılar dolmuş ufku kararmış
İleriye dönük bir şey olmamış
Kırılmış ümitler benizi sararmış
Soracak halini kimse kalmamış

Duydum ki Fethi içkiyi bırakmış
Demek ki içki de kötü merakmış
İçki içenler de gayet ahmakmış
Çarşılarda nara atan kimse kalmamış

Seçimler yapılır muhtarlar seçilirdi
Köy bekçisi bu yüzden ev geçindirirdi
Belediye olduk diye halk sevinirdi
Şimdi ise oy verecek kimse kalmadı
Editör: Adıyaman Haber