Turizme, ekonomiye önem verelim, tarihimize yön verelim tarihi yerlerimizi çürümeye terk etmeyelim

Adıyaman`daki tek han, turizme kazandırılabilecek Adıyaman’ın neredeyse tek hanı ‘’tarihi Tuz Hanı’’

Turizme kazandırılamıyor, ekonomiye dahil edilemiyor peki neden :

Kişisel fikrim bazı esnaf ve mülk sahiplerinin bencilliği sadece kendi cebini düşünmesi başka bir şey değil.

Aslında Adıyaman’ın Diyarbakır, Şanlı Urfa, Mardin’den hiçbir eksiği yok, hatta fazlası var.

Ama onlar da olan han ve hamamlar bizde yok değil var ama kıymet veren kimse yok,

Diyarbakır’daki Gazi Köşkünü, Sülüklü Hanını, Hasanpaşa Hanı gibi hanlarını bilmeyen yoktur ve saydığım ve sayamadığım hanların hepside şehrin ekonomisinde, turizm gelirlerinde ilk sırada yer alıyorlar.

Şanlı Urfa`da Gümrükçü Hanı, Barutçu Hanı, Topçu Hanı gibi hanlarını ve ayrıca konuk evlerini bilmeyen yoktur ve bu saydığım ve sayamadığım hanların hepside şehrin ekonomisinde, turizm gelirlerinde ilk sırada yer alıyorlar.

Mardin ‘i galiba anlatmama bile gerek yok çünkü; öyle bir şehir ki Mardin dünya kadar film,dizi ve klipler çekiliyor belkide tarihi turistlik değerlerden en çok kazanan da Mardin ekonomisidir.

Peki Adıyaman’ın bu saydığım şehirlerden ne eksiği var..!

İnanın bana Adıyaman’ın fazlası var eksiği yok ama ne yazık ki sahipsiz şehrin sahipleneni olmuyormuş

Aslında bizim insanımız daha medeni, daha modern, daha çağdaş öyle ki memur atamalarında, üniversite tercihlerinde en yüksek puanlarla kapatan bir şehir, talebi yüksek, huzuru güven veriyor.

Tamam eyvallah bizim o kadar tarihi hanımız hamamımız yok şehir merkezinde peki kuramaz mıyız tabi ki kurabiliriz.

Neden Adıyaman’da da sıra geceleri olmasın, konuk evleri olmasın, kahvaltı hanları olmasın.

Yani neden olmasın neden, neden yapılmıyor cevap bekliyorum gerçekten bu soruya, mesela kalenin dibinde ki konuk evi niçin yapıldı, kapısı kapalı tutulsun, süs olsun diye mi..! yoksa kullanalım diye mi..?

Biliyorum hepimiz diyoruz ki çünkü bu şehrin sahibi yok peki neden yok, bu şehrin 5 tane milletvekili,  bir valisi, bir belediye başkanı, onlarca bürokratı yok mu ?

-Var.

Peki neden sahipsiz oluyoruz biz, neden elimiz kolumuz bağlı, diğer şehirleri gıpta ile izliyoruz.

Umarım en yakın zaman da bu şehir hak ettiği değeri görür, değerini bilecek, değerine değer katacak birileri gerekli makamlara gelir, bu şehir çok daha güzel şeyleri hak ediyor.

Sahipsiz şehrin sahipleneni olmuyormuş anladık ama olacak, olmak zorunda, zenginimiz çok, lütfen paramızı bankaya vadeye yatırmak yerine bu şehrin ekonomisine yatıralım.

Turizme, ekonomiye önem verelim, tarihimize yön verelim tarihi yerlerimizi çürümeye terk etmeyelim