Özbilici, Perre Haber Ajansı muhabirine yaptığı açıklamada, dünyayı etkisi altına alan korona virüsü ile mücadelede, kişilerin içinde bulunduğu psikolojik durumdan bahsederek, insanların bu virüsün ne olduğunu, nelere yol açabileceğini bilmediklerini ifade etti.

Bilinmezliğin ve belirsizliğin  her zaman için kaygı ve endişe yarattığını vurgulayan Özbilici, açıklamasında,  "Yani gelecek kaygısı. Daha sonrasında gelen ekonomide yaşanan belirsizliklerle virüsün sağlığı tehdit etmesinin yanı sıra bir de sosyo ekonomik düzeni tehdit etmesinden dolayı kaygılar yaşanmaya başlandı."dedi.

-"OLUMSUZLUKLARDAN DERS ÇIKARTIP LEHİMİZE ÇEVİRMEK BİZİM ELİMİZDE"

Pandeminin yarattığı belirsizlik kaygı duygusu ile baş etme ve bu krizin psikolojik anlamda yönetme şeklini anlatan Özbilici, şu tavsiyelerde bulundu:

"Belirli kaygı düzeyleri aslında bir çok tehdide karşı önlem almamızı sağlar fakat kaygının aşırı derecede yaşanması bağışıklık sistemimize zarar verir ve fiziksel olarak da hastalıklara savunmasız kalmamıza neden olur. Öncelikle bu bir süreç ve bu süreci kabulleneceğiz. Tedbirlerimizi alacağız, her olumsuz süreç gibi bu süreçte geçecek. Hayatı bir paket olarak algılamakta fayda var ve bu paketin içinde harika şeyler olmasına karşı bazı olumsuzluklar da var. Olumsuzluklardan ders çıkartıp bu durumu kendi lehimize çevirmek de yine bizim elimizde. Bu süreci kendinizi daha fazla tanımanız ve kendinizle kaliteli zaman geçireceğiniz bir süreç olarak düşünün ve sonrasına odaklanın hayatınızla ilgili gelecek adına doğru adımlar atabilmek için bir fırsat.

Genel olarak bu sürecin geçmeyeceği ve virüsün daha fazla yayılmacı korkusu var. Ayrıca biraz önce bahsettiğim gibi maddi kaygı.İnsanımız özellikle ocak ayından itibaren birçok olumsuz hadiseler yaşadı. Son olarak da covid-19 tehdidi. Başta panik bozukluk olmak üzere kaygı bozuklukları ülkemizde giderek artıyor. Bu süreç ile ilgili de obsesif  kompulsif  bozukluğunun artabileceği öngörülüyor."

-"ÜCRETSİZ ONLİNE DANIŞMANLIK HİZMETİ VERİYORUZ"

Özbilici, hayatta stresle, kaygıyla başa çıkamadıkları her durumda mutlaka psikolojik destek almalarını önerdiklerini belirtti.

Herkesin zaman zaman desteğe ihtiyacı olabileceğini ve bunu normalleştirmenin çok önemli olduğunun altını çizen Özbilici, ""Bu süreçte "Özbilici Psikolojik Danışmanlı" olarak, tamamen ücretsiz 20'şer dakikalık online danışmanlık hizmetleri veriyoruz. Bu zor günlerde, ticari bakmaksızın bizde elimizden gelen desteği vermeye çalışıyoruz."dedi.

-"İNZİVA SÜRECİNİ, ÇOCUKLARLA FIRSATA ÇEVİRELİM"

Özbilici, çocukların bu durumundan etkilenmesinin ebeveynle paralel olarak normal düzeyde ya da abartılı olarak değişeceğine dikkat çekerek, şunları kaydetti:

"Çocuklarımızın fazla etkilenmesini istemiyorsak kaygımızı yönetmek zorundayız. Onların olduğu yerde haberler, gündem konuşulmamalı ve takip edilmemelidir. Bu inziva sürecini fırsata çevirerek, onlarla bolca oyun oynayarak duygularını boşaltmalarını sağlamalıyız. Çocuğun dili oyundur, bolca oynayacakları serbest oyunlar da,iletişim oyunları da çocukların kendini ifade edip rahatlamasını sağlayacaktır. Hem de yoğun çalışan ebeveynlerin çocukları için aileyle geçirilen bu oyun saatleri, kendilerini güvende ve huzurlu hissettirip aile bağlarını kuvvetlendirecekleri bir fırsat olarak görülebilir.

Çocukları rahatlatan, duyguların dışavurumunu sağlayan her oyun kaygılarını gidermekte yardımcı olacaktır. Oyun hamurları, kinetik kumlarla oynanan oyunlar, hacıyatmazla oynamak çocukları rahatlatır. Ek olarak ona parçalayabileceği eski dergiler, kağıtlar vererek onu üzen onu kaygılandıran şeyleri düşünerek bu kağıtları yırtabileceklerini söyleyerek, beraber bu kağıtlarla hayali bir kar topu savaşı yapılabilir. Müzik açıp dans edip bu basit kağıt parçacıklarıyla eğlenmek çocuklara çok iyi gelecektir. Onu üzen şeylerin nasıl eğlenebileceği şeyler haline geldiklerini görmek çocukları kaygıyla baş edebilir hale getirmektedir."

-"HER TÜRLÜ AKTİVİTE KAYGI DÜZEYİNE İYİ GELECEKTİR"

Psikolojik kaygıları azaltacak ve zihni dağıtacak aktivitelerden söz eden Özbilici, "Yazmayı öneriyorum özellikle bugünlerde olan duygu ve düşüncelerinizi, bol bol ilginizi çeken kitaplar okuyun,diziler filmler izleyebilirsiniz, puzzle yapabilirsiniz, egzersiz yapmayı ihmal etmeyin evin içinde bile olsa. Odak noktanızı değiştirecek ve duyguların dışavurumu sağlayacak her türlü aktivite kaygı düzeyine iyi gelecektir."ifadelerini kullandı.

Kaynak : PHA
Kaynak: pha