Odaklanma ve renkleri seçmede zorlanma gibi görme sorunları fiziksel zorlukların yanı sıra ruhsal ve duygusal zararlara da yol açabiliyor. Halk arasında depresyonun sadece duygusal problemler sebebiyle oluşan ve fiziksel etkileri olmayan bir rahatsızlık olduğu sanılıyor. Ancak uzak ya da yakını görememe, bulanık görme vb. gibi göz sağlığı problemleri kişilerde gerginlik, kaygı, korku gibi depresyonu tetikleyen duygulara yol açıyor.  

Depresyon ve göz problemlerinin birbirini karşılıklı olarak olumsuz etkilediğini belirten Dünyagöz Altunizade ’den Doç. Dr. Levent Akçay, “Depresyon ve göz problemleri, birbirlerinden beslenerek gözlerde ciddi sorunlar oluşmasına yol açabiliyor. Özellikle görme sorunları yaşayan hastalar, sosyal ve iş yaşamlarında karşılaştıkları engellerden dolayı ciddi duygusal bunalımlar yaşayabiliyor” diyor. Özellikle antidepresan gibi ilaçları kullanan kişilerin düzenli göz muayenelerini gerçekleştirmelerini öneren Doç. Dr. Levent Akçay, görmede yaşanan zorlukların psikolojik etkinlerini açıklıyor.

Yüksek tempolu iş hayatı, ailesel problemler veya günlük sıkıntılar, depresyon oluşumunu tetikleyen faktörlerin başında geliyor. Bu stres ve gerginliğin kronik hale geldiği vakalarda ise, vücutta artan adrenalin seviyeleri, sinir sisteminde problemler oluşmasına ve gözün baskı altında kalmasına yol açabiliyor. Aynı şekilde, zamanında teşhisi konulmayan göz problemleri de gerek sosyal gerek iş yaşamında yarattığı zorluklardan ötürü, insanları mutsuzluk ve depresyona sürükleyebiliyor. Dünyagöz Altunizade ’den Doç. Dr. Levent Akçay, depresyon ve göz problemleri arasındaki ilişki hakkında detaylı bilgiler paylaşıyor.

Depresyonun tetikleyicisi göz sağlığınız olabilir

Görme kaybı yaşayan ve zamanında teşhis konulmayan kişilerin, depresyon tehlikesi ile karşı karşıya kaldığının altını çizen Doç. Dr. Akçay, “Gözlük, kontakt lens ve ilaç kullanımının yanı sıra, kimi durumlarda belirli tedaviler uygulanmasına rağmen günlük işlerini yapamayacak görme seviyelerine sahip hastalarda depresyon oluşma olasılığı oldukça yüksek. Özellikle, görme kayıplarının ciddi bir bölümüne sebep olan yaşa bağlı makula dejenerasyonu hastaları, ilerleyen yaşın getirdiği fiziksel zorluklara bir de görme kayıpları eklendiği için, ciddi depresyon riskiyle karşı karşıya kalabiliyorlar. Aynı zamanda görmede oluşabilecek kayıplar, gerginlik, kaygı ve korku gibi depresyonu tetikleyen duygulara da yol açabiliyor. Bu sebepten dolayı, görme kaybı belirtileri gözlemlenen kişilerin düzenli olarak göz muayenelerinin gerçekleştirilmesi ise hem görme yetisinin geri kazanılması hem de depresyon riskinin ortadan kaldırılması açısından büyük önem taşıyor” şeklinde konuşuyor.

Depresyon görme kaybını da hızlandırıyor

Depresyonun sadece duygusal değil, aynı zamanda fiziksel olarak da vücutta pek çok olumsuz etkiye sebep olduğunu belirten Doç. Dr. Akçay, “Halk arasında depresyonun sadece duygusal problemler sebebiyle oluşan ve fiziksel etkileri olmayan bir rahatsızlık olduğu sanılıyor. Ancak depresyon, yarattığı duygusal problemlere ek olarak; iştahsızlık, eve kapanma ve gün ışığından mahrum kalma, egzersiz, uyku düzeninde bozukluklar, baş ve kas ağrıları gibi fiziksel olumsuzluklara da yol açabiliyor. Özellikle güneş ışığı eksikliği ve uyku düzeninde bozukluklar, gözler üzerindeki baskıyı arttıran ve görmede ciddi kayıplara ulaşabilecek problemler oluşmasına sebep olan etkenler arasında yer alıyor. Ayrıca depresyon sebebiyle kullanılan antidepresan ilaçların da yorgunluk, ağız kuruluğu ve baş dönmelerinin yanı sıra, görme açısından problemler oluşturduğu da bilinen bir gerçek” diyor.

Antidepresan kullananlar göz sağlığını ihmal etmemeli

Depresyon ve antidepresan kullanımı sebebiyle gözlerde oluşabilecek problemlerin geçici veya kalıcı olabileceğini söyleyen Doç. Dr. Akçay, “Sürekli stres altında yaşayan ve depresyonla boğuşan kişilerde; ışık çakmaları, bulanık görme, görme alanında daralma, gözün kenarlarında olmayan cisimleri görme, odaklanma sorunları ve sürekli gözlük numarasının artması gibi belirtilerin dikkate alınması büyük önem taşıyor. Bu belirtiler, yorgunluk anlarında daha belirgin hale gelir. Bu nedenle, depresyonda olduğunu düşünen veya antidepresan ilaçlar kullanan herkesin, oluşabilecek göz rahatsızlıklarının tespit ve tedavilerini gerçekleştirmeleri ve ihmal etmemeleri gerekiyor”

Dünyagöz Hastaneler Grubu Hakkında: 1996 yılında hizmet vermeye başlayan Dünyagöz, gözün tüm branşlarında ve en gelişmiş teknolojilerle sunduğu yüzlerce farklı tedavi yöntemiyle göz ve göz çevresi sağlığına dair sorunlara çözüm getiriyor. Ülkemizde branş hastaneciliği ile yeni bir dönem başlatan Dünyagöz Hastaneler Grubu, günde 8.000 poliklinik ve 1.000 ameliyat kapasitesiyle yurt içi ve yurt dışında toplam 25 ayrı noktada ilkeli sağlık hizmeti veriyor. Dünyagöz; sürekli yenilenen eksiksiz teknolojisi, öğretim üyesi ve uzman doktorlardan oluşan 300 kişilik deneyimli medikal kadrosu, 2500’e yakın personeli ve çağdaş yönetim anlayışıyla kısa sürede dünyanın sayılı merkezleri arasında yerini aldı. Türkiye çapında İstanbul, Ankara, Antalya, İzmit, Adana, Samsun, Tekirdağ, Bursa, Konya, Sakarya ve Gaziantep’te olmak üzere 11 ayrı ilde 20 şube ve yurt dışında Almanya’nın Frankfurt ve Köln, Gürcistan’ın Tiflis, Azerbaycan’ın Bakü ve Hollanda’nın Amsterdam şehirlerinde olmak üzere 5 ayrı noktada hizmet veren Dünyagöz Hastaneler Grubu, Türkiye’nin Avrupa’daki ilk ve en büyük yatırımını Almanya’nın Frankfurt kentinde gerçekleştirdi. Yatırımlarına aynı hızla devam edecek olup 2017’de İzmir’deki yeni merkez ile birlikte daha geniş bir coğrafyaya yayılmayı hedefleyen grup, Türkiye’de sağlık turizminin öncülüğünü üstlenerek dünyanın 107 ayrı yabancı ülkesinden yılda yaklaşık 96 bin hastaya hizmet veriyor.

Editör: Adıyaman Haber