Her seçimde olduğu gibi bu seçimde de Adıyaman siyaset dünyasında adı geçen 20 ve 21. Dönem Adıyaman Milletvekili Mahmut Bozkurt, Doğuş Gazetesi Sahibi Murat Çeliker’in sorularını cevapladı.

 
Mart ayında yapılacak yerel seçimlerle ilgili olarak adı CHP’yle birlikte anılan Mahmut Bozkurt, bir açıklamasında kendisiyle ilgili ifadeler kullanan CHP İl Başkanı Bilal Doğan’a verdiği cevapta; “Böyle bir açıklama benden çok toplumu üzmüş olur. Çünkü sonuçta her partiye oy veren seçmen kitlesinin yüzde 50’sinin gönlünde bir Mahmut Bozkurt vardır. Buna çok dikkat etmek gerekli. Sebebi ise benim siyaset dönemimde Adıyaman’a verdiğim hizmetlerdir. Buna çok iyi bakmak lazım. Bu hizmetler o günün zor şartlarında, koalisyon hükümetleri döneminde, paranın-pulun olmadığı zamanlarda Adıyaman’ı bir yerlere taşımış hizmetlerdir” dedi.
 
Hiçbir partiyle görüşmediğini ekleyen Mahmut Bozkurt; “Bir teklif almadan konuşmam doğru olmaz. Dediğim gibi, ben kimseye ‘buradayım’ demem, benim arkamda değerlerim var. Siyasete bu değerlere saygı duymak kaydıyla bakılması gerekir. Eğer siyaset yapmam gerekiyorsa bunu ne şekilde yapacağımın cevabının da verilmesi gerekir” diye konuştu.
 
12 yıldır Adıyaman’a yeterli hizmetin gelmediğini de ifade eden Mahmut Bozkurt şöyle devam etti; “O dönemde Milletvekilliğim bittiğinde, Kahta-Adıyaman pompaj ve sulama istasyonlarının ve Koçali ve Gömikan barajlarının bütün sondaj ve etüt çalışmalarını bitirerek ihaleye hazır hale getirmiştim. Yine Samsat Pompaj ve sulama İstasyonları ihale edilmiş olup projenin 80% bitirilmişti. Şimdiye kadar Kahta- Adıyaman ile Koçali ve Gömikan sulama projeleri bitirilmeliydi. Aradan 12 sene geçmiş. Üstelik de tek başına iktidarda olan bir Hükümet yönetimi söz konusu. Adıyaman’a bunlar reva mı?”
 
 
 
MURAT ÇELİKER; Her seçim arifesinde olduğu gibi bu seçim öncesinde de sizle ilgili çeşitli yorumlar yapılıyor. Adınız çeşitli polemiklere karıştırılıyor. Bu konuda neler söyleyeceksiniz?
MAHMUT BOZKURT; Buna polemik demeyelim de, seçimlerde adımızın öne çıkarılması veya adımızdan söz edilmesinin ana sebebi, benim siyaset yaptığım dönemlerde Adıyaman’a verdiğim katma değerlerdir. Vatandaşımız yaptığımız hizmetleri unutmamış, zaten unutulmaz da. Vatandaşların benden yeniden hizmet beklemesi, umut etmesi gibi bakmak lazım. Bunu polemik olarak algılamıyorum. Bu fevkalade güzel bir şey.
 
BEN ADIYAMAN’I RÖMORK OLMAKTAN ÇIKARDIM
 
M. ÇELİKER: Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanı Bilal Doğan’ın sizle ilgili bir açıklaması oldu. “Adayımız değil” şeklinde bir açıklaması oldu. Bu sözlerle ilgili haberleri duydunuz mu?
M. BOZKURT: Onu duymadım. Okudum ama duymadım, yani bire bir duymuş olduğum bir haber değil.
M. ÇELİKER: Özet olarak; “Genel Merkez karışamaz, kararı biz veririz. Mahmut Bozkurt adayımız değil, böyle bir şey de söz konusu değil” şeklinde bir açıklama.
M. BOZKURT: Yani böyle bir açıklama yapmışsa bu talihsiz bir açıklamadır. Sebebine gelince; Bir tarafta Adıyaman var, Adıyaman’ın siyasetten beklediği neticeler var, beklenen hizmetler var. Bütün bunları bir resmin içine koyup, resme doğru bakmak ve doğru değerlendirmek lazım. Aksi takdirde böyle bir açıklama benden çok toplumu üzmüş olur. Çünkü sonuçta her partiye oy veren seçmen kitlesinin yüzde 50’sinin gönlünde bir Mahmut Bozkurt vardır. Buna çok dikkat etmek gerekli. Sebebi ise benim siyaset dönemimde Adıyaman’a verdiğim hizmetlerdir. Buna çok iyi bakmak lazım. Bu hizmetler o günün zor şartlarında, koalisyon hükümetleri döneminde, paranın-pulun olmadığı zamanlarda Adıyaman’ı bir yerlere taşımış hizmetlerdir. Hatırlarsınız o dönemlerde Adıyaman’a römork olmuş bir il denirdi, ben Adıyaman’ı römork olmaktan çıkardım, önde bir lokomotif haline getirdim. Bu Üniversitesiyle, yapılan Organize Sanayi Bölgesiyle, havaalanıyla, ulaşımdaki ciddi yatırımlarla, Adıyaman’ın şehir geçişi ve Atatürk bulvarının yapılmasıyla, doğumevi hastanesiyle, Adıyaman’da bir ilk olarak 3000 civarı kadro getirilerek iş imkanının yaratılmasıyla, Adıyaman’ın yatırımda çok öncelikli bir il olmasıyla, Doğu ve Güney Doğu’da bir yıldız gibi parlamasına sebep oldu. Civar iller Adıyaman’ı kıskanmaya başladı, bugün itibariyle resim tersine döndü. Olsun ben buna bir şey demiyorum. Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır. Bu hizmetlerimizin hepsi milletin geçmişteki atılımları aramasına neden olmuştur. Bu vesileyle bunu dikkate almak her siyasetçinin de, benim de, sizlerin de görevidir. Açıklamalar yaparken bunlara dikkat etmek daha doğru olur.
 
SİYASET YAPACAK OLSAM KARARIMI KENDİ BAŞIMA VERMEM
 
M. ÇELİKER: Sayın Bilal Doğan’dan sonra da Hacı Bektaş-ı Veli Derneği Başkanı Sayın Nusret Tunç bir açıklama yaptı. O da, Bilal Doğan’ı kınadı, akli selim davranmaya davet etti. ‘Sabri Doğan Dedemiz ve Mahmut Bozkurt’un Adıyaman’a çok değerli katkıları vardır. Bu zatlara danışmadan böyle bir açıklama doğru değil” şeklinde özetlenebilecek bir açıklama yaptı. Nusret Tunç’a ne dersiniz?
M. BOZKURT: Onu doğru yapmış, Nusret beye teşekkür ederim. Gıyabımda yapılmış bir açıklama. Siyasette bir teklif almış değilim. Demin de dediğim gibi bu gibi ifadeler halkın telaffuzundan kaynaklanıyor. Buna hepimizin saygı duyması gerekiyor. Bana gelince, ben zaten siyaset yapacak olsam kararımı kendi başıma vermem. Bu tek başına alınacak bir karar değildir. Tek başıma alacağım karar ancak şu olabilir; ‘Ben Adıyaman’a ne katabilirim. Bu konuyu böyle değerlendirmeyen bir Mahmut Bozkurt Adıyaman’ın gözünde sıfır olur. Kimse kusura bakmasın, aklımı peynir-ekmekle yememişim. Mevki, makam olacak diye milletin gönlünde yer bulmuş bir geçmişime bir sünger çekemem. Bu zaten benim hakkım değil.
 
 
HİÇBİR ZAMAN TEPEDEN İNEN SİYASET YAPMADIM
 
M. ÇELİKER: Size bir teklif gelirse değerlendirmeniz nasıl olur?
M. BOZKURT: Bir teklif gelirse ben buna ‘Adıyaman’a ne katabilirim’ diye düşünür, böyle bakarım. İkincisi de, mutlaka ki benim Adıyaman’da büyük bir ailem var. Nusret beyin söylediği de aşağı yukarı o mantıktan yola çıkıyor. Ben Adıyaman’da büyük bir aşiretin kökünden gelen biriyim. Kavi Aşiretini biliyorsunuz, bunlar her zaman, her zeminde arkamda duran insanlar, büyük bir kitledir. Buna hepimizin saygı duyması lazım. Ben onlara danışmak durumundayım. Onların vereceği tepki, alacakları karar benim için önemlidir.
M. ÇELİKER: Geçmiş dönemde de, bu dönemde de çeşitli partilere yakıştırıldığınız gerçeği var. Mesela bu dönem sadece CHP’de değil, AK Parti’de de zaman zaman adınız geçti.
M. BOZKURT: Biliyorsunuz geçen dönemde AK Parti’de de adım geçti, aynı şey.
M. ÇELİKER: Bir dönem de adınız MHP’de geçti.
M. BOZKURT: Aynen doğru.
M. ÇELİKER: Bu neden kaynaklanıyor?
M. BOZKURT: Yani, her partide siyaset yapan insanların gönlünden geçiyorum. Buna saygı duyuyorum. Bunun sebebi, geçmişte yapmış olduğumuz hizmetlerdir ve siyaset yaptığım dönemde parti ayrımı yapmadan tüm halkı kucaklamamdır. Bu hizmetleri de ben tek başıma yapmadım. Bunları ben örgütlerimle, teşkilatlarımla, ailemle, dostlarımla yaptım. Kaldı ki ben hiçbir zaman tepeden inen siyaset yapmadım. Hep tabanla çalıştım, tabanın sesine önem veren bir siyasetçi oldum. Demin de dediğim gibi bu konuda bir karar vermeden önce ‘Adıyaman’a bir şeyler katabilecek miyim’ sorusunun cevabına bakarım, iki aileme bakarım, üç kader birliği yaptığım arkadaşlarıma bakarım. Yani istişare ederim.
M. ÇELİKER: O halde ilk sorudan başlayalım. Adıyaman’a vereceğiniz bir katkı var mı?
M. BOZKURT: Onu ben bilemem, bana gelmiş bir teklif yok ki bu sorunun cevabını düşüneyim.
 
KATMA DEĞER VEREMEYECEĞİM BİR YERDE OLMAM
 
M. ÇELİKER: Ama şu anda aileniz ve taban sizi CHP’ye yakıştırmış durumda.
M. BOZKURT: Bir teklif almadan konuşmam doğru olmaz. Dediğim gibi, ben kimseye ‘buradayım’ demem, benim arkamda değerlerim var. Siyasete bu değerlere saygı duymak kaydıyla bakılması gerekir. Eğer siyaset yapmam gerekiyorsa bunu ne şekilde yapacağımın cevabının da verilmesi gerekir.
M. ÇELİKER: Peki, bunu ‘Mahmut Bozkurt teklif bekliyor’ şeklinde algılamak gerekiyor mu?
M. BOZKURT: Hayır. O Adıyaman’ın takdiri. Halk gönlünden geçeni söylüyor, siyaset de bunu değerlendirir. Bunun gönlümden geçmesi şartlara bağlı. Ben ‘katma değer veremeyeceğim bir yerde olmam’ diyorum. Benim mevki-makama ihtiyacım yok ki! Böyle bir düşüncenin veya arayışın içerisinde değilim. Ben siyasette de bunu düşünmedim, iş hayatında da. İş hayatında gece-gündüz çalışan bir adamım ben. Bunun sebebi, üretmeyi sevdiğim için çalışıyorum. Katmayı, katma değer üretmeyi sevdiğim için çalışıyorum. Çalışmak Allah rızası için yapılan bir iştir.
M. ÇELİKER: Peki, soruyu şöyle değiştireyim. Adıyaman’da halk sizi istiyor, sık sık çeşitli partilere sizi yakıştırıyor ve bunu dillendiriyor. Peki, partiler bu sesi duyup da size geldiler mi?
M. BOZKURT: Halk bunu istiyor, gönlünden geçenleri söylüyorlar, buna ben saygı duyuyorum. Hangi partiden olursa, hangi görüşten olursa, buna saygı duymak benim görevim. Ben ‘yok böyle bir şey deyip kimseyi rencide edemem’…
 
 
ANA ŞARTIM, ADIYAMAN’A KATACAĞIM ŞEYLER
 
M. ÇELİKER: Size herhangi bir partiden teklif geldi mi?
M. BOZKURT: Hayır. Hiçbir partiden böyle bir teklif yok. Herkes yerinde rahatça otursun. Herkes rahatça kendi konumuna baksın. Hiçbir teklif yok, benim de kimseyle bir görüşmem yok. Böyle bir şey olursa görüşürüm, görüştüğümü de gelir Adıyaman’la paylaşırım. Yani benim için taban siyaseti önemli. Adıyamanlıların talebi olmadan hiçbir teklife evet demem.
M. ÇELİKER: Şu açıdan bakalım, Sayın Bozkurt. Taban sizi istiyor, bu kesin. Aileniz de sizi istiyor. İnsanlar sizin burada, Adıyaman’da olmanızı istiyor. Gerek Milletvekili olarak, gerekse de Belediye Başkanı olarak sizi görmek isteyen bir kitle var. Hatta zaman zaman sizin Bağımsız aday olarak gelmenizi istediğini beyan eden bir kitle var. Peki, bu Bağımsız Aday olmayla ilgili taleplere ne dersiniz?
M. BOZKURT: Tabi ki Bağımsız olmanın şartları var. Süvari gibi ortaya düşmenin bir anlamı yok. ‘Ben geldim, Bağımsız olarak şu hizmetleri vereceğim’ demek biraz harislik olur diye geliyor bana. Ayrıca bu konu bugünün gündemi değil. Şartlar çok müsait olur, ya da bir zaruret doğar gelirsin, hizmet vereceğin yerden de Adıyaman’a hizmet edersin. O ayrı bir meseledir. Böyle bir şey düşünmedim, düşünmem.
 
SİYASETE İDEOLOJİK GÖZLÜKLE BAKMIYORUM,
MAHMUT BOZKURT İSMİ UNUTULSAYDI,
 
M. ÇELİKER: Siyasete dönmeniz için özet olarak hangi şartları belirte biliriz?
M. BOZKURT: Ana şartım, Adıyaman’a katacağım değerler. Tekrar altını çizerek söylüyorum. Adıyaman benim için çok önemli. Geçmişte yaptığım işlerin üzerine bir o kadar daha koyabileceksem siyaseti yapmayı düşünürüm. Bu şekilde bana gönül veren insanların aklından ve gönlünden geçenleri gerçekleştireceğimden ancak o zaman siyaset benim için anlamlı olur. Adıyaman’ın bu anlamda hizmete ihtiyacı varsa, bunun şartları ve zemini de hakikaten bana makul geliyorsa o zaman bu işe doğru bakabilirim. O zaman hedeflerimi ve benden beklentileri yerine getirmiş olabilirim. Gelirim, ailemle, tabanla, geçmiş dönemde siyaset yaptığım teşkilatlarımda kader birliği ettiğim yüzlerce arkadaşım var, onlarla istişare ederim. Bu yol arkadaşlarımın bir kısmı hala çeşitli partilerde aktif olarak siyaset yapmaktadır. Bir kısmı AK Partide, bir kısmı MHP’de bir kısmı CHP’de. Ben siyasete ideolojik gözlükle bakmıyorum. Ben Adıyaman’a menfaat verme mantığıyla bakıyorum. Kısır siyasetlerin içerisinde de olmam. Şu anda böyle bir şey yok. Sadece gönlünden geçirenler var. Buna da ben saygı duyuyorum, siyaset yapanlar da saygı duysun, basın mensupları da saygı duysun. Keşke ben unutulsaydım. Keşke Adıyaman’a bir şeyler yapılsaydı da ben unutulsaydım. Aradan 11 sene geçmiş, keşke bir şeyler yapılsaydı, Adıyaman’ın sorunları çözülseydi de benim ismim ortadan kalksaydı. Siyasette doğru olan da budur. Demek ki bir yerde bir arıza var ki insanlar hala her seçimde beni istiyor. Bir yerde yanlış bir şey var. Halk beni de bu yanlış şeyi düzeltmem için istiyor. O halde benim de bu yanlış şeyleri düzeltebileceğim zemini görmem gerekiyor.
M. ÇELİKER: O halde, bu sesleri duyduğunuza göre, önümüzdeki günlerde Adıyaman’a gelip istişare yapacağınız anlamını çıkarabilir miyiz?
M. BOZKURT: Onu ben bilemem. Şu anda böyle bir şey söz konusu değil ki. Ne bir partiden bir teklif gelmiş, ne birisiyle bir görüşmem olmuş, ne de benim bir teşebbüsüm olmuş. Zaten benim bir teşebbüsüm olmaz. Bir kapıya gidip de ‘Ben geldim’ demedim, demem de. Milletvekili olduğum zaman da demedim.
M. ÇELİKER: Peki o halde bu konuyu kapatıyorum. Hazır görüşme fırsatı bulmuşken, Adıyaman’ın sorunlarıyla ilgili görüşlerinizi de almak istiyorum. Mesela Teşvik Yasasına göre 6’ıncı sırada olmamız ilgili veya sulama konusunda görüşleriniz nelerdir?
M. BOZKURT: Teşvikte 6’ıncı sırada olmamız Adıyaman için talihsizlik, Adıyaman’ın önünü kesen en büyük sebeplerden bir tanesi. Benim Adıyaman’a Organize Sanayi Bölgesi yaptırmamın bir sebebi vardı. Adıyaman’a da Diyarbakır, Muş, Siirt gibi doğu illerin arasında Teşvik aldırmamın sebepleri vardı. Bu vesileyle Adıyaman Güneydoğu’da bir cazibe merkezi haline geldi. Tabi o yıllarda Adıyaman bir sıçrama yaptı ama benim hedefim de ona paralel olarak Adıyaman’ın ulaşım ve altyapı sorunlarını bitirmekti. Bunlarla birlikte en önemli işim Adıyaman’ın sulama sorununu çözüp, topraklarımızı sulamaktı. Allah kısmet etmedi, o kadar yapabildim. Hayırlısı diyorum.
 
 
ŞİMDİYE KADAR KOÇALİ VE GÖMİKAN BİTMELİYDİ
 
M. ÇELİKER: Geçenlerde Çataltepe Barajının temeli atıldı. Bu konuda görüşünüz nedir?
M. BOZKURT: Öncelikle Kahta-Adıyaman ile Koçali ve Gömikan Barajlarının şimdiye kadar bitmesi lazımdı. Hangi devirde yaşıyoruz? O dönemde Milletvekilliğim bittiğinde, barajların bütün sondaj ve etüt çalışmalarını bitirmiştim, yine Samsat Pompaj İstasyonlarının ihalesini tamamlayarak projenin de yüzde 80’ini tamamlanmıştı. Aradan 12 sene geçmiş. Üstelik de tek başına iktidarda olan bir Hükümet yönetimi söz konusu. Şimdiye kadar Koçali ve Gömikan bitmeliydi. Adıyaman’a bunlar reva mı? Biz 85 tane köyümüzü, bir ilçemizi verdik. Kimse bana hikaye anlatmasın. Çataltepe Barajına gelince, bu proje tamamen Gaziantep’e yönelik bir proje, kısmen Besni’ye faydalı olacaksa da bu barajın esas yapılma sebebi Gaziantep ve ilçelerini sulamaktır . Hâlbuki Gömikan ve Koçali Barajları tamamen Adıyaman için yapılmış projelerdir. Üstelik cazibeyle yapılacak bir sulamayla ilimizin toprakları suya kavuşacaktı. Aradan 12 sene geçmiş daha yeni temeli atılıyor, ben ancak ‘Günaydın’ derim.
 
 
ŞU ANDA HALKIN SÖZ HAKKI VAR MI?
 
M. ÇELİKER: İşte bu söylediğiniz şeylerden dolayı halkın bir kısmı ‘Mahmut Bozkurt gelsin’ diyor. Son olarak sormak istiyorum, halkın bu talebine sizin cevabınız nedir?
M. BOZKURT: Kardeşim, şu anda halkın söz hakkı var mı? Halka söz hakkı veren var mı?
M. ÇELİKER: Siz veriyorsunuz, siz diyorsunuz ki ‘ben halkımı’ dinlerim. Bu sözünüze dayanarak soruyorum.
M. BOZKURT: Halkın böyle bir söz hakkı yok ki, halkın önüne ne konulursa onu yemek durumunda. Milletin bir söz hakkı yok ki, verilmiyor ki. Bu yıllardır böyle, bunu siz de biliyorsunuz.
M. ÇELİKER: Evet. O zaman Seçim Kanunuyla ilgili de yorumunuz vardır.
M. BOZKURT: Onun da çoktan değişmesi lazımdı. Halkın kendine hizmet edecek, doğru adaylarını bulacak, doğru bir şekilde seçime gidilebilecek Partiler Yasasının, Seçim Yasasının mutlak şekilde bitmesi, çıkarılması gerekirdi. O zaman halk kendi istediği adayla çok kolaylıkla buluşma hakkı elde ederdi. Bilemiyorum belki açıklanacak yeni pakette vardır, onu bilemiyorum.
M. ÇELİKER: Ekleyeceğiniz son bir şey var mı?
M. BOZKURT: Ekleyeceğim son şey şudur; Milletime şükran borçluyum. Bu teveccühlerinden dolayı Adıyaman halkına teşekkür ediyorum. Zaman ilaçtır. Önümüze bakacağız, herkese saygılarımı sunuyorum.
Editör: Adıyaman Haber