Yargucı, yaptığı açıklamada, ülkeyi yönettiklerini zannedenlerin dış politikada sıfır sorundan sıfır komşuya, sıfır komşudan Değerli yalnızlığı başarı saydığını ve dış dünyadan tamamen koptuklarını ifade ett,
Tüm çabaları başkanlık sistemini getirmek olan saray ve iktidarın dış temsilciliklerdeki liyakat esaslı atamaları bir kenara bırakarak tamamen partizanca atamalar yaptıklarına dikkat çeken Yargucı, şunları kaydetti:
Diplomatik zafiyet bu noktada tavan yaptı. Musul Konsolosluğu baskını bu noktada mihenk taşıdır baskınla birlikte Türk dış politikası bölgede ve dünyada tüm haşmetini ve kadimliğini yitirmeye başladı, Suriye meselesinde sınırları kevgire dönen kendi vatan toprağını bile (Süleyman Şah Türbesi) koruma acziyetine düştü ve nihayetinde türbe taşındı. Tüm bunlar olurken ülkedeki tek sorun hala başkanlık sistemi ve ne ilginctir ki Paralel yapı meselesi idi. Ve bu gün Almanya Sözde Soykırım meselesini tanıdığında devlet geleneğimizde daha önce yaşanmamış bir çaresizlik gözlemlendi, batının sürekli olarak aba altında sakladığı 1915 meselesini boşa düşürecek bir planının olmadığı ortaya çıkmış oldu. Rusya örneğinin acı faturası ülkemizi tökezletmişken yılda 5 milyon turist ve 30 milyar Euroluk ticaret hacmimizin olduğu Almanyaya ahkam kesmenin çok kolay olduğunu, olacağını sanmıyorum. Almanya önderliğindeki Avrupalılarla yaptığımız ve 3 Milyar Euroluk mülteci pazarlığı bu konuda Hükümetin elinin ne kadar zayıf olduğunun gözler önüne sermekte
Yargucı, Genç bir Cumhuriyet olan ülkemizin 1952 Merhum Menderes dönemi ve 2007 sonrası AKP iktidarları dönemi boyunca içerde ve dışarda acze düştüğü başka bir dönemin olmadığı tarihimiz incelendiğinde açıkça görülecektir. Siyasi hırs ve heveslerin bir kenara bırakılarak kaybedilen ülke itibarının tüm siyasi partilerce istişare ve müzakere edilerek tekrar kazanılması hususunda bir araya gelmeleri elzemdir. Aksini düşünmek bile istemiyorum şeklinde konuştu.
Kaynak : PHA
