Siyasetçi yazar Ulubey: Ne kadar ekerseniz ekin, satmaya gelince yasak - Videolu Haber

Ulubey, PHA muhabirine pandemi süreci ve Adıyaman çiftçisinin geçim kaynağı olan milli ve yerli tütüne ilişkin açıklamada bulundu.

"Tehlike devam ediyor"

Dünyada ve ülkemizde, zor bir süreç yaşandığını belirten Ulubey, "Ne yazık ki pandemi hiç beklemediğimiz bir şeydi, dünyada ve ülkemizde insanlar hayatlarını, yakınlarını kaybettiler."dedi.

Adıyaman ilinde ve ülkemizde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet dileyen Ulubey, "Hastanede tedavi gören vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum, inanıyorum ki bu zor süreci toplum olarak hep birlikte atlatacağız. Yalnız sosyal mesafeye çok dikkat etmemiz gerekiyor ve herkesin bu anlamda kendisini çok iyi koruması gerekiyor. Tehlike devam ediyor, vatandaşlarımızdan ricamız, lütfen kendinizi koruyun."ifadelerini dile getirdi.

"Yaklaşık 100 bin kişi geçimini tütün üzerine"

Adıyaman ilimizin, temel geçim kaynağı tütün olduğuna değinen Ulubey, "Yaklaşık 100 bin kişinin geçim kaynağı tütün üzerinedir. Maalesef tütüne yasaklar getirildi. Ne kadar ekerseniz ekin ama satmaya gelince yasak, tabii biz Adıyaman’da ve ülkemizin genelinde dedik ki yani, biz tarım ülkesiydik, tarım yaşamalı, çiftçilerimiz üretmeli hani eğer yerli ve milli anlayışından bahsediliyor ise tütünde yerli ve millidir. Maalesef yasaklar getirildi."diye konuştu.

"Fatma Ulubey toplumun kanayan yarasına parmak basan bir kişi"

Tütün üreticilerinin haklarını savunması üzerine 3 yıldır yargılandığını hatırlatan Ulubey, hak etmediği bir süreç yaşadığını söyledi.

Yargılanma sürecinin devam ettiğini belirten Ulubey, şöyle devam etti:

"Yaklaşık 3 yıldır yargılanıyorum. Para cezasına çarptırıldım ve yargılanma sürecim devam ediyor. Hatta bir diğer duruşmam 11 Eylül tarihine ertelendi. Bu bir haksız soruşturma olduğunu düşünüyorum. Fatma Ulubey her zaman bu toplumun, kanayan yaralarına parmak basan bir kişi, Fatma Ulubey her zaman topluma birlik ve beraberlik mesajı veren bir kişi. Benim Adıyaman ilimizde 2 dönem milletvekili adayı olmam, yerel basında olmam, bir basın emekçisi olmam, Adıyaman’ın sorunlarına duyarlı olmam gerektirir, bir insan olarak, bir vatandaş olarak duyarlı olmamı gerektirir. Ben yasa dışı bir şey yaptığımı düşünmüyorum sadece Adıyaman ilimizin geçim kaynağı, ekmek teknesi tütündür dedim ve çiftçilerimizin safında yer aldım, bunun da suç olmadığını düşünüyorum. Çiftçinin, emekçinin alın terini savunmak, adliye koridorları olmamalı diye düşünüyorum ve bu yanlıştan dönülmesini bekliyorum".