Her Ramazan ayında TV kanallarında dini program yapan , başta Nihat HATİPOĞLU olmak üzere bütün din adamları eleştirilir. Bu yıllardır böyle.

Peki neden eleştiriyorlar?
Yanlış bilgi verdikleri için mi?
Yüce Kur’an’ı Kerim’i, Ayet ve Hadisleri yanlış yorumladıkları için mi?

Kesinlikle HAYIR.

İşin doğrusu Aldıkları paralar için eleştiriyorlar. Para almadan program yapsalar hiç kimse sesini çıkarmazdı.

Bu din adamlarının özellikle Ramazan ayında para aldıkları muhtemelen doğrudur. Muhtemelen diyoruz çünkü biz işin gerçeğini bilmiyoruz. Belki para almadan çıkanlar da vardır.

Ama şunu da kabul edelim; Adamların ciddi bir izleyici kitleleri var. Özellikle HATİPOĞLU Hocanın yaz aylarındaki sohbetlerinde Sultanahmet meydanı hem iftarda hem de sahurda miting alanına dönüşüyor.

Peki elimizi vicdanımıza koyup düşünelim; Bu programlar gerçekten faydalı mı zararlı mı? Ben şahsen okuma özürlü bir toplum olduğumuz dikkate alındığında faydalı buluyorum.

Parasal boyutuna gelince; Eğer çıktığı TV Kanalı bu hocaların programlarından dolayı aldığı reklamlardan milyonlar kazanıyorsa, bu hocalar neden kazanmasın? Bir kişi verdiği hizmetten dolayı bir kuruma para kazandırıyorsa neden karşılığını almasın?
Ayrıca Neden TV’lerin bu kişilerin sayesinde kazandığı paralardan hiç söz edilmiyor?

Bir de TV kanallarının,bu din adamlarını halkı dini konularda aydınlatmaktan çok, topladığı reklam geliri için TV’lerine çıkarttığını herkes biliyor.

Peki o zaman çözüm Ne diyeceksiniz? Tabi ki serbest piyasa, karşılıklı anlaşmalar ortadayken bu konunun çözümü kolay değil. Diyanet mi çözer, Bakanlık mı çözer orasını bilemem.
Ama yine de benim naçizane çözüm önerim şudur;

Buradan elde edilen reklam gelirleri öncelikle bir havuzda toplanmalıdır.

Daha sonra bu paralar tamamen bağımsız, temiz , dürüst, namuslu bir heyetin emrine verilmelidir. Bu heyet cüzi bir miktarını kanal ve hocalara vermeli, geri kalanını da özellikle Bilim, Teknoloji ve Sağlık alanında yurt içinde ve yurt dışında eğitim gören gerçekten fakir, gerçekten ihtiyaç sahibi öğrencilere karşılıksız burs olarak vermelidir.

Böyle hayırlı bir projeye Kanal sahipleri de , hocalar da eğer samimi iseler, eğer bu hizmeti gerçekten Sadece Allah rızası için yapıyorlarsa, eğer insanımıza yüce dinimiz İslamı sevdirmek ve tanıtmak için yapıyorlarsa, bu hayırlı projeye severek ve isteyerek destek vermelidirler.

Böylece hem Kanal sahipleri hem de din adamları büyük bir sevap kazanmış olurlar.

Ayrıca Milletimizin manevi dünyasına hitap eden ve toplumun hatırı sayılır kesimi tarafından da beğenilen bu programlar da dedikodudan arınmış olarak devam eder.