Hazan ayıdır Eylül.

Demiş ya hani şair; “Eylülde aşk, eylülde acı, eylülde yalnızlık zordur…” diye.

Doğa vedaya hazırlanıyor. Yaprak, tutunduğu dalından koparak toprağa düşmektedir.

Tıpkı Nazlıcan gibi.

Esen bir fırtına ile savrulmuştur Nazlıcan. Hiç bilmediği, ayak basmadığı, kokusunu almadığı, çocukluğunun geçmediği tütün kokulu topraklara düşmüştür Nazlıcan…

Sonbaharda bir gelincik tohumu gibi kucaklaştı Ata yurdu topraklarla Nazlıcan. Gelinliğe kına değil, kefenine kan bulaştı körpe bedeninden damlayan.

Hesap sormak için İlkbaharda yeşerecek Nazlıcan. Mahşerde "işte abim" diyeceği yerde "işte katilim" demek için yeşerecek.

Hesap soracak Nazlıcan; senden, benden, ondan, hepimizden.

Ve Nazlıcan bir şiir olur Eylül gibi. Dilden dile dolaşır acısı Kırmacık’ta. Sabah serinliğinde toprakla buluşur sıcak bedeni.

Nazlıcan emin ellerdedir artık ata yurdunda, babası ile kucak kucağa, uçmuştur ruhu Cennete. Nazlıcan, hiç bilmediği, tanımadığı, daha önce görmediği insanların ağıtlarında, gözyaşlarında, yaslarında…

Nazlıcan abla diyemediği Gülbahar’ın, Ayşe’nin, Büşra’nın yanaklarına süzülen, tülbendinin köşesi ile silmeye kıyamadıkları iki damla gözyaşında…

İstanbul’un karanlık, kalabalık sokaklarından, Fırat’ın sessizliğine geldi Nazlıcan. Gözleri takılı kalmış uzaklara, ellerinde hala kitap kokusu. Kimsesizliğine kimse olmuş Kırmacık, bedenine vatan…

Gül dikin baş ucana, papatyalar yeşersin etrafına. Cennetin kokusu sarsın arzı ve gökyüzünü. Akşam serinliklerinde burnumuzu sıyırıp geçsin bu koku. Her kurbanın adı Nazlıcan olsun…

Eylül işte, hazan ayı. Hüzün akar yüreklere öğle sıcağı, akşam serinliğinde. Siyah şallardadır gencecik kızlar Nazlıcan’ın yasında, iki yaşlı gözde birikir matem.

Uçurtmalar uçurun Nazlıcan için, kelebek kovalayın, kâğıttan gemi yapın salın Fırat’a. Çocukluğunu yaşamadı Nazıcan. Körebe oynadığını sansın, gözü ilişmesin bir katilin gözüne. Şaka sansın omuzlarda yol alırken…

Ah Nazlıcan… Eylül’de bir şiir yazmayı düşünürken seni yazdım. Yada yazamadım seni karmaşık duygularda gezinirken.

Yolun açık olsun Nazlıcan…

Fahrettin Çelik

Adıyaman – 22.09.2019