Deniz ve mehtap sordular seni neredesin? / Neredesin? / Rüzgâr ve martı sordular seni neredesin? / Nasıl derim terk etti bırakıp beni gitti / Anladılar ki aşkımız bitti/ Alay ettiler benle hep / Sen oldun bunlara bak sebep/ Martı dedi gördüm ah onu/ Belinde erkek kolu/ Rüzgâr güldü halime/ Dedi gidelim düş önüme/ Gidemem dinle martıları / Bitmiyor alayları.

Malum, Tanju Okan’ ın seslendirdiği güzel bir parçanın sözleri alıntı yaptığım dizeler.” Nerden çıktı şimdi buna değinmek?”, demeyin. Ben, martıları çok seviyorum bu birincisi. İkincisi, genelde deniz kenarlarında yaşadığım için de onlarla ilgili birçok gözleme sahibim. Bunlardan da öte, asıl güncel olanı ben Kapadokya’ dan  bir çömlekçiden martılar aldım kendime. İrili ufaklı, mavi beyazlı kilden yapılmış martılar. Çok hoş görünüyorlar.

 Balon turum gerçekleşti ya, artık balonları çıkartmam gerekiyor duvardan. Eee, doğa nasıl boşluğu sevmez doldurursa biz de aynen balonları çıkarır martıları asarız duvara. Belki henüz martılarla ilgili bir etkinlik söz konusu olmasa da ben onlar gibi hep denize yakın olmak niyetiyle asacağım duvara. Bu benim niyetim tabii. Yine de hayırlısının olmasıdır dileğim.