Hata yaparız öğrencilerimiz ya da biz. O an, nefretle bakarız bir birimize. Bizi bu meslekten tiksindiren öğrencilerle karşılaşırken, bu mesleği iyi ki seçmişim dedirten öğrencilerimizde vardır hayatımızda. Bunu unuturuz. Yapılan hatalar, yeni şeyler öğrenmek için bir fırsattır.  Diye düşünürken, sadece kulaklarda tınısı kalan bir cümle olduğunu anlarız sonra.

Sabrın,  büyük bir erdem olduğunun farkına varmalıyız. Sabırlı hareketlerimiz, bu mesleği bir kez daha sevmenize neden olacaktır. Yaşanılan olayların neticesinde,  elde ettiğiniz geri dönütler, muhakkak ortaya başarılar çıkaracaktır. Çoğu kişide olaylara olumsuz bakmak huy olmuş. Bazılarımızda ise kibrin ötesinde, adını koyamadığım bir hale bürünmüş. Eleştirel düşünmeyi de yanlış anlamışız; üretmeden üreteni eleştiririz, yazmadan yazanı, oynamadan oynayanı, okumadan okuyanı. Hiç alanımız olmayan konularda bile eleştiririz ha eleştiririz.  Çoğu zaman bunları da saygıyla karşılamalıyız ama aşırıya kaçanlar için ne diyelim, Allah onları da ıslah etsin.

Sevdiğimiz insanı öldürmek için yaratılmışız sanki. Diğer dünyanın var olduğuna,  inanmayan insanlar gibi hayatı yaşıyoruz, insani duygularımız ölmüş. Paramızı çoğaltmanın peşine düşmüşüz. Zenginleşmenin aslında gönül coğrafyasının artması demek olduğunu çoktan unutmuşuz. Sabrederek olaylara bakmak ve değerlendirmek gerekir. Zengini de, fakiri de, yaramazı da, uysalı da, hırlıyı da, hırsızı da dinlemeliyiz. Kalbin derinliklerini en iyi anlatan müzik gibi dinlemeliyiz,  yani sabırla.