Ekrem İmamoğlu ve Canan Kaftancıoğlu, Karslı gazetecilerin düzenlediği Kars’a özgü yöresel kaz ziyafetine katıldı.

Görüntülere bakıyoruz:

Koskocaman bir masa... Hafif şatafat çağrışımlı bir ortam... İkramlarda cimriliğe kaçılmayan bir yaklaşım...

Kaz ziyafetinin, tesettürün cipin, şarabın falan... Tam ortasından sesleniyorum

ORTADAN SESLENİŞ:

Bu ziyafeti AK Parti’ye yakın gazeteciler düzenleseydi, katılanlar da AK Partili siyasiler olsaydı... Kimler “Millet aç, millet aç” diye ortalığı velveleye verirdi? Bunu bir düşünelim. Ama elimizi vicdanımıza koyarak...

*

Bu arada Melih Gökçek de boş durmadı tabii...

Ziyafet fotoğraflarını ve videolarını bir zehir hafiye titizliğiyle inceleme altına aldı.

Ve incelemesinin sonucunu açıkladı:

“İmamoğlu’nun önünde şarap var! Kaftancıoğlu’nun önünde rakı var!”

Kaz ziyafetinin, tesettürün cipin, şarabın falan... Tam ortasından sesleniyorum

ORTADAN SESLENİŞ:

Sana ne kardeşim, sana ne? İster şarap içerler, ister su... Nedir derdin senin? Bırak şu şarap marap zabitliğini de... İnsanlar hem oldukları gibi görünsünler, hem de göründükleri gibi olsunlar. Karışma milletin yediğine, içtiğine!�

*

Fakat o da ne!

Ziyafeti düzenleyen Karslı gazetecilerden biri, Gökçek’in bu yaklaşımı üzerine şöyle bir açıklama yaptı:

“İmamoğlu şarap, Kaftancıoğlu da rakı içmedi. Su içtiler!”

Melih Gökçek ise bunun üzerine...

“Yeme bizi! Bal gibi de şarap içmiş İmamoğlu” falan diye olayın üstüne üstüne gitmeye devam etti.

*

ORTADAN  SESLENİŞ:

Ne gerek var “Şarap içmediler, su içtiler” diye açıklama yapmaya? “Sana ne” desene... Bak, “Sana ne” demediğin için Melih Gökçek tatava yapmaya devam edecek fırsatı buluyor, bulabiliyor. Tatava ancak sihirli mi sihirli “Sana ne” yaklaşımıyla son bulur.

*

Son durum şu:

“İmamoğlu şarap içti mi, içmedi mi” geyiği devam ediyor. Tam gaz!

Bu arada bir de “muhafazakâr şatafat” tartışmasına gönderme yapan muhafazakârlar...

“Aha! Bu da seküler şatafat!” diyerek tatlı tatlı rövanşlarını alıyorlar.

*

ORTADAN SESLENİŞ:

Alırlar tabii... Siz başörtünün hafif üzerine çekilmiş azıcık pahalı gibi görünen her güneş gözlüğünü gördüğünüzde “Millet aç aç” diye yaygara yaparsanız... Muhafazakârlar da sizin azıcık şaşaalı gibi görünen sofralarınız üzerinden “seküler şatafat” geyiği çevirirler. Ne o? Yoksa “Muhafazakârlara hiç yakışmıyor ama sekülerlere pek bir yaraşıyor, zaten onlara ne giyseler yakışır” diye mi düşünüyorsunuz?

Kaz ziyafetinin, tesettürün cipin, şarabın falan... Tam ortasından sesleniyorum

HAH! İŞTE BU AFİŞLER OLMUŞ

KÜÇÜKÇEKMECE Belediyesi’nin kadına şiddet konulu afişlerini beğenmemiştim. “Böyle olmaz ama nasıl olacağını ben de bilmiyorum” demiştim.

Meğer nasıl olacağını gösteren afişleri İzmit Belediyesi hazırlamış.

Çok beğendim. Çok etkilendim. Çok sevdim.

Teşekkürler İzmit Belediyesi.

İMAMOĞLU İLE ŞENGÖR EKRANDA TARTIŞMALI

İSTANBUL Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu diyor ki:

“Kanal İstanbul cinayettir. İklim değişikliğine yol açar. Deprem açısından riskli”.

*

Jeoloji biliminin önde gelen isimlerinden Celal Şengör Hoca da diyor ki:

“Kanal İstanbul doğru projedir. Sorun olmaz. Deprem açısından da bir risk taşımaz”.

*

Ekranda tartışsalar keşke...

Hakiki ve kuvvetli bir tartışma olur.

EN HAYIRLI VETO

CUMHURBAŞKANI Erdoğan’ın en önemli özelliklerinden biri:

Şaşırtmak.

*

İşte bakın: Kendi partisinin milletvekillerinin aldığı kararı, “şak” diye veto ederek başta kendi partisi olmak üzere herkesi şaşırttı. 

Termik santralların bacalarının 2.5 yıl daha filtresiz olma kararı, Cumhurbaşkanı’ndan döndü.

*

Ben muhalefetin yerinde olsam...

“Teşekkürler Cumhurbaşkanı” derim.

Kaynak: http://www.hurriyet.com.tr/yazarlar/ahmet-hakan/kaz-ziyafetinin-tesetturun-cipin-sarabin-falan-tam-ortasindan-sesleniyorum-41387903