HUZURUN KOKUSU

En son ne zaman bir kitabın sayfaları içinde kayboldunuz? En son ne zaman

sayfaların kokusunu hissettiniz?

Bu sorulara verilecek yanıtları hatırlamıyorsanız eğer, çok uzun zaman olmuş

demektir. Hemen cevap verebiliyorsanız, kendinizi mutlu hissedebilirsiniz. Huzurun rengi

mavidir ya hani, işte kokusu da kitaptır. Kitabın sayfalarını her çevirdiğinizde duyduğunuz

o koku huzurun ta kendisidir.

Kendimi bildim bileli, kitap okuyorum. Öyle birilerinin yönlendirmesi ya da teşvik

etmesiyle de değil. Beni bir şeylere yöneltecek birileri olmadı çoğu zaman. En son

ilkokulda bir kütüphaneye üye olmuştum ve yıllarca da o kütüphaneden faydalandım.

Önce ansiklopedilerde araştırmalar yaparken, ilgimi çeken birçok kitap olduğunu fark

ettim ve birini okumak için alırken, aklım hep diğerinde kaldı. Şuanda bile hâlâ çantamda

kitabım olmadan dışarı çıkmayan bir yapıya sahibim. İş yerimde ayrı, evimde ayrı ve

çantamda ayrı olmak üzere üç kitap birden okuyorum. İlginçtir ki; hiçbiri de birbirine

karışmıyor.

Kitap okumayı sevmeyen çok sayıda insan biliyorum. Ama mutlaka herkesin

içinde kaybolacağı bir kitap vardır. Sadece o kitap henüz karşınıza çıkmamıştır. Bir kitabı

tümüyle ele almasak bile, içindeki tek bir cümlede kendinizi bulacağınız, sizi anlattığını

düşündüğünüz ya da o anki hislerinize tercüman olan kelimeler bulabilirsiniz. Bundan

eminim, çünkü yaşayarak öğrendim.

Çocuklarınız sizi taklit eder. Ne kadar onlara neler yapmasını ve yapmamasını

söylerseniz söyleyin, zamanla size benzerler ve sizin özelliklerinizi birer birer alırlar.

Elinizde kitap gören çocuğunuzu kitap okumaya teşvik etmek zorunda kalmazsınız.

Çocukluktan başlar bazı şeyler ve ben kitap okuma alışkanlığının da çocukluktan

başladığına inanıyorum.

Kütüphane Haftası için kendime özel bir şey yapmak istedim ve geçtiğimiz gün

gidip, bulunduğum yerdeki kütüphaneye üye oldum. Kitapların arasında ve o huzur veren

kokunun içinde kaybolmanın tadı inanın tarifi imkânsız bir duygu. Her türden kitap, her

türden duygu rafların arasına o kadar güzel konulmuş ki, ne aradığınızı bilmediğinizde

rafların arasında kaybolup, gidebilirsiniz. Çocuklar için özel ayrı bir bölüm, emziren

anneler için emzirme odaları ve kendi başınıza ya da çocuğunuzla birlikte oturup, huzur

içinde kitap okuyabileceğiniz çok güzel alanlar var. Sıcak ve huzur dolu bir ortam, sizi içine

öyle bir alıyor ki, çıkmak istemiyorsunuz.

Bir kitabın sayfalarındaki o huzurun kokusunu alın derim. Onunla bir bütün olun.

Bir sonraki sayfaya geçerken ne demek istediğimi anlayacaksınız. Tam olarak size hitap

etmeyen bir kitapla karşı karşıya geldiğinizde, yine de okuyun. Sizin tarzınızda bir kitap

bulana dek, elinize geçen her kitabı okuyun. Okuyun ki, kitaplar arasındaki ayrımı, size

hitap eden kitap türünü ve huzuru hangi kitabın sayfalarında bulacağınızı rahatça

öğrenin.

Hani her zaman, her yazımızın sonunda gökyüzüne bakıp gülümsüyor ve belki de

birbirimize gülümsemişizdir diye sonlandırıyoruz ya, bugün de aynını yapalım. Ama tek bir

farkla, elimize bizi kapağından, adından, konusundan ya da ufacık bir cümlesinden etki

altında bırakacağına inandığımız bir kitabı alalım ve hep birlikte ilk sayfasını okuyalım. Bir

sonraki sayfaya geçmeden, huzurun kokusunu içimize derin derin çekelim ve engin

maviye bu kez yeni kelimeleri raks ettirerek bakalım. Kocaman gülümseyelim yine,

kim bilir belki de birbirimize gülümsemişizdir yine.

Hoşça, dostça, sevgiyle kalın...                         

                                                                                    Emine ÖZEL SUMMAK