Adıyaman İl Milli Eğitim Müdürlüğüne bağlı resmi anasınıfları, anaokulları, ilkokul, ortaokul ve liselerde öğrenim gören öğrencilerin velilerine yönelik, okuyan, düşünen, yorumlayan, eleştiren, medeniyetin kültürel mirasını değerlendiren, kültürün söz ve yazı varlığını geliştiren, zenginleştiren ve yaygınlaştıran geleceğin kültür elçileri olmak için çaba harcayan, okumayı bir yaşam biçimi haline getiren, çevresiyle kültürel zeminde yeni bağlar kuran bireyler olmasını sağlamak ve onların bilimsel, sosyal, kültürel, sanatsal, edebi ve meslekî gelişimlerine çok yönlü yönlendirilmelerine katkıda bulunmak amacıyla yapılan projeye merkez ve merkeze bağlı okullarda gönüllü olarak 14 bin 417 öğrenci velisi katıldı.
Adıyaman Tpao Konferans Salonu’nda gerçekleştirilen törene Milli Eğitim Müdürü Seyfi Özkan, Belediye Başkan Yardımcısı, Milli Eğitim Müdür Yardımcıları, yazar Sait Çamlıca, Şube Müdürleri, Okul Müdürleri, Öğretmenler, Veliler ve Öğrenciler katıldı.
Yapılan törende açılış konuşmasını yapan Milli Eğitim Müdürü Seyfi Özkan, velilere duyarlılıklarından dolayı teşekkür ederek, başladığı konuşmasında, eğitimin sadece okullarda verilmeyeceğini, tüm sorumluluğu öğretmenlere yükleyerek başarılı öğrenci sahibi olmanın imkansız olduğunu, eğitimin bir ekip işi olduğunu belirtti.
Toplum olarak fazla kitap okuma alışkanlığının olmadığını belirten Özkan, Maalesef yok. Bakacak olursanız gelişmiş ülkelere gelişmişliğin temelinde fazla okumak vardır. Ülkelerin gelişmişlikleri kitap okumalarıyla orantılıdır. Bizler çok kitap okumalıyız ki geleceğimizin teminatı olan bu yavrularımızda çok kitap okuya. Yapmış olduğumuz bu projeyle bir nebze de olda siz değerli velilerimizi kitap okumaya teşvik ederek sizlere kitap okuma alışkanlığı kazandırarak ve bu bilinci yavrularımıza aktarmanız. Yaptığımız bu projede velilerimiz olarak göstermiş olduğunuz bu yoğun ilgiden ve katılımlarınızdan dolayı sizlere teşekkür ediyorum.Yoğun ilgi göstermiş olduğunuz bu projede öğrencilerimizle birlikte siz değerli velilerimizin de başarılı olmasının gururunu yaşamaktayız dedi.
Öğrenci velisi Pınar Özsayın da kitap okumanın önemine değinerek, Öncelikle bu etkinliği düzenleyerek bizleri okumaya teşvik eden ilgililere teşekkürlerimi iletmek isterim. Okulumuz Yönetici ve Öğretmenlerine de seçmiş oldukları kitaptan dolayı ayrıca tebrik etmek istiyorum. Kitap okumanın önemini vurgulaması açısından isabetli bir seçim olmuş. Önerilen kitabın konusunun çocuk eğitimiyle ilgili olması biz veliler için yerinde bir karar olarak değerlendiriyorum. İyi bir nesil yetiştirmek istiyorsak çocuklarımıza güzel örnek olmamız gerekiyor. Güzel örnek olmak için de bol bol kitap okumak gerekir. Çocuklarımız bizim aynamızdır. Onlara ne verirsek bize onu yansıtırlar. Bu nedenle bizler sürekli kendimizi geliştirmeliyiz. Bunda okumanın rolü çok büyüktür. Şüphesiz dinimizin ilk emrinin oku olması tesadüf değildir.İlim öğrenmek kadın erkek herkese farzdır. İlim Çin´de bile olsa gidiniz. Beşikten mezara kadar ilim öğreniniz. Hadisi şerifleri de okumanın önemine vurgu yapmaktadır. Bir millet, eğitim kalitesini yükseltmek istiyorsa kitap okumaya önem vermelidir. dedi.
Yazar Sait Çamlıca da kendisinin de bir öğretmen olduğunu ve öğretmen olmanın önemine ve ayrıcalıklarına değinerek, şunları kaydetti:
Kitap okumayı çok seviyorum. Üniversite yıllarım ve askerlik sürecim genelde kitap okuyarak geçti. İş hayatında da okuma alışkanlığımın çok faydasını gördüm. Özel sektörde çalıştığım dönemlerde öğrenci, öğretmen ve veli seminerleri vermeye başladım. 2008 yılından itibaren İstanbul merkezli olmak üzere Anadolunun birçok şehrinde ve Avrupa’da gurbetçilere eğitim semineri vermeye çalışıyorum. Paylaşmak beni rahatlatıyor. Onlar dinlemeye devam ettikçe ben konuşmaya devam edeceğim. Kitap insanı, insan dünyayı değiştirir sözünü kendime rehber edindim. Anne-babamdan bana kalmış en güzel miraslardan bir tanesi de okuma alışkanlığıdır. İnsani esaretinin temel nedeninin cehalet olduğuna inandığım için okumaya ve okutmaya devam edeceğim, esaret zincirleri kırılıncaya kadar. Ben hem okuyorum hem yazıyorum hem de konuşuyorum. Yazdıklarım okunmaya devam ettikçe ben yazmaya devam edeceğim. Ben konuşurken kitleler dinlemeye devam ettikçe ben konuşmaya devam edeceğim. Okunmaktan vazgeçildiğim zaman yazmaya, dinlenmekten vazgeçildiğim zaman konuşmaya ara veririm. Ama asla okumaya ara vermem. Çünkü beni kimse esir alamaz. Okumak özgürlüktür. Okumanın mutluluğunu ve özgürlüğünü yaşamayı seven insanlarla sohbet etmekten keyif alıyorum.
Program sonunda başarılı velilere plaket verilmesinden sonra toplu halde çekilen fotoğraf ile son buldu.
Kaynak : PHA
