Arınç, bir dizi ziyaret için geldiği Adıyaman’da Adıyaman Barosunun düzenlediği yeni avukatlara yemin törenine katıldı.

Burada bir konuşma yapan Arınç, Avukatlık yaparken hukuk noktasında, fikir ve düşünce özgürlüğü noktasında, insanların mağdur olmama noktasında çalışmak gerektiğini söyledi.

Eskiden Türk Ceza Kunununun 163. Maddesinin olduğunu belirten Arınç, “163-1-2-3-4 -5 fıkralı 1 yıldan 5 yıla kadar ağır hapis cezası veriyorlardı. Devletin temel nizamlarını layıkla aykırı olarak dini esaslara göre uydurmak veya dini amaçlı propaganda yapmak veya örgüt kurmak. Bu suçla herkes için bu kadar kolay yapılabiliyordu ki, mahkemelerimiz o kadar acımasız kararlar veriyorlardı ki, ben avukat ruhsatımı aldığım gün, 163 ile ilgili davalara bedava gireceğim. Bu davaları savunacağım demiştim. 22 sene sonra avukatlığı bıraktığımda o madde 1991 yılında kaldı. Rahmetli Özal’ın faydalı işlerinden birisidir” diye konuştu.

Kendisinin bu maddeden 51 tane davayı savunduğunu anlatan Arınç, konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Bunların içinde bazen İstanbul’a gittiğim de Ali Rıza Demircan hocayı görürsem ‘vay benim avukatım’ diye seslenir. Başka hocalarımız da böyle. Kim dine ait bir şey konuşuyorsa 163’ten otomatikman suçlanır ve ceza yerdi. Bu mağdurlardan bir tanesi de benim. 1985 yılında refah gecesinde bir konuşma yapmıştım. 1,5 saatlik bir konuşmada sadece 1,5 kelimelik bir cümleyi aldılar 163’ten bana 5 sene ceza verdiler. Acıdılar altıda birini indirdiler. 4 sene 2 ay, o zaman sürgün cezası da vardı. Bir yıl 3 ay da sürgün cezası verdiler. İnşallah hakkın hakimiyetini göreceğim dediğim için. O günden bu yana artık bu ceza maddeleri yok. Onun benzerleri de yok. Bu sözü söyleyen insana teşekkür ediliyor. Ama 30 sene evvel bundan dolayı 5 yıl ceza alanlardan birisiyim. Şimdi başka yollarla suçlamalarla insanlar mağdur edilebiliyor. Avukatlara düşen görevlerden bir tanesi günlük nafakalarını çıkarmanın yanında ama mağdurların haklarını bizzat savunmak mecburiyetindeyiz. Hak ve hukuk noktasında insanlar kendilerini yalnız hissetmemeliler”

Arınç, şöyle devam etti:

“Hukuk adalet haklar bizim için çok önemli. Son yıllarda çok güzel adalet sarayları yaptık, buda onlardan bir tanesi. Daha büyük ve görkemli olanları var. Ben hükümetin bünyesinde olmama rağmen çoğu zaman eleştiri getiririm bazı konularda. Adaletin sarayını yaptık da sıra adalete geldi derim. Adalette halen eksiklerimiz var. Adalet duygusu, adaletin bütün ülkede yaygın olması, herkes için olması , adeta bir kutup yıldızı gibi yolunu kaybeden herkesin yolunu göstermesi, bizim aslında görevimiz. Biz adaletle hükmetmek için varız. Yeni avukat arkadaşlarımız çok önemli görev yapacaklar. O da savunma görevi, savunma görevi, adaletteki yargı sisteminin 3 ayağından bir tanesi. Savunma görevi yaparken de mutlaka aldığımız davaların, en azından haklı olması noktasında bizi bir kalbi itminan vermesi lazım. Yani kalbimizin söylemesi ve bunu yerine getirmemiz lazım. İnşallah hakimlere, savcılara da yardımcı olabilmek için savunduğumuz insanlara hukuki katkı sağlamak için, adaletin tecellisine yardımcı olabilmek için, bizim mutlaka avukatlık görevini çok iyi yapmamız lazım” 

PHA

Editör: Adıyaman Haber