Başta Yaşadığımız coğrafya da olmak üzere kan ve göz yaşı dinmiyor, Rojava, Suriye, Mısır, Irak başta olmak üzere, Nijerya, Arakan, Somali, Filistin`de

 
Ne yazık ki acımasızca birbirlerine saldırıyorlar ve çoluk çocuk demeden her türlü silahı ( kimyasal silah dahil) kullanmaktan çekinmiyorlar, milyonlarca insan yerinden yurdundan edildi, sayısını bilemediğimiz belkide yüz binlerce ölüm, daha 2-3 gün önce 30-40 bin kürdün  yerinden yurdundan göç ettirilerek kuzey ırak sınırına akın ettiği medyaya yansıdı, 1 gün önce Suriye de kimyasal silah kullanıldı 1300 ?ölü sayısız yaralı, Mısırdaki olaylar hepimizin malumu
 
 
Tarihi olaylar tekrar  bize gösterdi ki demokrasinin, insan haklarının, özgürlüğün kalesi diye bize uzun yıllardır yutturulan başta Avrupa ülkeleri olmak üzere ABD in bu coğrafyaya sadece reel-politiğin, ayrıca mebzul miktarda diğer İslam  ülkelerinde insan olmanın gereklerini bir tarafa bırakarak ulusal menfaatlerinin arkasına sığınmakta olduğunu her zaman olduğu gibi içimiz acıyarak, insanlığımızdan utanarak seyretmekteyiz 
 
Üzülerek müşahede ediyoruz ki ülkemizde de reel politiğin, ülkenin menfaatine göre hareket edilmesi gerektiğini salık veren kalemşörlere rastlıyoruz,
 
 
Bizler defalarca seyrettik onları, Dersim olaylarında Alevilere yapılanları, Halepçede Kürtlere, 
 
Afganistan`da ,
Irakta Araplara, Sünnilere, Şiilere, Kürtlere ( burada bizzat kendileri katliam yaptılar)  Saraybosna da Boşnaklara ( Hollandalı askerlerin gözü önünde )
 
 Bulgaristan da , Yunanistan da Türklere yapılan zulümlere sessiz kaldılar, tüm olup bitenlerden sonrada bir umut vaat etmediklerini düşünüyoruz
 
Bu coğrafyada yaşayan başta aydın geçinen entelektüel kesimin, siyaset erbabının, dili, dini rengi, ırkı, ideolojisi,  partisi ne olursa olsun  hemen herkesin, Sorumluluk mevkisinde olanların başta olmak üzere şapkasını önüne koyup öteki diye tanımladığı kişiyi suçlamadan önce öz eleştiri yapması gerekir 
 
Çocuklarımız için iyi bir gelecek, insanlık onuru için, insan olmanın gereği olarak herkesin diline, dinine, ırkına, cinsiyetine, yaşam tarzlarına saygı gösterilerek hakça paylaşım içinde, hukuk sınırları içerisinde birliktelik ruhunu tesis etmek zorundayız
 
Bu birlikteliğin kodları kendi kadim öğretimizin  içinde zaten mevcuttur
 
Şunun iyi bilinmesi lazım yapılan bu zülme sessiz kalmak zalimlere ortak olmak anlamına gelir,Reelpolitikten önce İnsanız,
 
Mazlumun, Mağdurun, Dili,Dini,Etnik kökeni sorulmaz herkese eşit mesafede olmak zorundayız
 
Zaman zaman müşahade ediyoruz ve taktir ediyoruz Ülkemizden Afrikanın ve Dünyanın Bilumum Ülkelerine Hem sağlı hem insani yardım yapılıyor
Yanı başımızdaki kardeşlerimize Ümmetin yetim çocuklarına aynı hassasiyetin gösterilmediği dile get1iriliyor ve hatta hiç yardım yapılmadığı söyleniyor, eğer böyleyse çok acı
 
Yeniden Beyaz bir sayfa açıp düşünme zaman İnsanı önceleyen Düşünsel yapıyı kurmak zorundayız, yoksa masum çocukların,ezilmiş, mağdur edilmiş haksızlığa uğramış dili, dini, etnik kökeni  ,coğrafyası ne olursa olsun insanların elleri yakamızda
 
22.08.2013
ADIYAMAN TABİP ODASI
YÖNETİM KURULU
Editör: Adıyaman Haber