Tokur, yaptığı açıklamada, çalışanların sorunlarına çözüm beklerken, sürekli müjdeler verip oyalamak, ortaya somut bir şeyler koymamak gibi bir anlayışın günü kurtaran bir gelenek halini aldığını savundu.
Başta yıpranma payı olmak üzere özlük haklarında iyileştirilmelerin yapılacağının yıllardır sadece söylendiğini aktaran Tokur, "Söylenmeye de devam etmektedir. 
Siyasilerimizinkamuoyuna müjde olarak sunduğu bu tür açıklamaları sürekli yaparken icraatın gereğini ise bir türlü ortaya koymamaları düşündürücüdür. 5 yıldır sürekliolarak yıpranma payı müjdesi verilmektedir ama ortaya çıkan somut bir adım yoktur. “Tasarı hazır”, “çalışıyoruz” gibi ifadelerle süreç devam ettirilmektedir. Cezaevlerinde görev yapan gardiyanlar KHK ile yıpranma payına bir günde kavuşurken, sağlık çalışanları 5 yıldır müjdelerle oyalanmaktadır. “Tasarı hazır”, “taslak yolda” gibi ifadelerle büyük bir beklenti oluşturulmakta fakat aradan biraz süre geçtikten sonra yine hayal kırıklığı ve hüsran yaşanmaktadır. Artık her 14 Mart Tıp Bayramı, yerine getirilmeyen ve bir sene sonraki tıp bayramında tekrar edilen müjdelerin verildiği bir tarihe dönüştürülmüştür.  Çalışanlar müjde duymaktan usanmış, sözlere doymuştur"dedi.
Sağlık çalışanlarının artık söz duymaktan yorulduğunu kaydeden Tokur, şöyle devam etti:
"Müjdeler dinlemekten sıkılmıştır.  Herkes icraat görmek istemektedir. Türk Sağlık Sen ailesi olarak bizler, sağlık çalışanlarının bu beklentisinin karşılanması adına hazırlanan bir tasarı var ise bir an önce kamuoyu ile paylaşılmasını ve sosyal taraflar ile en kısa sürede istişare edilerek yasalaşmasını istiyoruz. Sayın Sağlık Bakanımızın iyi niyetli açıklamalarını görüyoruz lakinartık sözün yerini kanun maddelerinin aldığını görmek istiyoruz.  Lafla peynir gemisi yürümüyor, kuru lafla karın doyurmuyordur. 
Bu nedenleyaklaşık 2 hafta öncesinden ilan ediyoruz; 14 Mart’ta yıpranma payı müjdesini değil, yıpranma payı ve diğer özlük haklarındaki iyileştirmelerin ete kemiğe bürünerek TBMM’den geçtiği bir icraat bekliyoruz"
Kaynak : PHA
Kaynak: pha