Ulubey, ülke ve Adıyaman gündemine dair yaptığı yazılı açıklamada, bugünlerde hızla yayılan koronovirüs salgınına değindi.

Pandeminin yarattığı ekonomik, sosyolojik ve sağlık açısından olumsuzlukları anlatan Ulubey, şunları dile getirdi:

"Koronavirüs belası dünyayı ve ülkemizi baskı altında tutmaya devam ediyor. Yaşam tarzımız, alışkanlıklarımız her ne kadar değişti desek de , bu değişimi kabul etmeyip hala direnen ,aldırış etmeyen, nasılsa bana bir şey olmaz diyen vatandaşlarımız da var. Bakınız, ne dünyaca ünlü sağlık laboratuvarlarının ne de tıp fakültelerinin ve bilim merkezlerinin aylardır hummalı çalışmaları şu ana kadar bizlere umut vermedi. Aşı çalışmalarının sonuç vermediği gerçeğini bilim insanları da yer yer itiraf ediyor. Ülkemiz zordayken, insanlar gittikçe yoksullaşıyorsa alım gücü düşmüşse, aş , iş yoksa, gerçi TÜİK'in açıkladığı enflasyon rakamına göre her şey yolunda, düşüş var.

Döviz ve altın fiyatı tırmanıyor, siz eskiden hiç olmazsa bir çeyrek altın alıp eşinizin, dostunuzun sünnet düğününe ya da yeni doğmuş bebek görmesine götürebiliyordunuz ,Peki şimdi öyle mi ? Bu soruya vereceğiniz samimi cevap ülkede ekonominin geldiği noktanın ta kendisidir,ekonominin geldiği noktanın çıplak gerçeğidir. Tarımın çökme noktasında olduğunu geçmiş makalelerimde de çok vurguladım. Hayvancılık öyle!...Türkiye tarımda ithalata bağımlı bir ülke oldu. Sadece tarım mı ithalata bağlı dediğinizi duyar gibiyim!..Sanayi sektöründe, imalat sanayi vs.

Genç işsizlik ayyuka çıkmış, bir buçuk milyondan fazla üniversite bitirmiş genç işsiz ve umutsuz bırakılmış.Diğer yandan da korona salgını ile birlikte sosyo ekonomik bunalımlar da büyümekte, intihar-cinayet vakaları artırmış....Kadın cinayetleri İstanbul Sözleşmesi tartışmaları başını almış gidiyor.Hal böyleyken bir de pandemi vuruyor , hala korkutmaya devam ediyor.Dün Malatya, Adıyaman ve çevre illerde hissedilen deprem gerçeğini de unuttuk. Ülkemizin deprem fay hattında olması, bu konuda hala tedbirsizliğimiz devam ediyor. Hiç bir şeyden ders almadığımızı görüyorum.

"Kamu hastaneleri dolmuş durumda"

Ulubey, Türkiye'de günlük vaka sayısının bin civarında olduğu açıklandığını belirterek, "Diğer taraftan belirli çevrelerce gerçek rakamların gizlendiğine ilişkin açıklamalar da yok değil.Kamu Hastaneleri dolmuş durumda, doluluk oranındaki çelişkiler.Şehir hastanelerine para aktarılırken,tıbbi malzemelerinin borcunu ödeyemez durumda olduğu iddialarına açıklık getirilmelidir. Kamu hastaneleri güçlendirilmelidir.Bu belirsizlikler devam ederken, normalleşelim derken ülkem insanında gördüğüm tablo hiç iç açıcı değil."ifadelerini kullandı.

1 Ağustos itibarıyla, dünyada korona vaka sayısı 18 milyonu, can kaybı ise 669 bini aştığı bilindiğini kaydeden Ulubey, bayramdaki görüntüler, asker uğurlarken maske takmayanlar, düğün alayı ve halayları, sahillerdeki o görüntülerden üzüntü duyduğunu söyledi.

Ulubey, birilerinin mutlu olması, birilerinin tatil yapmasının çok güzel olduğunu belirterek, bir başkasının hayatını riske atmaya sebep olmayı düşünmek gerektiğini belirtti.

"İllaki yasak mı gelmeli"

Vatandaşların da dikkat etmesi ve gerekli kurallara uyması gerektiğini savunan Ulubey,

şöyle devam etti:

"Üzülerek söylüyorum karşınızdaki kişinin Kovid-19 şüpheli olarak düşünmelisiniz ve ona göre hareket edip kendinizi korumalısınız, kendinizi izole etmelisiniz. Sosyal mesafe dikkat etmelisiniz.
Sağlık Bakanı Dr. Sn. Fahrettin Koca'nın çekincelerini hatırlatmakta fayda var

Bayram kutlamalarında, tatil yerlerinde, salgın faktörü ne yazık ki yeterince dikkate alınmadı. Daha önce, bazı illerle sınırlı olan vaka artışlarının önümüzdeki günlerde ülke geneline yayılmasından endişe duyuyoruz. Tedbirde güç birliğine ihtiyacımız var, hepimiz birbirimize karşı sorumluyuz diyor Sn. Bakan. Bilim adamlarının bu konudaki endişeleri her geçen gün artmaktadır ama insanlarımızın da duyarsızlığı bir o kadar artmaktadır.

Tatilden dönenler kendilerini izole etmeliler. Öyle görülüyor ki, kısıtlamalar ve yasaklamalar kapıda.
Duyarlı bir vatandaş olarak bir kez daha önemle vurgulamak istiyorum, aman dikkat. Normalleşelim derken anormalleşiyoruz, salgın tedbirlerine lütfen uyunuz."

 

 

Kaynak : PHA
Kaynak: pha