“İshale hattı tamamen yenilenecek”

Başkan Kılınç, yaptığı açıklamada, içme suyu ve tarımsal alanda kullanma suyu kullanımına yönelik vatandaşları uyardı.
Türkiye genelinde su kaynaklarının az olduğuna dikkat çeken Kılınç, “Maalesef Türkiye olarak su zengini bir ülke değiliz. Bugün de dolaştık derelerimizde çok az su akıyor. Özellikle içme suyunun ne kadar kıymetli olduğunu gittikçe azaldığını belirtmek isterim. Su tasarrufuyla ilgili ciddi bir çalışma yapmamız lazım. Eninde sonunda bir damla suyun çok kıymetli olacağını bilinçaltımıza yerleştirmemiz lazım. Bahçe sulamasıyla ilgili tarım sulamasının bir kısmı buraya gidiyor. Bilinçsiz sulamaya giriyor. Aşırı israfa karşı da ciddi tedbirler almamız lazım.

Belki de önümüzdeki yıllar su savaşı yılları olacaktır. Geldiğimiz günden beri mücadele ediyoruz. Geçenlerde ihalesi yapıldı sözleşmesi yapıldı. İshale hattı tamamen yenilenecek. Bunları yapmak yetmez, bu suyu tasarruflu kullanmamız gerek.” dedi.

“Biz geldiğimizde dereden kanalizasyon akıyordu”

Haşere çalışmaları için ise sivrisineklerin larva dönemi denilen şubat mart aylarında ilaçlama yapıldığını aktaran Kılınç, şu ifadelere yer verdi:
“Şu an bir takım böcekler dolaşıyor onlar Hatay'dan salgın şeklinde gelen böcek türü. Bunlara ilaçlama  yapamıyoruz. Bunlara tarım ilacı kullanmak lazım. Tarım ilacı da yasak ama doğal bir şekilde kendiliğinden yok oluyorlar.
Eskiden İş-Kur'dan 300-350 kişi gelirdi. Park, bahçeler, temizlik için. Şimdi hiçbirini yapamıyoruz. Bütçe de yeni personel alma konusunda bizi zorluyor. Biz bu yıl 50-60 bine yakın çalı grubuyla birlikte ağaç diktik ancak yetmez, mahalle bahçeleri konusunda da çalışmalarımız var. Biz geldiğimizde dereden kanalizasyon akıyordu. Biz o kanalizasyonları yer altına aldık.
Üstü millet bahçesi olacak şekilde de çalışmalara başlandı aralık ayında bitecek. Orada spor sahaları, tenis kortu, voleybol, basketbol, koşu, millet kıraathanesi, su deposu, çocuk oyun alanları olacak. Semt sahalarını yaparken özellikle mahallede oturan bayan kardeşlerimizin kullanabileceği yürüyüş yolları da yapalım dedik. Bu şekilde dizayn etmeye çalışıyoruz. Şehrin girişlerindeki refüjler bize ait değil ama biz oraya da şehir güzelleşsin diye ağaç diktik. Daha çok yeşillendirmek lazım.” 

“Vatandaşlarımıza yakın mesafede yürümelerini tavsiye ediyorum”

“Vekillerimize teşekkür ederim biz ne dediysek yaptılar” diyen Kılınç, “Ulaştırma Bakanı'mızdan da hastane yolu için battı-çıktı sözü aldık. Atatürk Bulvarı asfalt noktasında biraz sıkıntılı. Ana bulvardaki asfalt yapılacak. Karayollarından sözünü aldık. Akıllı sinyalizasyon da yapılacak. Ana bulvarı rahatlatmak için de çalışmalarımız var. Üniversitenin üst kısmından küçük sanayiye bağlantıyı sağlamıştık. Devamı da sağlanırsa oranın sıkıntısını alır. Bunlar yeterli değil. Yeni yapılan yollarda bisiklet yolu olması için de çalışmalarımız var. Hem toplu taşımaya hem spor anlamında bisiklet yoluna yaya yoluna önem veriyoruz. Araç karbondioksit emülsiyonunun arttırıyor, havayı kirletiyor. Vatandaşlarımıza yakın mesafede yürümelerini tavsiye ediyorum ama şehir içinde çok yürüyüş yolumuz yok.” şeklinde ifade etti. 

 “Projelerimiz bitmek üzere, yeni projeler peşindeyiz”

Adıyaman'da yeraltı şebekelerinin tamamının değişmesi gerektiğin dikkat çeken Kılınç, şöyle devam etti:

“Daha önceki sel baskınlarının büyük sebebi de bu. Bu konuda çalışmalarımız oldu ama yetmiyor. Bizim şu an Avrupa Hibe Projesi adı altında bir başvurumuz var. Yaklaşık 21 milyon 300 bin euro . Bu sadece içme suyu şebekelerinin değişmesi için. Bununla birlikte onay aşamasında olan yağmur sularının kanalizasyondan ayrılabilmesi için de çalışmalarımız var. Çalışma yapıldıktan sonra hemen asfalt yapılamıyor. Üzerinden 1 yıl geçmezse yapılan asfaltlar çöküyor. Yama konusunda sıkıntılarımız var. Kendimize ait bir asfalt plentimiz yoktu onu da aldık. Şu an kuruyorlar. Vatandaşlarımız yol konusunda haklılar. Temel sorunlarımız var ve bunların çözülmesi için ciddi yatırımlar gerekiyor. Aday olduktan sonra bazı projelerimiz vardı. Projelerimiz bitmek üzere, yeni projeler peşindeyiz.
Katı atıkla ilgili 2011 de başlanmış fakat atıl kalmış bir süreç vardı. Biz bunu çözmeliyiz dedik. Maalesef barajın dibinde vahşi depolama şeklinde çöpler oraya atılıyordu. Hastanenin yan tarafıydı. Ciddi bir mücadele sonucu katı atık faaliyete geçti. Şu an çöpler oraya dökülüyor. Maalesef bazı ilçelere gidiyorum, barajın dibinde çöp yığınları var. Bu katı atıkla birlikte ilimizin hem doğu  tarafında hem de batı tarafında 2 tane transfer istasyonu yapacağız. Orada bulunan ilçeler çöplerini oraya getirecekler. Planlama yaparken uzun vadeli yapmak lazım. Bu baraj bize lazım, temiz kalmalı. Adıyaman'da güneyde 11 tane deremiz var ve maalesef bu derelerden kanalizasyon akıyor.
Biz DSİ ve Orman Bölge Müdürlüğü'müze Tarım Bakanlığı'mıza dedik ki bizim bu dereleri ıslah etmemiz lazım. Onlar da kabul ettiler bir kısmını biz yapacağız, bir kısmını onlar yapacak. Bu memleketin güzelleşmesi için, temiz kalması için bun yapmak zorundayız. Eski çöp alanını tahsisini aldık orayı da ağaçlandırmayı planlıyoruz. Memleketimizin geleceği için bunları yapmak zorundayız. 
Adıyaman'ın ciddi bir meydana ihtiyacı var, katlı otoparka ihtiyacı var, temel ihtiyaçların giderileceği modern yerlere ihtiyacı var. Gençlerimize yaşlılarımıza yönelik kitap kafeler çay ocakları olabilecek şekilde, ibadethane olacak şekilde küçük bir mescit düşünülüyor.”

“Başı boş dolaşan hayvanları bir yerde toplamamız yasal değil”

Başkan Süleyman Kılınç, sokak hayvanlarına yönelik ciddi çalışmaların olduğunu belirterek, “Hayvanlara karşı merhametli olmamız lazım. Bu anlamda bir yerimiz var ama yeterli değil. Ciddi çalışmalarımız var. Bu pandemi de hayvanlarımızı da aç susuz bırakmayalım, vatandaşlarımızın da insanlık gereği yardım etmeleri gerekir. Biz sokak hayvanları için birkaç yer tespit ettik. Bunun projesi de hazır inşallah faaliyete geçecek ama şunun bilinmesinde yarar var. Yerel yönetimlerin sokakta yaşayan hayvanları toplayıp bir yerde beslemesi yasaktır, bunu yapamayız. Dışarıda yaralı bir hayvan varsa, saldırgansa biz bunlara müdahale edebiliyoruz. Sokakta başı boş dolaşan hayvanları alıp bir yerde toplamamız yasal değildir. Osmanlı Döneminde yabani hayvanların hastanesi vardı. Böyle bir uygarlıktan gelen bir toplumuz. Merhamet etmeyene merhamet edilmez. Hayvanat Bahçesi konusunda şimdilik bir projemiz yok.” İfadelerini kullandı.

Kaynak : PHA

Kaynak: pha