Haftalık olağan istişare toplantısında konuşan Ali Deniz, küresel güçlerin ve onların işbirlikçilerinin en çok bilinçli, imanlı bir gençlikten korktuğunu söyledi. Deniz, “O nedenle bütün planlarını gençliği yozlaştırmak, inançlarını ve değerlerini bozmak, nesli ifsat etmek üzerine kuruyorlar. Sinemadan televizyona, yazılı görsel medyadan sosyal medyaya, şans oyunları başta olmak üzere, kumardan uyuşturucuya kadar bütün araçlarını seferber etmiş durumdadırlar” şeklinde konuştu.
“MEDENİYET DAVASI, YÜKTE ORTAKLAŞMAYI, İŞTE UZMANLAŞMAYI, YÖNTEMDE UZLAŞMAYI GEREKTİRİR”
Medeniyet davasının, yükte ortaklaşmayı, işte uzmanlaşmayı, yöntemde uzlaşmayı ve ‘önce ben, öncü de ben’ fısıltısını zihinlere üfleyen nefisten uzaklaşmayı gerektirdiğini kaydeden Deniz, “Kaos sürecini aşmak, dünyaya yeni bir söz söylemek için böyle bir örgütlenmeye ihtiyacımız var. Hiç tanışmadığımız ama çok iyi tanıdığımız her renkten, her ülkeden yol arkadaşlarımız, dava dostlarımız var. Örgütlerimizin, ülkelerimizin isimleri farklı olsa da ilkelerimiz ve değerlerimiz aynı. Biz, sonunda felah ve hidayet olan bir yolculuğa, farklı yollardan aynı ufuk ve kararlılıkla gitme iradesine sahip gençlerin meziyetlerine ve maharetlerine güven duyan bir medeniyetin mensuplarıyız. Aziz olanın hor görüldüğü, geçici ve malayani olanın ise yüceltildiği bir dünyada mazeretlere sığınan değil, atiyi ihya edecek gençler yetiştirmeliyiz. Entelektüalizm saplantısına ve atıllığın sarkacına sıkışmadan, amaçsızlıklar girdabına kapılmadan, fıtratın sesini kısan parazitleri ortadan kaldıracak olan nesillere ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı.
“YENİ OLANI, ONDAN KAÇARAK DEĞİL, SORGULAYARAK HAYATIMIZA BUYUR ETMELİYİZ”
Sosyo-kültürel olan hiçbir şeyin politik alan dışında olmadığını dile getiren Deniz, her teknolojinin kendi ideolojisini de beraberinde getirdiğini söyleyerek, “Bu bilinçle, yeni olanı, ondan kaçarak değil, sorgulayarak hayatımıza buyur etmeliyiz. Unutmayalım ki, ekinin ve neslin müfsitleri, ıslah etme iddiası taşıyorlar. Ürettikleri her bir değersizliği değer ambalajıyla pazarlıyorlar. Daima akli ve kalbi bir teyakkuz halinde olmamız gerekir. Ruhunu kaybetmiş bir nesil, geleceğin yok edilmesi anlamına gelir” değerlendirmesinde bulundu.
“YENİ ALANLAR AÇMAK, ÇOK YÖNLÜ ÇALIŞMALARI BEREKETLENDİRMEK, HEYBETİ BÜYÜTMEK ZORUNDAYIZ”
Memur-Sen’in çalışmalarında çok yönlü bir bakışla, bulanık görmeye, körleşmeye ve miyoplaşmaya geçit vermediğini ifade eden Deniz, şöyle konuştu: “Bir yandan var olan çalışmaları daha da ilerletirken, diğer yandan yeni alanlar açmak, çok yönlü çalışmaları bereketlendirmek, heybeti büyütmek zorundayız.”

 

Kaynak : PHA
Kaynak: pha