Hz. Süleyman, günün birinde denizin kenarında dikilip, derin düşünceye dalarken, ağzında kuru bir yaprakla sahile kadar gelen bir karıncaya ilişir gözleri.

Pürdikkat izlemeye başlar ve şuna şahit olur:

Sahilin dibine varan karınca, kısa bir bekleyişin akabinde denizden çıkagelen bir kurbağaya ağzındaki yaprağı teslim eder ve kurbağa tekrar suya dalıp gözlerden kaybolur…      

Bu hadisenin bir iki kere değil, gün boyu devam ettiğini gözlemleyen Hz. Süleyman, hem karıncaya hem de kurbağaya sorar:

“Sabahtan buyana sizleri seyrediyorum, ikinizde durmadan gidip geliyor, hep aynı şeyi tekrarlayıp duruyorsunuz. Nedir bu yaptığınız, bana anlatır mısınız?”

Bilindiği üzere Hz. Süleyman kurtların, kuşların vs. her canlıların dilinden anlama kabiliyetine sahiptir!

O sırada karınca derki; “Ya Süleyman, bu gördüğün denizin tam ortasında bir kaya var, kayanın ortası delik ve deliğin içinde ise bir böcek yaşıyor.

Cenab-ı Allah beni ve bu gördüğün kurbağayı suyun derinliklerindeki böceğin midesini doyurmak için görevlendirdi.

Ben yiyeceği getirip kurbağaya teslim ediyorum, o da denize dalıp kayanın içinde bulunan böceğe götürüp veriyor. Bu vesileyle o böcek midesini doyurmuş oluyor.”

Denizin dibinde yaratmış olduğu böceği düşünen Cenab-ı Allah, biz insanları düşünmez mi?

Elbette düşünür!

Günümüzde bazı zat-ı muhteremler; “Aman ha, fazla çocuk doğurmayın, aksi halde okutamazsınız, sağlıklı yetiştiremezsiniz” gibi boş konuşmalar yaparak güya kendilerine göre kitleleri etkilemeye çalışmaktadırlar.

Hem de bu tür söylemlerde bulunanların başında sözde aydın kişilerin olduğuna şahit oluyoruz…

Doğrusunu söylemek gerekirse; cahil kişilerin böyle düşünmeleri doğal karşılanır, lakin kendilerini sözde üst tabakalarda görenlerin bu tür cümleleri telaffuz etmelerine bir anlam veremiyorum.

Son 13 yıldan bu yana Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın girdiği her ortamda, her aile için “En az 3 çocuk istiyoruz” demesini yabana atmamak lazım.

Ülkemizin yaşlanmasını istemiyorsak Erdoğan’ın söylemine tam destek vermek durumundayız.          

Hz. Peygamber efendimiz (s.a.v.) de bir hadisi şerifte; “Ahirette ben ümmetimin çoğunluğuyla övünürüm” diye buyurmaktadır.

Müslüman bir kişinin söz konusu hadisi şerife rağmen “Çocuklarım fazla olursa büyütemem. Az olsun” diyorsa, büyük bir yanılgının içindedir bence.  

Doğum kontrolü yapan Avrupa’nın birçok ülkesine göz attığımızda o ülkelerin yaşlandığını rahatlıkla görebilmekteyiz.

Unutmamalıyız ki, gençliği olmayan bir ülkenin geleceği de olamaz!

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…

      Bilal KARADAĞ

[email protected]