İçimden bir şeyler karalamak geliyor yazmak konusunda. Sonra yazmak yetmiyor, gerçekten okul öncesi çocukların boyama kitapları geliyor aklıma. Olsa da doldursam içlerini diyorum renkli renkli kalemlerle şöyle bastıra bastıra. Resmen düşüncesi bile ağzımın suyunu akıtıyor.

Benim çocukken; kısa- uzun, kuru-sulu, büyük- küçük ( renk sayılarına göre ) boyalarım vardı. Onun yanı sıra; renkli kurşun, tükenmez ve keçeli kalemlerim de ( başkalarınınkine asılmayacak kadar ) hatırı sayılır çokluktaydı. Çok severdim onlarla yazmayı, çizmeyi ve karalamayı.

Bugün artık o kadar renkli bir yaşantım olsun istiyorum ki… Kalemlerimin dışında da çok yönlü ve rahat. Olduğumu düşündüğüm sıkıcı Özlen’ den bunalıyorum bazen. Yeni projelere başlamak istiyorum; daha başlamadan zihnimde kötü sonuca ulaştırdığım bu projeleri tamamlayana kadar onlara adanmak istiyorum. Kısacası düş kurmaya cüret etmek istiyorum.

Hâlbuki kâbusa döndürdüğüm rüyalarla bölünüyor uykum. Uzun süredir yazmadığım rüyalarımı tekrar yazmaya başladım. İki uçlu yorumlar çıkıyor karşıma. İyiye yorayım diyorum. Fakat oğlumun ölümünden önce de gördüğüm iki uçlu rüyaları hep hayra yordum. Sonuç ne oldu?

Anlayacağınız elimdeki malzemelerle olur mu bilmem, ama ben tekrar düş kurmaya cüret etmek istiyorum.