Şehirde gezerken, şehir merkezinin en güzel yerlerinde bankaların çokluğu dikkatimi çekti. Belki “şimdiye kadar hiç görmediniz mi?” diyeceksiniz. Elbette haklısınız.Çünkü, diğer zamanlarda bankaların çok olup olmamasıyla ilgili bir gözle bakmıyordum.

Hani derler ya, “Alıcı gözüyle bakmıyordum.” İşte öyle. Gerçekten şöyle derinlemesine bir düşününce şehir merkezindeki en işlek caddelerinde, özellikle bankaların olması dikkatimi çekti. Neden şehrin  gelişememiş / fazla gelişmemiş, ya da  gelişmeye müsait caddelerinde değil de; özellikle şehir merkezine konumlandırılmışlar.Bence araştırmaya, değerlendirmeye  değer.

Düşünüyorum da, şehrimiz insanı bu kadar zengin mi? Çok parası var mı ki; bu kadar banka açılmaya başlandı.

Şehir merkezi zaten, merkezi olması sebebiyle  aşırı yoğunluğun olması nedeniyle  gözde bir yerdir. Belki bankalar için, ilgi çekecek olan cezbedici bir konum olması vesilesiyle tercih edilebilir.Ancak belli caddelerin tamamı bankalarla işgal edilecekse, o zaman orada mevcut esnaflar ne yapacak ve nereye gidecek? Hayatlarını idame edecek ticaretlerini nerede yapacaklar.

 Doğru değil bence. Doğru bulmuyorum. Zaten  şehrimizde ardı ardına açılan  kamu ve özellikle özel bankalar merkezi/gözde caddelerimizi işgal etmişlerdir.Bu da, kira fiyatlarında fahiş rakamlarla ifade edilmesine sebep olmaktadır.Emsal teşkil etmesi nedeniyle bankalara yakın bulunan dükkanlarda yaşamın devamını gerektirecek  ticaret yapmak artık çok zor. Mevcut esnaflar, fahiş kiralar nedeniyle, işyerlerini boşaltarak  zor durumda kalıyorlar. Bu da tabi ki şehir insanımızın yastık altı mevduatlarına göz diken bankaların hesabına gelmektedir. Bu nedenle, direk vatandaşla içiçe olan caddelerde, mesleklerini icra ediyorlar.

Bundan önceleri, banka önlerine kurulan standlarla  gayr-i nizami olarak vatandaşa bankamatik ve kredi kartı verilmesiyle müşteri kazanmaya çalışıyorlardı.

Sanırım nüfusa göre en çok banka, ilimizde var. Belki daha da açılacaktır. Son zamanlarda inşaatlarda büyük bir artış gözlenmektedir. Şehir trafiğinde gezilemez duruma getiren aşırı araç trafiği oluşmaktadır.

Sürekli parasızlıktan, şikayetçi olduğumuz bir durumda iken; nasıl oluyor da bu kadar inşaat ve araba  çoğalmaktadır. İşte mevcut bankalar tarafından verilen cazip gibi görünen banka kredileriyla alınmaktadır. Zamanla zor duruma düşüp ödeyemeyecek aşamaya geldiklerinde, icralık olmakta ya elindekileri zararına satmakta veya bankalara vermek zorunda kalıyorlar.

Nüfus başına yaklaşık beş kredi kartının düştüğü ülkemizde, kredi kartı kullanımı aşırı şekilde çoğalmaya başladı.Bu da bir takım olumsuzlukları beraberinde getirdi.

Girilen market ve iş yerlerinde ekonomik olarak  bulunduğu durumunu göz önüne almadan rastgele kredi kartı çılgınlığıyla alışveriş yapmaktadırlar. Ancak iş ödemeye gelince; dananın kuyruğu işte o zaman kopuyor. Gücünün ve kazandığının dışında/üstünde harcamayla karşı karşıya kalan vatandaş, bankalara mahkum duruma geliyor. Tabir yerindeyse; danaya para yetiştirmekten anasına para kalmıyor. Borç batağına saplanmış olarak, çeşitli akıl dışı  zihinsel, bedensel, ruhsal durumlarla karşı karşıya kalmaktadır.

Bankaların açılmasına, çokluğuna, insanların istediği gibi kredi kartı sahibi olmalarına ve kullanmalarına karşı değilim. Yerinde ve zamanında kullanıldığında, gayet olumlu  ve güzel olmaktadır.

En azından bankalar kurulacaksa, özellikle izin verenler tarafından şehrin biraz daha gelişmeye müsait olan yerlerinde konumlandırılmaları sağlansa, eminim ki daha güzel ve faydalı olacaktır.

Kredi kartı kullanıcılarının da gelirlerini ve kazançlarını göz önün alarak, ona göre harcama yapmaları gerektiğini, kredi kartı kullanma rahatlığının cazibesine kapılarak savurganlık olacak şekilde, harcamalardan kaçınmaları gerekir. Çünkü son pişmanlık fayda etmiyor.Velev ki, yapılanlar sağlığınızı ve  bedeninizi zarar vermişse, gerçekten çok yazık! Değer mi bilmiyorum, ama bence değmez.

Şimdi düşünün bakalım, şehrin en güzel yerlerine ellerine geçirerek, hem fahiş kira artışlarına sebep olan, hem insanımızı işsiz, güçsüz bırakan, hem insanımızı  rahat ve haksız kazanca  maruz bırakan, fakir ve yoksul iken, zengin gibi tanıttıran bankalarımızın, şehir merkezinde olması ne kadar doğrudur?

Bu gidişle, şehir merkezi tamamen bankalara mı kalacak acaba?

 Sorarım size?

Haksız mıyım?..

Kerim BAYDAK

[email protected]