Yağmur yağmışsa!

Hava da soğuksa!

Eğer yürüyerek gidiyorsunuz!

Yollarda darsa!

Nereden gideceğinize karar veremiyorsunuz!

Eve giderken, işe giderken veya gelirken...

Kaldırımdan gidecek olsanız, kaldırım yok, sağ olsunlar araçlar işgal etmişler.

Mecburen yoldan gidiyorsunuz, o zaman da araçlarla kafa kafaya geliyorsunuz.

Hele yağmur yağdığında, yayaların çektiği sıkıntılar anlatılacak gibi değil.

Yaya olup da bu sıkıntıları yaşamayan yoktur.

Hemen herkes bu konularda mustarip, en çok da yayalar tabi.

Araç sahipleri de hiç saygılı değiller.

Yağmur da yolda ilerlerken, yayalara su sıçratma konusunda hiç dikkat etmiyorlar.

“Yol mu var ki?” diye savunmaya geçebilirler.

Haklısınız,  alt yapı yetersiz, düzensiz, yollar o kadar da düzgün değil, sularla dolan çukurları fark etmek, anlamak mümkün değil.

Ancak, yine de kaldırımların işgal edildiği sokak ve caddelerde, insanlar (yayalar) eğer yolda gidiyorlarsa, sürücülerin de biraz daha dikkatli olmaları gerekir.

Araç sahibi olamamaları, inanın onların suçu değil.

Onların yerinde, siz de olabilirsiniz/olabilirdiniz.

Onlar araba sahibi, siz de yaya olabilirdiniz.

Allah  (CC)sizlere kısmet etmiş, bir nimet vermiş, kıymetini biliniz.

Ancak bu nimete sahip olmak, size başkalarına saygısız olmak veya rahatsız etmek hakkını vermez.

Özellikle yağmur yağarken, yolların sularla dolduğu, çukurların fark edilmediği durumlarda, insanların yanından geçerken, biraz daha yavaş gidilmesi gerekir.

Kaldırımların yetersiz, olanların bozuk, eksik, aksak, olduğu/ olmadığı yerlerden gidenler ya da kaldırımların işgal edildiği durumlarda yolda ilerleyenler; bundan sonra, tüm vücutlarına şemsiye mi bağlasınlar acaba?

Sanırım artık şemsiyeleri başının üstünde değil de, galiba bedenlerinin yan taraflarına tutmaları gerekiyor.

Yoksa evden çıkarken, su geçirmez bir tulum mu giyelim?

Çoğu insanın yolda giderken, su sıçratmalarından sonra, elbise değiştirmeye gittiklerine şahit olmuşumdur.

Üstünüze gelen suyun, ne kadar temiz olduğunu, ancak ıslanan kişi biliyordur.

Unutmayın ki, bugün araç sahibisiniz, ama yarın olmayabilirsiniz.

Elbette burada suçlu aramıyoruz, mevcut imkânlar dâhilinde neler yapılabilir, yapılması gerekir, onu anlatmaya çalışıyoruz.

Lütfen, sürücülerimiz bunlardan alınmasınlar.

Kerim BAYDAK

[email protected]