CENNET YOLUNDA BİR MAYIN
Cennet, insanların bir kısmının ebedi olarak kalacağı çok güzel bir yerdir. Bunu herkes bilmektedir. Fakat cennete herkes giremeyecektir.
Günümüz ifadesi ile söyleyelim. Cennet, Allah’ın müslümanlar için hazırladığı bir tatil köyüdür. Dünyadaki tatil köylerinin onlar, yüzler, binlerce daha lüksünü düşünün. Öyle bir yer. Dünyadaki tatil köylerine de herkes gidemez. Mesela insanların % 90’nı parasızlıktan gidemez. Açıkta görülen yaralı bereli bir hastayı da bırakmazlar. Veya köpekli, silahlı kişiyi de bırakmazlar. Çünkü bunlar oradaki diğer insanların huzurunu kaçırırlar.
Cennet de öyle. Cennete girecek kişilerin de bazı özellikleri taşıması gerekmektedir. Aksi halde oradakilerin huzuru bozulur. Halbuki cennet huzursuzluk yeri değildir.
Allah şöyle buyuruyor : “ Temizlenenler kurtuldu.” buradaki temizlik günah ve kötü huylardan temizlenmektir.
Cennet sakinlerinin cennette gururlu, kibirli, havalı insanları görmek istemeyecekleri kesindir. Allah şöyle buyuruyor : “ Allah bütün mağrur ve gururluların kalbini mühürledi.” Efendimiz (s.a.v) : “KALBİNDE ZERRE KADAR KİBİR BULUNAN KİŞİ CENNETE GİREMEZ. “ buyuruyor. Cennet yolundaki mayın KİBİRDİR.
Kibir : Bir kalp hastalığıdır. İnsanın davranışlarına yansır. Efendimiz ; “ Kibir, kendini beğenip başkalarını küçük görmektir ” buyurdu. Başka bir hadiste “Kibir, doğruyu kabul etmemektir “ buyuruyor.
Yaratılışı icabı her insanın diğer insanlara göre bazı üstünlükleri olabilir. Bunlar : Bedeni, zihni, maddi, manevi (ibadeti) gibi. Bu üstünlüğümüzü diğer insanlara karşı üstünlük vasıtası yaptığımız an cennet yolundaki mayının tam üstüne basıp patlattık demektir. Bir misal verelim : Bedeni sağlam bir insanın felçli bir insana kibirlenmesi iğrenç bir kabalıktır. Mühendis, doktor, amir-memur bir insanın gariban bir insana üstünlük taslaması kibirdir. İbadeti çok olan bir insanın ibadeti az olan veya ibadeti hiç olmayan insanları beğenmemesi kibirdir. Zenginin fakire bana saygı duymadı, önümden kalkmadı demesi kibirdir. Efendimiz bile önünden kalkanlara “Bir daha kalkmayın” diye emretmiştir.
Geçmişte bazı il valileri sırtı ile odun taşıdılar. Hz. Ömer’in elbisesinde 14 yama olduğu bildirilmiştir.Bazı veliler,başına kül döken insanlara kızmamış, ben ateşe layık bir insanım diyerek alçak gönüllülük göstermişlerdir. Kibirden şöyle kurtulabiliriz : Üstün yeteneklerimizi bize Allah verdi, her an ala da bilir. İbadetimizle kibirlenmemeli. Çünkü şeytan, meleklerin hocası idi.Allah’a binlerce yıl da ibadet etmişti. Ben Adem’den üstünüm diyerek kibirlendi.Yapmış olduğu ibadetler de kendini kurtaramadı ebedi kafir oldu. Allah Kur’anda buyuruyor :“ Azamet ve Kibriya bana mahsus sıfatlardır. Bunlar için benimle kavga edeni helak ederim. “
Kibir kime yapılır ? Kibirlenenlere karşı kibirlenmek caizdir. Bu da onun kibrini kırmak niyeti ile yapılır.
En kötü kibir, Allah’ı ve Allah’ın gücünü kabul etmemektir. Ateistler böyledir. Sonra, peygamberlerin peygamberliğini kabul etmemektir. Eski filozoflar ve bunları taklit edenler bu sınıfa girer.
Sonra, Bir müslümanın diğer bir müslümanı kendinden küçük görmesidir. Kibrin zıddı tevazudur (alçak gönüllülük). Tevazu yapanı Allah yükseltir.
Allah, insanlara verdiği üstünlüklerin nasıl kullanılacağını da bildirmektedir. Zengin isen zekat ver,verdiğini de başa kakma. Aklın çok ise oku adam ol, insanlara hizmet et. İbadetin çok ise insanlara dua et. Yaptığın iyilikleri başa kakma. Kimseyi töhmet altına alma.Ben bilirim, ben üstünüm deme. İnşallah kelimesini çok kullan. Bütün yeteneklerimiz Allah’ın emanetidir. Emanetler ile kibirlenmeye kimsenin hakkı yoktur.

YUNUS PAK

Editör: Adıyaman Haber