21. eğitim bayramı etkinlikleri içerisindeyiz. Sahnede eski devlet bakanımız Zeki Sezer konuşuyor. Konuşmasının sonlarına doğru bir şiir okumaya başladı. Dizeler o kadar etkilemişti ki dinleyiciler daha bir dikkat kesildi;

Ben şimdi yaşlı bir çınar.

İçimde,

geçmişime halka halka zincirlenen;

Nice fırtınalarla yaşanmış, kocaman sevdalarım var.

Bir yanım Akdeniz’dir benim çalkalanır durur yüreğim;

Bir yanım sıcak iklimlerinde yanar çöllerin;

Tutuşur kalır o nedenle hep kaderim

Nasıl unutulur?

Besni, köseyanlı’da ,

Bir aşiret çadırının gölgesinde doğduğum,

Güneydoğu Anadolunun…………………

Şiirin sonunda salondan bir alkış koptu ki ne alkış. Şiirin yazarı hemen önümdeki sırada oturan Ali Arslan mahcup bir eda ile salona gülümsedi.

Ali Arslan; 1952 de Besni’de doğdu. İlköğrenimini Besni Dumlupınar İlkokulu, orta öğrenimini İstanbul Haydarpaşa lisesinde, yüksek öğrenimini ise İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesinde tamamladı.

Ben şiirlerimi,

Yüreğime astım;

Yüreğim gülistandır benim.

Ne güller,

Ne güller geldi geçti de

Bu bahçeden;

Bir sen,

Bir sen gönlüme bahtiyar kaldın.

Bir sendin ki benimle,

Aşikar ağladın.

Meslek yaşamına Ankara Ulus Çarşı inşaatında başladı. İzmir Aliağa Petkim sosyal tesislerinde saha mühendisi olarak çalıştı. Afşin-Elbistan termik santrali, Yatağan termik santrali, Karakaya barajı, Atatürk barajı gibi yerlerde çalıştıktan sonra bir süre Mersin’de inşaat-taahhüt işleri yaptı. 1988- 2002 yılları arasında hidroelektrik ve rüzgâr santralı inşaatlarında proje koordinatörlüğünde bulundu.

Başarılı bir şekilde inşaat mühendisliği yaparken bir yandan da içindeki sanatçı ruhuyla ilmik ilmik şiir örmeye başladı.

Biz birbirimize kucak açtığımız günleri unutmadık!

Aynı sevdalardayız.

Koşar adım her gelişinizle,

Bir daha kucaklaşır bir daha koklaşırız.

Yeter ki açmayın arayı;

Uzakta olsa mesafeler,

Dert etmeyin biz biliriz yolunu

Çaresi vardır, kısaltırız.

Yeter ki kapamayın bağrınızı,

Solsa da elimizdeki güller, kederlenmeyin

Çünkü bize gülistan kolaydır.

Biz bahçıvanız.

Okul arkadaşı Dr. Barbaros İrdelman’ın anlatımıyla Ali Arslan, çalışkan, fikri ve ruhu özgür, duygulu, ilime ve bilime âşık bir yurtseverdir.

Gözyaşların ummanıma düşünce gözlerini ararım,

Bir katre alevdir dudağından alır dudağıma sararım.

Sunduğundan beri sen bana o mahmur çiçeklerini,

Gecelerim uykusuz gündüzleri hayalinle ağlarım.

Ali Arslan romantik sanatçı ruhunun yanında boyun eğmeyen, asi yanıyla da kendini ifade etmiştir. Korkarsınız başlıklı şiirinde asi ruhunu şöyle dizelere dökmüştür.

Siz benden değil, nedir ki benim cismi âlim;

Nihayet ummanda bir zerreyim.

Siz asıl

Benim yüreğimden seller gibi sağanak olup,

Arkamda coşan koptu kopacak;

O baş edemediğiniz,

Bir deli

Bir de âli,

Duygularımdan korkarsınız.

Üniversiteyi 70li yıllarda okuyan Ali Arslan ülke sorunlarına kafa yoran her genç gibi bunun bedelini ağır ödemiştir. İşte işkence gördüğü günlerden süzülüp gelen bir şiiri.

Bandaj çözüldü ve ellerim zincirli, ayaklarım zincirde.

Ah! Ne numara! Üstümde ince kirli ve kan bulaşığı,

Bir kat incecik pijama çizgili.

Elime tutuşturulan bir dikdörtgen teneke, sicilimmiş güya.

Alt tarafı işte bir numara nasıl da hatırladım!

Dört bin beş yüz yetmiş sekiz numara.

Tutuşturdular göğsüme kendi ellerimle yorulmasınlar.

Zihni Paşa Köşkü; Kadıköy’de bilmem kaç numara.

Kaç kez eklendi, kim bilir; bilmem kimlere kimlere,

Teneke teneke ne numara. Ah! Ne numara!

Ali Arslan’ın şiirlerinde genci yaşlısı herkes kendinden bir mısra mutlaka bulur. Bazen bir aşk hikayesi, bazen mücadele dizesi, kısacası umutlar, dirençler, hayal kırıklıkları, üzüntüler…………… zaten yaşamın özeti de bu değil mi?

Teşekkürler Ali abi….. kitabını adıma imzalayarak gönderme inceliğinde bulunmuş. Beni yeniden şiirle buluşturdun.

ASIM ÖCAL

16.11.2019