MEMİŞ: SAĞLIK ÇALIŞANLARI MESLEKİ RİSKLERDEN KORUNMALI

Programın açılışında konuşan Sağlık-Sen Genel Başkanı Metin Memiş, sağlık hizmetlerinin karışık bir yapıya sahip olduğunu, gerek hizmet edilen alandaki çeşitlilik, belirsizlik, tehlike ve risklerin yoğunluğu, gerekse hizmet alanların olağan dışı tutum ve davranışları sergilemeye açık olmasının görmezden gelinemeyeceğini söyledi. Sağlık çalışanlarının çalışma şartlarından dolayı büyük mağduriyetler yaşadığını hatırlatan Memiş, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın ise, ‘Önce İş Güvenliği’ diyerek çalışan güvenliğine dikkat çektiğini vurguladı. Hasta güvenliği ve daha iyi bir sağlık hizmeti isteniyorsa, vatandaşa bu hizmeti sunan sağlık çalışanlarının güvenliğinin sağlanması gerektiğini söyleyen Memiş, “Sağlık çalışanları hem mesleki risklerden hem de meslek hastalıklarından korunmalıdır. Olay yerine yetişmek için zamanla yarışan gencecik paramediklerimizin trafik kazalarında aramızdan ayrılmasını yok mu sayalım? Hastasından kan almaya çalışırken eline batan iğne ile Kırım Kongo kanamalı ateşinden hayatını kaybeden Nazlı Hemşire için üzülmeyelim mi? Hastası tarafından öldürülen Dr. Ali Menekşe’yi, Hasta yakını tarafından öldürülen Dr. Ersin Aslan’ı nasıl unutabiliriz?” şeklinde konuştu.

SAĞLIK ÇALIŞANLARI RİSK ALTINDA

Çalışma şartlarındaki olumsuzluktan dolayı hemşirelerin anksiyete bozukluğu yaşadıklarını, anestezi çalışanlarının dermatit, ebelerin bel fıtığı, laborantların hepatite, radyoloji çalışanlarının ise kansere yakalandığını belirten Memiş, hekimlerin ise bu hastalıkların hepsine yakalandığını kaydetti. Bu hastalıkların yanı sıra sağlık çalışanlarının karşılaştığı başka sorunlar da olduğuna dikkat çeken Memiş, bunların başında ise şiddetin geldiğini ifade etti.

Sağlık çalışanlarının ruhen de bir saldırı yaşadığını ve güvende olmadıklarının altını çizen Memiş, “Güvende değiliz. Mobbing, tükenmişlik sendromu, psikolojik travmalar… Bunların hepsi, bizim hiç de yabancısı olmadığımız gerçekler. Daha hijyenik çalışma ortamlarının oluşturulması gerekiyor.” Dedi. Yıpranma payı konusuna da değinen Memiş, bütün sağlık çalışanlarını kapsayan yıpranma payı dışındaki seçenekleri kabul etmeyeceklerini dile getirdi.

ÇALIŞAN MEMNUNİYETİ VE GÜVENLİĞİ KALİTEYİ ARTIRIR

Sağlık Bakanlığı’nın, Sağlık Kalite Standartları üzerinden hastaneleri puanlaması gibi, kaliteli ve nitelikli çalışma ortamlarında sağlık çalışanlarının memnuniyetinin de önemsenmesi ve bu konuda elde edilecek başarının, sağlık tesisleri için de pozitif bir gösterge olması gerektiğini belirten Memiş, “Yani, çalışanlar olarak biz de memnun edildiğimiz kadarıyla sağlık tesisine bir averaj sağlıyoruz, bu sayede sağlık tesisleri bir değer kazanıyor. Sağlık sistemi sadece hasta merkezli olmaz, yalnızca hastanın güvenliği, rahatı, memnuniyeti, beklentisi karşılanarak olmaz. Sürdürülebilir ve başarılı bir sağlık sistemi için sağlık çalışanlarımızın da mesleki saygınlığını gözetmek, iş sağlığı ve güvenliği konusunda gerekli tedbirleri almak, iş tatminini sağlamak ve çalışma koşullarını daha da ileriye götürmek zorundasınız. Yoksa bu sistem sürdürülebilir değildir. Sağlık çalışanlarımızı ezerek, üzerek, örseleyerek, yetersiz istihdam, ağır çalışma koşulları, şiddet, mobbing ve tükenmişlik içerisinde hastaları daha fazla memnun edemezsiniz.” Şeklinde konuştu.

AYRIM: SAĞLIK ÇALIŞANLARININ İŞ GÜVENLİĞİNE ÖNEM VERİYORUZ

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Serhat Ayrım da konuşmada, Sağlık-Sen ile böyle bir programı gerçekleştirmekten memnun olduklarını söyledi. Sağlık hizmetlerinin tehlikeli sınıfta yer aldığını hatırlatan Ayrım, bu sebeple sağlık çalışanlarının iş güvenliğine ayrı bir önem verdiklerini ifade etti.

YALÇIN: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİNDE KAMU ÖNCÜ OLMALI

Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın ise konuşmasında, sendikacılığın sadece muhalefet etmek olmadığını, hayatın kalitesini artırmak için önemli bir oluşum olduğunun Sağlık-Sen’in bu çalışması ile bir kez daha ortaya konulduğunu söyledi. İş sağlığı güvenliği konusunun, insanı yaşat ki devlet yaşasın felsefesinin hayat bulmuş hali olduğunu kaydetti. Çalışanların en fazla şikayet ettikleri konunun iş kazaları olduğuna dikkat çeken Yalçın, “İş kazaları ve bu kazalarda hayatını kaybedenlerin sayısı ürkütücüdür. İş sağlığı güvenliği öncelikli konudur. Önemsenmesi ve ciddiyetle adım atılması son derece önemlidir. Kamu, bu konuda özel sektöre de öncülük etmelidir. Mevzuat düzenlemelerinin kamuda daha hızlı hayata geçmesi gerekir. Kamuda düzenlemelerin hayata geçmesi, yenileme dönemlerinde öteleniyor” dedi.

İş stresi ve iş sağlığı güvenliğinin sağlık çalışanlarında diğer çalışma alanlarına göre daha fazla önem arz ettiğini ve risk oluşturduğunu söyleyen Yalçın, sağlık çalışanlarının iş gereği riske en açık kamu görevlileri arasında yer aldığını belirtti.

İLHAN: SORUNLARA ÇÖZÜM ÜRETMEK VE KATKI SUNMAK İSTİYORUZ

SASAM Sağlık Politikaları Direktörü ve Gazi Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan ise konuşmasında SASAM’ın çalışmaları hakkında bilgi verdi. İlhan, çalışan sağlığı genelinde, sağlık çalışanlarının iş güvenliğinin ele alınacağı bu kongrede, geliştirilecek çözüm önerilerinin sorunların çözümüne katkı sunacağına inandığını kaydetti.

KOÇ: İŞ SAĞLIĞI VE GÜVENLİĞİ BÜTÜN OLARAK ELE ALINMALI

Açılışta konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Opr. Dr. Orhan Koç da konuşmasında, bakanlık olarak çalışanların iş güvenliğine önem verdiklerini kaydetti. Sağlık-Sen ile gerçekleştirdikleri bu kongrede de sağlık çalışanlarının iş güvenliğinin sağlanmasına yönelik konuların ele alınacağını kaydeden Koç, iş sağlığı güvenliği konusunun bir bütün olarak ele alınması gerektiğini dile getirdi.

Editör: Adıyaman Haber