Gündoğdu: Kazanımların Adresi, Vicdanların Güçlü Sesiyiz

 

Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, kazanımların adresi, vicdanların sesi olduklarını ifade ederek, “Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen’in, darbe girişimlerine karşı ortak akıl platformları oluşturması, demokrasi tarihinin en önemli referandumu olan ve Türkiye’nin vesayetten kurtulmasını sağlayan 12 Eylül referandumunda aldığı aktif rol, toplu sözleşme hakkını elde etmesi, kamuda kılık-kıyafet dayatmasına karşı sivil itaatsizlik örneği göstererek başörtüsü sorununu da fiilen çözmesi, ülkemizin 30 yıllık problemi olan terör bataklığının kurutulması için başlatılan çözüm sürecinde elini taşın altına koyması, uluslararası faiz lobisi ile darbe lobisinin ortak senaryosunu yazdığı Gezi Parkı olaylarında oyunun bozulmasında öncülük yapması, dünya mazlumlarının yanında yer alarak insanlığın vicdanı olması, küresel darbe ve oyunlara karşı kitlesel tepkiler koyması; ürettiği proje ve hazırladığı raporlarla büyük Türkiye idealine katkı sunması, sendikal tarihe altın harflerle yazılacak faaliyetlerindendir” dedi.

Eğitim-Bir-Sen 26. Başkanlar Kurulu Toplantısı Afyonkarahisar’da gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, toplu sözleşme görüşmelerinde Memur-Sen’in 10 hizmet kolunda masaya yetkili olarak oturduğunu hatırlatarak, “Memur-Sen toplu sözleşme kazanım sayısını 107’ye çıkarmıştır. Geçen yıl mutabakatsızlıkla, bu yıl ise mutabakatla sonuçlanan toplu sözleşmenin toplu görüşmeden farkı ortaya çıkmıştır. 9 yıllık toplu görüşme, sonuçları itibarıyla bir toplu sözleşme etmemektedir. Toplu sözleşme hakkını alan Memur-Sen ailesi, kamu çalışanlarına en büyük kazanımı sağlamıştır” şeklinde konuştu.

 

‘Üzüm Yemek’ Anlayışıyla Hareket Ettik ve Kazandırdık

2014 yılı için yüzde 3+3 ya da taban aylığa brüt 100 TL zam, 2015 yılı için yüzde 3+3 oransal artış önerildiğini ifade eden Gündoğdu, “Öğretmenlerin özel hizmet tazminatlarına (eğitim-öğretim tazminatına) 2014 için 40+40 TL ek zam, 4/C’li personele ise 2014 için eş ve çocuk yardımı ile birlikte brüt 150 lira seyyanen zam teklifi gelmiştir. Memur-Sen, teklifi müzakere edilebilir ama asla kabul edilemez olarak görmüş ve kararlılığını kamuoyuna ve hükümet yetkililerine deklare etmiştir” şeklinde konuştu.

Hizmet kolu bazında bile yetkisi kalmayanların masaya ortak edildiğini ve bunların oturma düzeni tartışması ile meşgul olduğunu kaydeden Gündoğdu, şöyle konuştu:

“10 hizmet kolunda görüşmeleri yapmaya ve sonuçlandırmaya yetkili olan Memur-Sen, çalışanlara çifte bayram yaşatmak gayretiyle hareket etmiştir. ‘Çalışanlar olarak amacımız bağcıyı dövmek değil, üzüm yemektir’ anlayışı ile hükümetin bütün taraflarıyla gece boyu görüşmelerde bulunan Memur-Sen, önceki yıl masayı kilitleyen ve ilk toplu sözleşme sonrası iş bırakmamıza da neden olan öğretmenlerin ek ödeme sorununun çözülmesi ile birlikte kamu personelinin geneline ilişkin önemli oranda artışlar sağlamayı başarmıştır. Eğitim-öğretim ve bilim hizmet koluna ilişkin özel tekliflerin haricinde 2014-2015 dönemine ilişkin toplu sözleşme görüşmelerinde kamu personelinin geneline yönelik olarak; 2014 yılı için taban aylığa 175 TL artış, 2015 yılı için ise ücretlerde ilk altı ay için yüzde 3, ikinci altı ay için yüzde 3 artış yapılması, enflasyon oranlarının bu artış oranını geçmesi halinde ise enflasyon farkının da ücretlere yansıtılması, 4/C statüsünde çalışan personel yönünden aile yardımı ödeneğinden faydalandırılmaları, ücretlerde yapılan 175 TL artışın yanında 175 TL iyileştirme yardımı yapılması, toplu sözleşme ikramiyesinin 60 TL’ye çıkartılması konularında anlaşma sağlamıştır.”

 

Eğitim-Bir-Sen’in Ek Ödeme Mağduriyetini Gidermesi Karşısında Boşluğa Düştüler

Sadece sendikal muhalefet yapma adına rakamlarla oynayarak, yalan yanlış bilgilerle kamu çalışanlarını manipüle etmeye çalışanların; çalışanların ciddiye alıp yetki vermemesinin yanında masada yetkisiz ve etkisizliğin faturasını örtme telaşıyla hareket etmeye başladıklarını vurgulayan Gündoğdu, “Yıllarca yüzdelik zam yerine emeklilikte işe yarayacak şekilde taban aylığa iyileştirme yapılsın diye propaganda yürütenler, 8 yıl masada yetkili olarak oturup 6 defa mutabakatsızlıkla sonuçlanan görüşmeler sonrası bir kez bile iş bırakamayanlar, ilk toplu sözleşmede ek ödemeyi bayraklaştırıp ‘ek ödeme yoksa, imza da, iş de yok’ diyen Eğitim-Bir-Sen’in, kararlı mücadelesi sonucu bu yıl ek ödeme mağduriyetini gidermesi karşısında boşluğa düşmüşlerdir. 4/C’lilerin yaşadığı sıkıntıları çözmeye çalışan Memur-Sen ailesinin aksine hiçbir katkı sunmayıp sorundan nemalanmayı seçenler, 4/C’lilerin de sorununun önemli ölçüde çözüldüğü toplu sözleşme masasındaki başarımızı inkâr değil, takdir edebilmelidirler” ifadelerini kullandı.

 

Malum Çevrelerin Taban Aylığa Yapılan 175 TL Zammın Yüzde 3+3’ün de Altında Kaldığını İleri Sürmeleri Trajikomiktir

Kamu İşveren Kurulu’nun ilk teklifinde taban aylık zammı taleplerine 2014 yılı için 100 TL zam ya da 3+3 teklifiyle karşılık verdiğini belirten Gündoğdu, “Yüzdelik zam teklifinin yüksek ücret alan kamu çalışanlarının işine geldiğini bilen sendikamız, emekli keseneklerine ve emekli ikramiyesine de doğrudan katkı sağlayacak olması dolayısıyla yüzdelik zam yerine taban aylığa yansıyacak şekilde artışta ısrar etmiş ve yaptığı görüşmeler sonucu teklifin yüzde 75 oranında artırılarak 175 TL’ye çıkarılmasını sağlamıştır. Toplu sözleşmede 2014 yılı için yüzdelik zam yerine taban aylığa 175 TL zam yapılmasını sağlamış olmamız, 1027,5 TL olan taban aylığın 1202,5 TL’ye çıkmasını sağlamış ve taban aylığın yüzde 17 oranında yükselmesine de vesile olmuştur. Yüzde 3+3 oranındaki zammın, emekli ikramiyesine ve emekli maaşına yansımadığı, özellikle son yıllarda kamu personelinin ücretlerinde sağlanan artışın taban aylığı gibi emekli ikramiyesi ve emekli maaşına yansımayan kalemlerde gerçekleştiği, bunun neticesinde memurun emekli olması halinde maaşında yüzde 65’e varan oranlarda düşüş gerçekleştiği herkes tarafından yakınılan ve bilinen bir gerçektir. Bu itibarla, emekli ikramiyesi ve maaşına da yansıyacak bir artış, her zaman için yüzdelik zamdan daha önemli ve kazançlıdır. Taban aylığa sağladığımız 175 TL’lik zam, emekli ikramiyesine 5.250 TL’ye varan artışı da beraberinde getirmiştir. Kamu İşveren Kurulu ilk teklifini sunduğunda, taban aylığa 100 TL zam ile yüzde 3+3 zam arasında hiçbir farkın olmadığını iddia eden malum çevrelerin, şimdi taban aylığa yapılan 175 TL zammın yüzde 3+3’ün de altında kaldığını ileri sürmeleri trajikomiktir” diye konuştu.

 

Tavizsiz ve Kararlı Tutumumuz Sonuç Verdi

Önceki yıl toplu sözleşmenin kilitlenmesine neden olan 666 sayılı KHK’nın oluşturduğu mağduriyetin giderilmesi noktasında ısrarcı olan Eğitim-Bir-Sen’in tavizsiz ve kararlı tutumunun sonuç verdiğini dile getiren Gündoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hükümetin aklından geçirdiği rakamlar tutmamış, ‘bu 50+50’yi geçmez’ diye el ovuşturanların da hesapları bozulmuş ve 2014 yılı için 75+75 TL olacak şekilde gelen teklifin yüzde 87,5 artırılması ile mutabakata varılmıştır. Toplu sözleşme kazanımları, toplu sözleşme hükümlerinin getirdiği mali kazançlar açısından rakamsal ve oransal olarak inkârı mümkün olmayacak kadar açıktır. 75+75 TL eğitim-öğretim tazminatı, toplu sözleşme öncesine nazaran yüzde 20,55 oranında artışa tekabül etmektedir.”

Eğitim-Bir-Sen’in, bir sendikadan daha fazla fonksiyonu ve görevi olduğunu kaydeden Ahmet Gündoğdu, “Kamuda kılık ve kıyafet özgürlüğünün hayata geçmesi noktasında öncülük yaptık, bilimsel birçok çalışma, sayısız eylem ve basın açıklamalarıyla konuyu sürekli gündemde tuttuk ve yasağa karşı çıktık. Son olarak yasağın kaldırılması için 12 milyon 300 bin imza topladık. Yasağa tepki vermek yerine özgürlüğü bizzat yaşamanın doğru olacağı kanaatiyle de kamuda serbest kıyafet eylemi başlattık. Darbe kırıntısı yasaların, düzenlemelerin kaldırılması için her türlü mücadeleyi vereceğiz. Teşkilatımızla birlikte, insan haklarını ihlal eden yasakların olmadığı bir Türkiye inşa etmek istiyoruz” dedi.

 

Yardım Kampanyalarının ya Öncüsü ya da En Büyük Destekçisi Olduk

Mazluma destek vermek, zalimi ve zulmü ifşa etmek sorumluluğuyla hareket ettiklerini ifade eden Genel Başkan Ahmet Gündoğdu, sözlerini şöyle tamamladı:

“Bu çerçevede, kendi vatandaşlarını öldürecek kadar vahşileşen Esed ve Baas yönetimini, Mısır’da darbe yönetiminin vahşetini, Doğu Türkistan’da Müslüman Türklere yapılan katliamı, Arakanlı Müslümanlara yönelik soykırımı ve bütün bunlara seyirci kalanları, kim olduğuna bakmaksızın, kınadık, kınıyoruz. Sadece zulmü kınamakla yetinmedik, yetinmiyoruz, mazluma da destek oluyoruz. Bu kapsamda, Somali, Filistin, Pakistan, Endonezya, Suriye ve Arakan başta olmak üzere, doğal felaketlerin ya da zulümlerin yaşandığı ülkelere yardım ettik. Yardım kampanyalarının ya öncüsü ya da en büyük destekçisi olduk. Memur-Sen olarak, 1000 yetim çocuğumuzun öğrenim ihtiyaçlarını karşılayacağız. Bu uygulamada şehitlerimizin yetimleri ile gazilerimizin çocukları başta olmak üzere dar gelirli ailelerin çocuklarına destek vereceğiz.” 


 
Editör: Adıyaman Haber