Böyle Yasağa Can Kurban

 

Aslında yasaklardan çok çekmiş bir milletiz. Gözümüzü dünyaya açmış olduğumuz andan itibaren türlü yasaklarla karşılaştık.

            Yaşamımızın her evresine sirayet eden yasak illeti münasebetiyle; hem toplum, hem de ülke olarak evrensel ölçekte hak ettiğimiz konumda değiliz.

Çağı yakalama adına, insanca yaşama uğrunda, müreffeh bir hayata odaklanma anlamında, inancımıza uygun yaşama uğrunda, global dünyayla tanışma azmiyle ezelden beri atılan her müspet adımımız yasaklarla menfileşti.

Kısacası özgürlük adına atılmak istenen her olumlu adımın, yasaklarla göğüs göğüse gelmiş olmasından ötürüdür ki, doğal olarak yasaklara karşı alerji olmaktayız.

Oysa geniş bir perspektiften global dünyaya göz attığımızda, önümüze çıkan her yasağın olumsuz olmadığını rahatlıkla görebilmekteyiz.

Bazen yasaklardan dolayı toplumun geneli huzur bulabiliyor. İnsanların yaşamı akamete uğramayabiliyor. Olumlu yaşama doğru önemli mesafeler kat edilebiliyor:

İçkici bir insan düşünün ki; adam alkolü kafaya dikmekle birlikte zil zurna sarhoş oluyor, şuuru benliğinden tamamen uzaklaşıyor, bu nedenle söylem ve eylemlerinin tamamı olumsuzlaşıyor.

Pekâlâ, böyle bir insandan ne beklenebilir?

Bu tür insanlar araç sürerken kazaların oluşmasına neden olabilir, önüne çıkanlara fiili saldırıda bulunabilir, girdiği toplumda huzursuzluk oluşturabilir, ağza alınmayacak söylemlerde bulunabilir. Kısacası her olumsuz söylem ve eylemin odağında yer alabilir.

Sadece alkolü ele alarak söz konusu menfi durumları sıraladık burada. Düşünün ki bunun gibi nice olumsuzluklar var ve benzer durumların tek tek sıralanması mümkün.

Dolayısıyla bu yönde oluşacak ve gelişecek durumların önlenmesi amacıyla yerine göre bazı yasakların var olması oldukça önemlidir.

Yani toplumun aydınlık geleceği, huzuru, refahı ve insanca yaşamı adına nasıl ki yasakların olmaması gerekiyorsa, yerine göre bazen olması da elzemleşiyor. 

Mesela Ankara Valisi Sayın Alaaddin Yüksel’in ismi; “yasak vali” olarak bilinir toplumda. Yasaklara karşı alerji olmamız nedeniyledir ki “yasak vali” kelimesi ilk etapta itici geliyor bize. Oysa işin aslını araştırdığımızda; Vali Yüksel’i alkışlamak geliyor içimizden:

Geçtiğimiz gün bir vesileyle Ankara Valiliği Basın Yayın Müdürü olan değerli dostum Sayın Hıdır Eraslan ile görüştüğümde şu bilgilere ulaştım:

Vali Yüksel 2000-2003 yıllarında İzmir Valisi iken, Birinci Kordon’da dışarıda kurulan içki masalarına yasak getirtmiş. Ayrıca kentte yıllarca Rakıspor-Şarapspor olarak futbol karşılaşmaları düzenlenirmiş ve maç boyunca seyirciler su gibi içki tüketirmiş. Vali bey bu karşılaşmalara da yasak getirtmiş.

Harbiden böyle yasağa can kurban ve bu gerçekleri öğrendiğimizde herhalde bize düşen; Vali Yüksel’i tebrik etmektir.

Selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…