Ben, Sen, O, Ne İsek, Oyuz

Şu insanları anlamak kadar zor bir şey yoktur.

Yan yana evlerde yaşarsınız.

İkinizin de bahçesi vardır.

İkinizin bahçesinde de aynı yenilebilir, yutulabilir otlardan yeşermiştir.

Adam illa da senin bahçenden ot koparmanın derdindedir.

Bre adam, kendi bahçende ki otlardan koparıp yesene?

Yok, senin bahçendeki otlardan yemek ister, hem de büyük bir iştahla.

“Niye senin bahçende de aynı otlardan var, onları yesene?” dersiniz.

“Ya sizin bahçenizdeki otlar daha tatlı oluyor, neden bilmiyorum, ama daha çok hoşuma gidiyor” diyor.

Ne yapalım başa gelen çekilir.

“Hadi bakalım, afiyet olsun, ama yerken çok dikkatli ol!”

***

Her insanın çıktığı ve ilerlediği bir yolu vardır.

Bu yola nereden başladığın, nereden geldiğin değil, bu yolda ilerlerken, ne olduğun, ne olacağın ve neler yapacağın önemlidir.

Şüphesiz her yol nihayete erecektir.

Kişinin gittiği yolun nereye varacağını, ancak kendisi bilir.

Özünde doğruluk varsa, gittiğin yolun doğru olduğundan şüphen yoksa ilerlemeye devam et.

Doğru yoldasın demektir.

Özünüzde var olan, şüphe yok ki düşüncene, diline ve yaşayışınıza etki edecektir.

***

İnsanın başkalarını değiştirebilmesi ve bir şeyler öğretebilmesi için, özellikle kendisini değiştirmesi ve hayatını bir düzene koyması gerekir.

***

İnsan, beraber gezdiği kişinin aynasıdır.

Karşında ki ayna ise, sense o aynaya bakıp, kendini görensin.

Her bir şeye baktığında, gördüğün, duyduğun, konuştuğun, öne sürdüğün, fikir, görüş ve düşüncelerin hep seni anlatır.

Karşındakiyle konuşmak için, seçtiğin bütün kelimeler hep seni anlatır.

Karşındakinde kendini bulursun.

Aslında karşındaki onları hak ettiği için değil, sen öyle olduğun, öyle olmasını istediğin, işine öyle geldiği için, öyle konuşuyorsun ve öyle davranışlar sergiliyorsundur.

Karşında ki ne ise sen osundur, sen ne isen karşındakinde de onu buluyorsunuz, unutmayın.

***

Her gördüğünüz suya sazan gibi dalarsanız, başınız ya bir taşa değecek, ya çamura batacak ya da boğulup yok olacaksınız.

***

Mavi, çaydanlıkta, su, gökte güzel!

Közde ki o çaya, mavi çok özel!

Demli çay yapardı, bir çift göz ve el.

Çayları içenler, söylerdi gazel.

Kerim BAYDAK

[email protected]