Şimdi hemen hepiniz bu nasıl başlık dediniz biliyorum. Beni yakından tanıyanlarınız bu başlığın bir ironi olduğunu tahmin etti sanırım. Başlığı gören tırşıkcılar ise okumaya bile gerek görmeden işte bir din düşmanı dediklerini duyar gibiyim. Hatta beklide yazının altına hakaret yorumları yazacaklar. Umurumda değil.
Siyaset yapanlar için bu konu çok hassas olduğundan bırak gerçek düşüncelerini söylemeyi, çoğu zaman görmemeyi yeğliyorlar. Benim siyasi bir beklentim olmadığından rahatça yazabilirim.
Şehrin göbeğinde bulunan eski Adıyaman valiliği ve adliye sarayı yenisi ve daha moderni yapıldığından yıkıldı. Bildiğim kadarıyla yerine otopark, kongre merkezi ve geniş bir meydan yapılacaktı. Ancak ne oldu ise proje değişti ve oraya büyük bir cami yapımı düşünülüyor.
İbadethaneler, toplumun dini vecibelerini yerine getirmelerine yarayan toplanma ve dini değerlerini ifade etmelerine yarayan yerlerdir. Yani önemlidir ve mutlaka ihtiyaç halinde yapılması gereken yerlerdir. Ancak son yıllarda bu iktidar muhalefeti etkisizleştirmek, toplumu uyutmak , ALLAH ile aldatmak, hatta toplumu ikiye bölüp düşman yaratmak için ihtiyaç olduğuna bakmaksızın her yere cami dikmeyi siyaset haline getirdi.
İşte ilimizde düşünülende bunun bir örneği. Cami yapmayı düşündükleri yerin hemen yakınlarında Zombaba Camii (Hacı Mehmet İnan Camii), Yenipınar Camii, Sıratut Camii, Hocaömer Camii, Yavuz Selim Camii, Sait Ağa Camii gibi ibadethaneler varken ve yenisine ihtiyaç yokken bu güzelim alana cami düşünülmesi toplum ihtiyaçlarından önce siyasi bir tercih olarak görünüyor. Gerçekleri görenler ise bu din tüccarları tarafından din düşmanı diye yaftalanmaktan korktukları için seslerini çıkaramıyorlar.
Bu din tüccarlarının ne kadar samimiyetsiz olduklarını göstermek için size başka bir cami hikayesi anlatacağım:
Yer Bolu; CHP’Lİ Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, belediyenin bütçesinden Borazanlar Mahallesi’nde cami yaptırmak istiyor. Mahalle sakinlerinden gelen talepler doğrultusunda hareket ettiklerini söyleyen Başkan, ‘ bağış kampanyası da yapacağız ama ilk defa belediye bütçesini kullanacağız. Yurttaşlarımız cami için bize yerlerini bağışladı’ diyor. Tanju Özcan’ın cami yaptırma teklifine Ocak ayının ikinci oturumunda AKP li meclis üyeleri karşı çıktı. Buraya cami değil okul yapılsın diyen AKP li üyelere Başkan Özcan, cami yaptırmakta kararlı olduklarını ancak yargı yoluna gitmek isteyen varsa gidebilir dedi………..
Görüyorsunuz değil mi? İki farklı kentte iki farklı yönetim, birbiri ile çelişen kararlar. Bırakın insanlar dinlerini istedikleri gibi yaşasın. İnsanları din üzerinden politize etmek, kutuplaştırmak kısa vadede politikacılar için karlı görülebilir ancak uzun vadede ülkeye çok şey kaybettirir. Düşün ALLAHIN yakasından, düşün toplumun yakasından.
