Başörtüsü Yasal Güvence Altına Alınmalı

 

Uzun zamandan beri ülkemizde devam eden başörtüsü sorunu, şu sıralar biraz gündemden düşmüş olsa bile, halen bazı yerlerde devam etiğine üzülerek şahit oluyoruz.   

            Bu soruna köklü çözüm getirilmedikçe, dünya kamuoyu nezdinde düşmüş olduğumuz gülünç durum daha çok devam edeceğe benziyor.

            Her fırsatta ve her konuda örnek almaya çalışmış olduğumuz Avrupa’nın birçok ülkesinde bile başörtüsü yasağı yokken, bizde halen devam ediyor olması ülke adına kocaman bir ayıp…

            Her geçen gün demokrasinin daha çok yaygınlaşmış olduğu günümüz dünyasında, bu tür yasakların kaldırılması bakımından bence ilk önce at gözlüğü takan despot beyinlilerin gözlüğünü çıkartmalarına, uygar dünyanın çağdaş normlarını görmelerine yardımcı olmak lazım.  

            Aksi halde aşina olduğumuz bu tür olumsuzluklarla daha çok yatıp kalkmaya devam ederiz.

            Son zamanlarda örtü yasağıyla ilgili sular birazcık durulmuşken, geçtiğimiz gün İzmir’den aniden gelen kara haberle yeniden üzüntüye gark olduk! Kentin valisi yayımlamış olduğu bir genelgeyle kamusal alanlara başörtüsü yasağı getirtmiş!

            Belki eskisi kadar değil ama aslında darbe zihniyetini çağrıştıran bu tür olumsuzluklar halen birçok şehirde ve birçok alanda devam ediyor.

            Her platformda demokrasi vurgusu yapan, her fırsatta insan hak ve özgürlüklerden bahseden, her yerde din ve vicdan özgürlüğünü savunan siyasilerin artık başörtüsü serbestîsine yasal güvence getirmeleri elzemleşmiştir.

            Eğer bununla ilgili yasal ya da anayasal bir düzenleme yapılmaz ise, yarın bir başka kentin mülk-i amiri söz konusu yasağın uygulanması yönünde genelge yayımlayabilir.

            Belki bugün değil ama yarın öbür gün bir başka yetkilinin despot damarı şaha kalkabilir, özgürlüklere pranga vurdurmaya yeltenebilir.

            Öyle ya! Ola ki bir başka valinin gönlünde despotluk özentisi vardır, ya da darbe zihniyetlilerin gözüne girme arzusundadır, emelini gerçekleştirme gayesiyle bir yerlerden bir kıvılcım bekliyordur. Dolayısıyla o kıvılcımın çakılmasıyla birlikte hareket edecektir.

            Başörtüsü yasağı tamamen sona ermeden demokrasinin kâmil manada rayına oturduğu ve özgürlüklerin olabildiğince gelişip yaygınlaştığı söylenemez.

Bunun için ivedilikle gerekli yasal düzenlemelerin yapılması kaçınılmaz bir hal almıştır. Umarım söz konusu durum artık gündeme alınır, gerekli adımlar atılır ve hayırlı bir neticeye varılır…  

            Daha özgür bir dünyada yaşayabilmek umuduyla selam, sevgi ve gönül dolusu muhabbetlerimle…

 

 

                                                                                              Bilal KARADAĞ

                                                                                        [email protected]