Eğitim sisteminiz (eğitim politikanız),

Eğitim sisteminizin planlama, örgütlenme ve yönetimi,

Nasıl bir yurttaş ve toplum öngördüğünüzü,

Ülkeyi nasıl yönetmek istediğinizi ve ülkeyi götürmek istediğiniz yönü gösterir. 

 

Eğitim sisteminin, öğretmenlerin ve öğrencilerin başarısı ülke içinde Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sınavında,

Yükseköğretim Geçiş Sınavı (YGS) sınavında,

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD) üç yılda bir yaptığı 15 yaş grubu öğrencilerinin katıldığı Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) sınavında öğrencilerin matematik, fen ve sosyal bilimlerde yaptıkları doğru soru sayısı ile ölçülür.

 

 

2003’ten 2015’e PİSA Sonuçları ve Türkiye

Türkiye, 1961 yılında kurulan “Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı’nın (OECD)” 20 kurucu üyesinden birisidir. Daha sonra 15 ülkenin katılımı ile OECD ülke sayısı 35’e çıkmıştır.  

 

Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Teşkilatı (OECD), 2000 yılından bu yana her üç yılda bir 15 yaş grubu öğrencilerin katıldığı 15 yaş grubu öğrencilerin katıldıkları, öğrencilerin okuduklarını anlama, matematik ve fen alanlarında ölçüm yapıyor.

Türkiye, Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) sınavına 2003 yılından beri düzenli olarak katılıyor.

2003-2015 Arasında Yapılan “Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA)” Ölçüm Sonuçlarına Göre Türkiye’nin Karnesi

Yıllar
 
2003
Sırası
2006
Sırası
2009
Sırası
2012
Sırası
 
2015
Sırası

 

FEN (BİLİM) 

 
434
33
424
43
454
43
463
43
 
425
52
 
MATEMATİK
 
423
35
424
43
454
43
448
44
 
420
49
 
OKUMA
 
441
35
447
37
464
41
475
42
 
428
50

OECD Ülkesi Sayısı

           29

           30
            34
            34
           35
 
Türkiye’nin OECD Ülkeleri Arasındaki Sırası

 

           28

 

         28

 

            32

 

           32

 

           34

PİSA Değerlendirmesine Katılan Ülke Sayısı

           41
          57
           65
            65
           72
 
Türkiye’nin Sırası

 

           34

 

          46

 

           46

 

            45

 

           53

Kaynak: OECD PİSA 2003, 2006, 2009, 2012, 2015 Database
 

Tablo dikkatlice incelendiğinde:

Türkiye’nin Matematik alanında 2002 yılında 434 olan performansı, 2015’de 9 puan düşmüştür. 425’e gerilemiştir.

Fen alanında 2002 yılında 423 olan performansı, 2015’de 3 puan düşmüştür. 420’ye gerilemiştir.

Okuma alanında 2002 yılında 441 olan performansı, 2015’de 13 puan düşmüştür. 428’ye gerilemiştir.

Türkiye, fen, matematik ve okumada (okuduğunu anlamada) 2003’ün gerisine düşmüştür.

Kurucusu olduğu, dünyanın gelişmiş ülkelerinin oluşturduğu OECD ülkeleri arasında, sondan ikinci sırası yer almıştır. 

Dünyanın 17. Büyük ekonomisine sahip olmasına karşın 72 ülke arasında 53. Sırada yer almıştır. 

 

Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA) sınavı sonuçları:

Sınava katılan ülkelerin eğitim sistemlerinin kalitesini,

Ülkeyi yönetenlerin ülkenin geleceğini şekillendirecek olan çocuklarının eğitimine verdikleri önemi,

Ülkeyi yönetenlerin hedeflerini,

Toplumlarını götürmek istedikleri yönü ve yeri gösterir.   

 

2002-2016 arasında üç yılda bir yapılan “Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Programı (PISA)” sınavlarında Türk öğrencilerinin aldıkları sonuç ve Türkiye’nin sırlamadaki yeri:

14 yıldır büyük bir Meclis çoğunluğu ile tek başına iktidarda olan AKP’yi ve ülkeyi tek başına aldığı kararlarla yöneten Recep Tayyip Erdoğan (AKP) karnesidir. 

 

Bilgi ve bilgi teknolojileri alanında baş döndürücü gelişmelerin yaşandığı,

Eğitime, bilgiye önem veren, ileri teknolojiye dayalı üretim yapan ülkelerin hızla geliştikleri ve zenginleştikleri,

Eğitime ve bilgiye önem veren ülkelerle eğitime ve bilgiye önem vermeyen, ülkeler arasındaki gelişmişlik farkının hızla açıldığı 2003-2015 arası dönemde:

Türkiye’nin eğitimde 2003 gerisine düşmesi,

Dünyanın 17. Büyük ekonomisine sahip olmasına karşın PİSA ölçümüne katılan 72 ülke arasında 53. sırada yer alması:

14 yıldır AKP’yi ve Türkiye’yi tek başına aldığı kararlarla yöneten Erdoğan’ın eğitime, bilgiye ve niteliğe önem vermediğinin,

İyi eğitimli nitelikli insan gücünü hedeflemediğinin

Ekonomik bağımsızlığına kavuşmuş, soran, sorgulayan, verdiği verginin nereye harcandığını hesabını soran bireylerden oluşan bir toplumu hedeflemediğinin somut göstergesidir. 

 
Çok önemli bir atasözümüz var. “Aynası iştir kişinin lafa bakılmaz.”

2002-2016 arasında 14 yıl boyunca AKP ve ülkeyi tek başına aldığı kararlarla yöneten,

Ülkenin geleceği olan çocukların eğitimine önem vermeyen, bilgi toplumunu hedeflemeyen,

Ekonomik bağımsızlığına kavuşmuş, soran sorgulayan, verdiği verginin nasıl ve nereye harcandığının hesabını soran bir yurttaş ve toplum hedeflemeyen,

Türkiye’nin yönünü bilgi ve teknolojide gelişmiş,

Demokrasi ve hukukun geliştiği,

Hak ve özgürlüklerin geliştiği ve güvenceye kavuştuğu,

Toplumsal barış ve huzura kavuşmuş,

Yüksek insanı gelişme düzeyini yakalamış olan Batıdan,

Ümmet anlayışına dayanan,

Hak ve sorumluluğunun bilincinde olmayan,

Yönetenlerin aldıkları kararları sorgulamadan benimseyen, yurttaş ve toplum yapısının hüküm sürdüğü Doğuya çevirmeye çalışan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkan olduğunda:

Sahip olduğu dünya görüşünden, insana ve topluma bakışından vazgeçeceğini,

Farklı bir Erdoğan olacağını,

Farklı uygulamalar yapacağını düşünmek büyük bir hayaldir.

Toplumunun aklıyla alay etmektir.

Bu ülkede benden başka aklı olan kimse yok demektir.

 

Gelecek ve ülke bizim. Sahip çıkarsak bizim olmaya devam eder.

Hepimizin aklımızı başımıza almamız,

Söylenenlere değil yapılanların sonuçlarına bakarak,

Çocuklarımızın ve ülkenin geleceğini düşünerek,

Anayasa değişikliği ile getirilmek istenilen başkanlık sistemine karşı çıkmamız gerekiyor.  

Aksi halde bedeli çok ağır olur.
 
Celal Topkan

20. Dönem CHP Adıyaman Milletvekili