Sabah sekizde otelden ayrılıp Belçika’ya gitmek üzere yola çıktık. Yaklaşık üçbuçuk saat süren bir yolculuğun ardından Belçika’ya ulaştık. Belçika ile ilgili izlenimlerimi paylaşmadan önce sizleri bu ülke hakkında biraz bilgilendirmek istiyorum.
Belçika 30.528 kilometrekare yüzölçümü ve yaklaşık onbirmilyon nüfusu ile küçük bir Avrupa ülkesi ama aynı zamanda çok ilginç bir demografik yapısı var. Ülke nüfusu Fransa yanlısı olup , resmi dili Fransızca olan Valonlar, Hollanda yanlısı olup, resmi dili Flamanca olan Flamanlar ve az sayıda Almandan oluşuyor. Tarih boyunca Valonlar ve Flamanlar kendi aralarında çekişmişler. Bu çekişme halen devam etmekteymiş, Flamanlar bağımsızlığını ilan etmek istiyormuş ama Avrupa Birliğinin baskısı yüzünden bunu gerçekleştirememişler. Valonlar Valon bölgesinde, Flamanlar ise Flaman Bölgesinde yaşamakta. Nato Merkezinin Brüksel’de olması nedeni ile Avrupa’nın da başşehri denen Bürüksel şehri Belçika’nın başkenti olmasının yanında ülkenin tarafsız şehri imiş.
Valon Bölgesinde kömür madeni yatakları olduğundan, bu bölgenin halkı bir dönem çok zenginmiş. Ama maden tükendiğinde durum tersine dönmüş. Kendi bölgelerinde yeraltı kaynağı olmayan Flamanlar ticarete yönelmiş ve Valonlarla aralarındaki ekonomik farkı kapattıkları gibi, bu anlamda Valonların önüne geçmişler.
Bu iki toplum arasındaki ticari rekabet bira sektörüne yaramış. Ülkede yüzlerce çeşit bira imal edilmiş. Bunu da şöyle açıklıyorlar; Valon tarafı yeni bir bira ürettiğinde,veya tersi olduğunda karşı taraf hemen onun benzerini geliştirmiş. Böylelikle dünyaca ünlü Belçika Bira markaları oluşmuş.
Rehberimizin söylediğine göre, bu iki toplum arasındaki farklılık düşmanlık boyutuna ulaşmış. Öyle ki Flaman bölgesine Valon Bölgesi Plakalı bir araç gelip herhangi bir yere park ettiğinde veya tersi bir durumda vatandaş polisi arayıp aracı çektiriyormuş.
Biraz da bu ülkenin mutfağından bahsetmek istiyorum. Bu ülkenin belirgin bir mutfağı yok. Varsa da biz görmedik. Belçika’da en çok tüketilen şey patates ve bira. Ana yemekleri patatesmiş. Yoğurtlu patates, haşlanmış patates, ketçaplı patates v.s. Frites denen patates kızartması büyük külahlarda satılıyor. Onların kültüründe bizde olduğu gibi et yemekleri, zeytinyağlılar, pilav çeşitleri, tatlı yok. Akşam yemeği olarak patates kızartması ve bira onlar için yeterliymiş. Bir de, biz de de yaygınlaşan waffle var. Tabii en önemli ürünlerinden biri de çikolata. Genelde en güzel çikolatanın İsviçre çikolatası olduğu söylenir ama bence Belçika çikolatasını daha güzel bulduğumu söylemeden geçemeyeceğim.
