Neşe Alten’in Hikayesini bilirsiniz belki ve yazacaklarim bilmeyenler için 26.10.1993

26 Ekim 1993 tarihinde, Bismil’in Çavuşlu Köyü İlkokulu’nda ilk öğretmenliğini yapan Neşe Alten, henüz yirmi altı günlük öğretmenken babası ile birlike yaşadığı evini basan katil Pkk’lılar tarafından kurşuna dizilerek acımasızca katledildi.
Terör örgütünün başı Abdullah Öcalan, öğretmenlerin kürtleri asimile etme projesinin birer parçası olduğunu söylemiş ve örgütüne katliam emri vermişti.
Teröristler okulları yakıyor, öğretmenleri kurşuna diziyor, vahşi katliamlarını kendi yayın organları olan Serxwebun’dan “ajan ve işbirlikçileri öldürdük” diye duyuruyorlardı.
İlk ve orta okul eğitiminden sonra Sinop Öğretmen Lisesi’ni, ardından Bursa Uludağ Üniversitesi Eğitim Fakültesini kazandı. 1993 senesinde, henüz yirmi bir yaşında gencecik bir öğretmen adayı olarak mezun oldu.
2 temmuz 1993 tarihinde, Diyarbakır’ın Bismil ilçesi, Çavuşlu Köyü İlkokulu’na atandı. Ataması, Bismil’e çıkınca ailesi gitmemesi için ısrar ettiyse de Neşe öğretmen “Bayrağımın dalgalandığı her yere giderim.” dedi
Babası “Seni yalnız göndermem.” deyince, öğretmen olarak atandığı Bismil’in Çavuşlu köyüne beraber gittiler.
Çavuşlu Köyü’ne ulaşır ulaşmaz, görev yapacağı okula gitti. Okulun hali içler acısıydı. Köy muhtarı ve köyün ileri gelenleriyle konuşup eksikleri gidermek, sınıfı onarmak, okulu okul yapmak için yardım istedi.
Yalnızca usta bulmalarını, masraflarını kendisinin karşılayacağını söyledi. İlk maaşının büyük bölümünü ustalara verdi, gerisini de borçlandı. Harabe binayı kendi imkanlarıyla öğrencilerinin okuyabileceği bir okula çevirdi.
26 Ekim 1993 akşamı Pkk’lı teröristler Neşe öğretmenin babasıyla birlikte yaşadığı evin kapısını “Açın, köydeniz. Hoca hanıma bir şey soracağız.” diyerek çaldılar. Genç öğretmen ve babası kapıyı açtıklarında karşılarında silahlı teröristleri buldular.
Pkk’lılardan biri, babasına “Biz kamuoyuna açıklama yapmadık mı? T.C.’nin hiçbir öğretmenini, Kürdistan’a sokmayacağız, demedik mi?” diye vurarak yere düşürdü. Ve kızının gözleri önünde silahını yaşlı adamın şakağına dayayarak ateş etti.
Neşe Öğretmeni köyün çıkışına kadar yerde sürüklediler. Önce sol göğsüne 5 mermi, sonra sağ göğsüne 5 mermi sıkarak, onu vahşice katlettiler.
“Sinop Öğretmen Lisesi 4/A sınıfı öğrencisi iken, 1986 yılında, öğretmenler günü nedeniyle yazmış olduğu ödevinde;”
Ben tükenmez olayım tüm insanlara, yolculara yeteyim istiyorum. Korkuyorum bazı geceler, karanlık geliyor her yer bana, karanlık çok karanlık. Üşüyorum yatağımda. O zaman unutayım diye, avunayım diye annemi, babamı, kardeşlerimi düşünüyorum.
Yurdumu, binlerce şehidin kanıyla sulanmış yurdumu düşünüyorum.”

(Bu hikayeyi okurken sizlerde benim gibi huzunleniyor ofkeleniyor duygulaniyorsaniz, sen ben o değil biz olmuşuz demektir. Hiç bir güç ve kuvvet in bizi acilarimiz sevinclerimiz Geçmişimiz ve geleceğimiz üzerinden ayristirmasina izin vermeyeceğiz. Bizler birlikken birlikteyen çok güzeliz. )

*** "Türkiye Cumhuriyeti Devletini kuran Türkiye halkına Türk milleti denir. " M.K.Atatürk 

Andimiz da geçen varlığım Türk varlığına armağan olsun ve ne mutlu Türküm diyene sözleri ırkçılık değil, millet olma bilincidir, Türkiye Cumhuriyeti toprakları üzerinde yaşayan ortak geçmiş ve ortak gelecek beklentisi içerisin de olan, ortak kültür bilincine sahip olan herkesi Türk kabul eder Atatürk milliyetçiliği. Meali ne mutlu ki bu ülkenin vatandaşıyım ne mutlu ki topraklarda doğdum demektir. Irkçılık değil millet olma bilincidir.