Belgin’in o minik mavi gözleri büyümüş de büyümüştü Adnan’ın yüzüne haykırırken.” Nasıl benim yokluğumdan istifade edip o şıllığı eve alırsın? Gömleğini ütületecekmiş? Ellerin mi kırıldı? Beni yollarken düşünecektin bütün bunları. Sanki ben can attım senin ananla ve ablanla denize gitmek için. Hele ki karnım burnumda onca yolu gitmek resmen benim için işkence iken. Dokunma bana.”

Annesine gitti anlattı durumu. Çaresizce, kocası karşısında gıkı çıkmayan anasını ikna etti  babasıyla konuşmaya.”Aç mı bırakmış yoksa açıkta mı kocası onu? Söyle ona dönsün evine”demiş babası.

Döndü eve. Bu ve benzeri olayları kabullenerek geçti yıllar. Fakat fark ettiği ilk olayda kocasına yetmediği için gücü kıza beddua etmiş. O beddua da tutmuş. Kızın iki gün sonra bağda kendini astığı haberi gelmiş. Biraz içi soğumuş, ahını duyan biri var diye. Tabii diğerlerinin ahlarının da duyulacağından habersiz.

Bu olaydan yola çıkarak Belgin ahlak zabıtası olmuş çıkmış, haklı olduğunun nişanesi olarak taşımış bu olayı. Boyu kadar kızını suçladı durdu bir namusuna sahip çıkamadı diye. Hâlbuki ödenen bedeller vardı ahı alınanlara dair. Onu göremedi.” Ne günah işledik? Nerde hata yaptık biz?” dedi durdu kızının ölüm haberi geldiğinde.

Yoğun Bakımda

Onlar bilmiyor tabii duyduğumu. Ah vah çekiyorlar başımda. Hâlbuki ben huzurluyum artık. Bıktım, yorgun düştüm. Şimdi dinleniyorum. Hiç de korku dolu değilmiş be. Hele laf yetiştirmek zorunda kalmamak ne büyük lüksmüş meğer. Yıllarca canım çıktı kendimi kanıtlayacağım, sevdiklerimin onayına nail olacağım diye. Tabii canım çıktı lafın gelişi. Bütün bunları düşünebildiğime göre henüz beynim ölmedi. On dakika otuz sekiz saniye sonra mı ne beyin ölümü gerçekleşiyormuş kalp durduktan sonra. Çok bildiğimden değil ha. Ne bileyim ben kitabın birinde okumuştum işte.  Neyse ne canım biz işimize bakalım.

Deli Dumrul geldi aklıma. Annem Belgin’ in benim için böbreğini bağışlamaması üzerine ne çok canım yanmıştı. Hâlbuki Deli Dumrul’ un annesini suçlarken inanmamıştım masaldır diye. Sonra baktım ki benden önce ölen oğlum için de benim verilecek canım yok emeğim dışında. Öyleyse ceza diye de bir şey yok çıkarımında bulundum. Yani dağıtılacak bir adalet yokmuş. Ölüm ise en adil şey tüm canlılar için. Hııı!----------------------------