Kadın erkek eşitliği hakkında çok şey yazılıp söylenir. Genellikle kadının ezilmişliğinden, itilmişliğinden ve toplumda ikinci sınıf muamelesi yapıldığından dem vurulur. Ama bazen tersi hikâyelerde bulunur.

Bursa da üniversite öğrencisi iken hemen her gün karşılaştığımız bir olayı sizlere anlatacağım.

Altıparmağın bir arka sokağında şimdi adı Arap Şükrü olan balıkçı vardı. Mahallemizde yaşayan 55-60 yaşlarında bir adam akşama kadar burada balık temizler ufak ufakta demlenir idi. Akşamüzeri eve dönerken kafayı bulan amca Havra yokuşundan itibaren nara atmaya başlardı. ‘ Heeeyt var mı bana yan bakan, ikinci bayırın efesi benim.’ İkinci bayır bizim oturduğumuz sokağın adıdır.

Naraları duyan eşi koşarak evden çıkar, her ne hikmetse tam da bizim evin önünde kocasına yetişir, kulağından tutup döverek eve götürürdü. Kısacası bizim amcanın efeliği 2. bayır sokakta bizim evin önünde biterdi. Bu olay hemen her gün tekrar ederdi.

İyisi mi ben size kadın erkek eşitliği ile ilgili bir hikâye anlatayım bulun neşenizi.

Kalabalık bir aile toplantısında söz dönmüş dolaşmış ailenin başı kim sorusuna gelmiş. Orada bulunan herkes toplumdaki rollerine göre fikir yürütmüş. Kimi ailenin başı erkektir derken, bazıları hayır ne münasebet ailenin başı kadındır diyerek ve kendilerince mantıklı açıklamalarda bulunurken bir türlü anlaşamamışlar ve artık her kafadan bir ses çıkmaya başlamış.

Bu sırada içlerinden birisi durun, dedeye soralım demiş. Görmüş geçirmiş bilge bir kişi olan dede bunları gülerek izliyormuş.

Biz aramızda anlaşamadık, ailenin başı kadın mı, erkek mi? Dede bize sen söyle, demişler.

Dede: net bir şekilde erkek baştır diye yanıtlamış.

Bu cevaptan hoşnut olanlar bak size demedik mi bakışları atarken, hoşnut olmayanlarda uğultu halinde itirazlar yükselirken birisi dayanamamış sormuş.

Peki, erkek baş ise kadın nedir dede?

Bilge dede cevaplamış. Kadın boyundur, başı nereye isterse oraya çevirir.

Bu fıkra ile umarım sizi en azından gülümsetmiştirim. Baş ve boyunun birbirinden ayrılmaz iki parça olduğu gerçeğinden yola çıkarak hepinize mutluluklar diliyorum.

ASIM ÖCAL

22.11.2010