Göçer, yaptığı açıklamada, 15 Temmuz'da bundan tam bir yıl önce ve bundan sonra belki bin yıl unutulmayacak bir olay yaşandığını ifade etti.
 Ülke yönetimine el koymak isteyen şerefli Türk Silahlı Kuvvetleri’nin bazı kendini bilmezlerinin halkın iradesini ayaklar altına almak isteğini fiiliyata dönüştürme cüretinde bulunduğunu aktaran Göçer, "Bunun adı 15 Temmuz Kalkışması idi. 
     Elbette ki milletimizin yaşadığı bu olayı önemli kılan sadece sıradan bir askeri kalkışma değildi; çünkü çok daha önceleri de birkaç defa bu türden kalkışmalar yapılmış ve de başarılı olmuştu. Bu kalkışmayı diğerlerinden farklı kılan şey “Millet’in kendi iradesine kendisinin sahip çıkmasıydı.” Bu vesile ile de darbe girişimini bertaraf edip; tanklar altında kalma pahasına püskürtmeyi başaran milletimiz, kendi geleceğine kendisi sahip çıkmıştır. Allah’a şükürler olsun ki artık milletimiz zorbalıkla, baskıyla ve de şiddetle bir şeylerin kabul ettirilemeyeceği bir düşünce yapısına erişmiş oldu. Bu milletimiz için büyük bir kazanımdır. O gece o sıcak saatlerde canını feda eden, hele ki olayların seyrini değiştiren Ömer HALİSDEMİR’ in o cesur ve yerinde hareketi olmasaydı; olaylar cuntanın isteği doğrultusunda gerçekleşebilirdi. O gece baba oğul, anne kız ve kolu komşunun; belki de evine dönmemecesine evinden çıkarak zorbalığa dur dediği gece idi. O gece bir çivi bir nalı, bir nal bir atı, bir at bir süvariyi… diye devam eden kıssanın milletimizin cesur davranışında hayat bulduğu gece idi.  Biz de o gece o ilk saatlerde meydanlarda idik. Belki de rahmetli Muhsin Başkan’ın o anlamlı sözü o gece eriştiği kadar hiçbir vakitte tam manasına erişememişti. Ne diyordu Ashabı Kehfin Delikanlısı:” Namlusunu milletine çeviren tanka selam durmam!” işte bu sözü söylemenin tam yeri ve zamanıydı. O yazıyı yazmış olduğumuz kartonu elimize alarak yürüdük biz de. Sonraki gecelerde ise Anadolu Eksen Sendikası olarak meydanlarda tekbirler ile zorbaya, zalime karşı duruşumuzu gösterdik"dedi.
"Bu olayların müsebbibi olan FETÖ terör örgütüne yapılan operasyonlar sonucunda birçok kişiye ulaşılmasına rağmen asıl faillerine ulaşılamadığı kanaatindeyiz. Burada önemli olan adaleti kılı kırk yararcasına bir titizlik ile sağlamaktır" diyen Göçer, şöyle devam etti:
"Hz Ömer (r.a):  “Kenar-ı Dicle’den bir kurt aşırsa koyunu, Gelir de adli İlahi sorar Ömer’den onu.” Diye söylemiştir. İşte yargı organlarımıza düşen de bu anlayış ile adalet terazisinde gram şaşmaksızın yargılamalarda bulunmaktır.  Önemli olan bembeyaz sütün içindeki ak kılı bularak sütten çıkarmaktır. İnşaAllah bu darbe girişimine sebep olanların tamamı en kısa zamanda önce halka sonra da Hak’ka hesabını verirler. Rabbim bir daha bu milleti meydanlarda tankların altında ve kendi askerinin kurşunu karşısında bırakmasın"
 
 
 
                
Kaynak : PHA
Kaynak: pha