Adıyaman'ın Tarihi

 Güneydoğu Anadolu bölgesinin Orta Fırat bölgesinde yer alan Adıyaman ilimiz, Kuzeyinde Malatya (Pütürge, Yeşilyurt ve Doğanşehir ilçesi), Batıda Kahramanmaraş (Merkez ile Pazarcık ilçesi), Güneybatıda Gaziantep (Araban ilçesi), Güneydoğuda Şanlıurfa (Siverek, Hilvan, Bozova ve Halfeti ilçeleri), Doğuda ise Diyarbakır (Çermik ile Çüngüş ilçesi) illeri ile çevrilidir . Adıyaman, 38º11`-37º25` kuzey enlemleri ile 39º14`-37º13 doğu boylamları arasında yer almaktadır. Adıyaman eski medeniyetlerin yatağı olan bir yerde kurulmuştur. Önceleri Malatya`ya bağlı bir ilçe iken, 1954 senesinde Malatya`nın iki idari bölüme ayrılmasıyla il olmuştur. Trafik kodu 02`dir.

Adıyaman isminin doğuşu

Cumhuriyet devrine kadar Adıyaman`ın ismi "Hısn-ı Mansur" (Mansur Kalesi) idi. Bu kale Emevi komutanlarından Mansur İbn-i Canena tarafından Bizans`a karşı yaptırılmıştır. Adıyaman ismi ise Vadi-i Leman, Vadüleman (Güzel vadi) isminin zamanla çevrilmiş şeklidir. Diğer bir rivayete göre ise "Adıman"dan, bunun da Hititlerce iskan edilen yer manasına "Etiman"dan gelmiştir.

Başka bir rivayete göre çok eski devirlerde Adıyaman`da putperest bir hükümdarın hak dine inanmış yedi oğlu varmış. Bu yedi genç putperest babalarının dinine inanmadıkları için öldürülmüşler. Bundan dolayı Adıyaman isminin "Yedi Yaman"dan geldiği söylenir. Bu yedi kardeşin mezarı Adıyaman`ın güneyindedir.


Adıyaman ilinde birçok tarihi büyük şehirlerin kalıntıları vardır. Şehrin tarihi çok eski devirlere dayanmaktadır. Bu bölge Anadolu`da tarihi devrini açan Hitit İmparatorluğu`nun ve Kargamış Hitit Krallığının bir tapınağı idi. Göç ve istila yolu üzerinde bulunan bu bölge birçok defa el değiştirmiştir. Mitanniler, Samiler, Babilliler, Asurlular, Medler, Persler, Filip oğlu İskender, Selevkaslar, Romalılara tabi Kommagene Krallığı, Bizans, Suaniler, yedinci asırda Müslüman Araplar ve tekrar Bizanslılar arasında el değiştirmiştir.

1071 Malazgirt Zaferinden sonra Anadolu Selçuklu Türk Devletinin kurucusu ve Anadolu Fatihi Selçuklu Kutalmışoğlu Birinci Sultan Süleyman Şah`ın kumandanlarından Buldacı Bey, bu bölgeyi fethetmiştir. Birinci Haçlı seferinde elden çıkan bu toprakları Zengilerden Atabey Nusreddin Haçlılardan geri almıştır. Eyyubiler`e kısa bir müddet geçen bu bölge on üçüncü asır başında yeniden Anadolu Selçukluları`na bağlanmıştır. Bu asrın sonlarında İlhanlılar sonra da Memluklüler bu bölgeye hakim olmuşlardır. 1398`de Sultan Yıldırım Bayezid burasını Memluklülerden almıştır. Bayezid, Timur karşısında yenilince bu bölgeyi Dulkadiroğulları ele geçirmiş ve 1516`da Yavuz Sultan Selim yeniden burayı Osmanlı Devletinin topraklarına katmıştır.

Osmanlı Devletinde Samsad merkez olmak üzere Maraş (Dulkadir) beylerbeyliğine (eyaletine) bağlı bir sancak (vilayet) olmuştur. Tanzimattan sonra Hısn-ı Mansur (Adıyaman), Malatya sancağının 5 kazasından biriydi. 1955`te Malatya`dan ayrılan 4 kaza ile merkezi Adıyaman olmak üzere yeni bir il teşkilatı kuruldu. Anadolu`da en eski bir Türk beldesi olan bu ilimiz tarihte pek çok savaşlara da sahne olmuştur.

 

Adıyaman Tarihi Eserleri

Çeşitli ve en eski medeniyetlerin kurulduğu bu bölge tarihi ve tabii özellikleri bakımından çok zengindir.

Kaleler:

Adıyaman Kalesi: Sekizinci asırda Emevi kumandanı Mansur bin Cavene tarafından Bizans`a karşı savunma maksadıyla yaptırılmıştır. Şehrin tam ortasında yığma bir tepenin üzerindedir. Harun Reşid tarafından tamir ettirilen kale üç kapılıdır. Kapı kitabeleri meşhurdur. Günümüzde kale yıkıntı durumundadır.

Besni Kalesi: Hititler devrinde inşa edilen kale Besni ilçesindedir. Eti Krallığını kuran İnsend yaptırmıştır. Halen kale yıkıntı halindedir.

Gerger Kalesi: Gerger ilçesinin güneyindeki Oymaklı köyündedir. Berber kalesi adıyla da tanınır. Sarp bir kayalık üzerinde olmasından dolayı günümüze kadar bozulmadan gelmiştir.

Kahta Kalesi: Kahta`nın 20 km kuzeyindedir. Hitit devrinden kalmadır. Kahta Çayı ile çevrili sarp ve kayalık bir tepe üzerindedir. Üzerindeki kabartma heykeller Roma ve Bizanslılara aittir. Sultan Birinci Mahmud Han devrinde tamir edilmiştir. Anadolu`daki yazılı kayaların en büyüğü buradadır.

Keysun Kalesi: Besni ilçesinin Çakırhöyük bucağında geniş bir ovanın ortasında kurulmuştur. Sık sık savaşlara sahne olan kale, çok defa yıkılmış ve tekrar yapılmıştır. Kalenin höyüğü ve su kaynakları meşhurdur. Günümüzde surlarından sadece bir kaç parça kalmıştır.

Camiler:

 

Çeşitli medeniyetlere merkez olan Adıyaman`da birçok cami ve ibadethane vardır. Meşhur camilerden bazıları şunlardır:

Adıyaman Çarşı Camii: 1557 senesinde Hacı Abdülgazi tarafından inşa edilmiştir. Çeşitli zamanlarda tamir gören camii ilk özelliklerini kaybetmiştir.

Adıyaman Kab Camii: Kab Mahallesinde olan cami 1768`de yaptırılmıştır. Daha sonra yıkılması üzerine 1923`de Hacı Mehmed Ali tarafından tekrar yaptırılmıştır. Kesme taştan olup düz bir ahşap tavanla örtülüdür.

Adıyaman Eski Saray Camii: 1638`de İbrahim Bey tarafından yaptırılmıştır. Bu sebeple İbrahim Bey Camii de denir. Çeşitli tarihlerde onarım gördüğünden bazı bölümleri eski özelliğini kaybetmiştir.

Adıyaman Ulu Cami: Adıyaman`ın en büyük camii olup, Dulkadiroğlu Alaüddevle tarafından yaptırılmıştır. Eski ismi Kebir idi. 1863`te yıkılması üzerine yeniden yaptırılan cami 1902`de baştan sona onarılmıştır.

Türbeler:

Abuzer-i Gıfari Türbesi : Adıyaman`ın 5 km doğusunda Ziyaret köyü girişindedir. Kapısındaki kitabe 1136 tarihlidir. Türbe, Dördüncü Murad`ın emri ile yapılmıştır. Yanında bir mescid vardır.

Mahmud-ı Ensari Türbesi: Adıyaman`ın 5 km doğusunda Ali Dağının yüksek bir tepesindedir. Kitabesi 1126 tarihlidir. Sultan Dördüncü Murad`ın emri ile Bağdad seferi dönüşünde Sahabeden Mahmud-i Ensari adına yaptırılmıştır.

Köprüler:

 

Karakuş: Kahta`nın 12 km kuzeyindedir. Dört sütunlu bir dikilitaştır. Sütunların birinin tepesinde başı kopuk büyük bir kartal heykeli, batıdakinin tepesinde Mithrijates kabartması vardır. Öbür ikisinde heykel yoktur. Kommogene Krallığı devrine aittir

Cendere Köprüsü: Kahta`nın 18 km kuzeyindedir. Fırat Nehri üzerindeki tek gözlü taş köprü Romalılar veya Kommagene krallığı devrinden kalma olduğu sanılmaktadır. Köprünün ayakları sert kayalıklara oturtulmuş olup; boyu 30, su seviyesinden yüksekliği 18 metredir.

Adıyaman Göksu Köprüsü: Akpınar bucağına bağlı Gümüşkaya köyünün 3 km kuzeyinde Göksu çayı üzerindedir. Romalılar zamanında yapılmıştır. 150 sene kadar önce iki köy arasında çıkan otlak kavgası sırasında dinamitlenerek yıkılmıştır.

Pirin (Perre) Mağaraları: Eski devirlere ait yerleşme yeri (şehri) olan bu mağaralar 200`den fazladır. Mağaralardaki yontma ve oymalar oldukça mükemmeldir. O günün şartlarına göre mağaralar bölme bölmedir. Adıyaman`a 5 km uzaklıkta bulunan ve dünyanın en eski şehirlerinden olduğu tahmin edilen bu mağaralar, elle kazılmış, oyulmuş ve mesken olarak kullanılmıştır. Mağara duvarlarında elle çizilmiş resimler de vardır.

Nemrud Dağı Heykelleri: Kahta`nın 25 km kuzeyinde 2206 m yükseklikte Nemrud Dağı üzerindedir. Dünyanın sekizinci harikası olarak isimlendirilir. Sümer krallarından Göğsa (Gövsa) bu bölgeye yazları, yazlığa çıkardı. Birinci Antiochus buraya taştan bir anıtkabir yaptırmıştır. Antiochus`un mezarı 50 m yüksekliğindedir. Tabanı 150 metredir. Etrafında o devirde tapılan put heykelleri doludur. Bunlar, hepsini içine alan taş bir duvar ile çepeçevre sarılıdır. Bu taş heykeller M.Ö. birinci asırdan kalmadır. Nemrud Dağındaki bu taş heykellerin, Kur`an-ı kerimde bildirilen ve İbrahim aleyhisselamı ateşe atan Nemrud ile ilgisi yoktur. Bu taş heykeller, Kommage Krallığına ve taptıkları putlara aittir. Yığma taş ile yapılan taş heykeller, dünyanın en büyük açık hava müzesidir.

Haydaran kabartmaları: Adıyaman`ın 17 km uzaklığında Haydaran köyündedir. Kaya mezarlarının birinde kayalara ayrılmış bir kadın ve bir erkek kabartmasının arasında ışık sızan bir yıldız vardır.

Adıyaman Mesire yerleri:

 

Adıyaman tabii güzellikler açısından zengin ilimizdir. Gölbaşı ilçesindeki göl kıyılarının tabii manzarası bir hayli güzeldir. Değirmenli, Malatya-Gölbaşı yolu üzerinde meyvelik, sular ve küçük çağlayanlarla süslü bir mesire yeridir. Besni yakınlarındaki Çeşme ve Kurupınar, gezme ve dinlenme yeridir. Şambayat Nahiyesi, doğal kaynak suları ve yeşil bitki örtüsüyle güzide piknik alanlarına sahiptir.

Adıyaman Kaplıcaları:

 

Adıyaman`da Çörmük, Kurçay ve Korucan olmak üzere üç kaplıca vardır. Ayrıca, Bişor çeşmesinden maden suyu çıkmaktadır.

Adıyaman-Besni Çörmük Kaplıcası: Besni`ye 13 km uzaklıktadır. Basur ve romatizma hastalıklarına iyi gelir.

Adıyaman-Besni Kuruçay Kaplıcası: Besni ilçesi yakınlarındadır. Romatizma ve basura iyi gelir.

Adıyaman-Çelikhan Korucan Kaplıcası: Çelikhan`ın 15 km doğusunda dağlık bir bölgededir. Çeşitli hastalıklara iyi gelir.

Editör: Adıyaman Haber